Bugün, adaletin varlığından şüphelenen halk, kamuoyunun beynine
Ergenekon diye kazılan "sözde" örgütün üyelerine
destek vermeye gittiler...
Örgütün adı var, kendisi yok.
Üyeleri var, kurucusu belli değil.
Terör örgütü sözde.
Kalemi var, silahı yok!
Kasası var, parası yok.
Böyle bir örgüt!
Hani gidenler örgütü görmeye gittiler desem, örgütü gören bir kişi
yok ki onlar da görsünler.
PKK'nın ikinci isminin tanık, eski Genel Kurmay Başkanı'nın sanık
olduğu…
Gzeteciliğin gereği görüşmeler yapan, yaptığı görüşmeleri not alan
gazetecilerin tutuklu seneler geçirdiği…
Bilim adamlarının bir türlü ortaya çıkarılamayan örgüte destek
verdiği gerekçesiyle beyinlerinin susturulduğu bir
"işkence" süreci…
Bugün orada toplanan kalabalık aslında adaletin varlığını
ispatlamak için oradaydı.
Ve mahkeme önündeki itiş kakış esnasında ezilme, yaralanma
tehlikesi atlattılar.
Biber gazı gözlerini yaktı, tazyikli suyla ıslandılar.
Buz gibi havada, ıslak ıslak, davadan bir mucize çıkmasını
beklediler.
Ama beklenen oldu!
Bir karar çıkmadı.
Ve bütün olanlar gösteriyor ki, Silivri'den özgürlük
çıkmayacak.
Biz 2013'e de, bütün inandırıcılığını yitirmiş, sahte belgelerden
söz edilen bu davayı izleyerek gireceğiz.
21 dosyanın birleştirildiği bu dava 2014'e kadar sürebilir diyor
uzmanlar.
Peki özgürlük çıkar mı?
Aslında çıkar diyor yine bilirkişiler!
Çıkar ama diyorlar, önce İmralı'ya çıkar, sonra
Silivri'ye…
Başını kuma gömmüş, beynini sarıp sarmalamış, düşünmeyen, sinmiş,
pısmış, at gözlüğü takmış olan "muhteşem" kalabalığa duyurulur.
Uyan artık be, ölüm uykusuna mı yattın!
Günün
sözü: Haksızlığa sapıp bütün
insanların senin peşinden gelmeleri yerine, adaletli davranıp tek
başına kalman iyidir. (MAHATMA
GHANDI)
twitter.com/nsrnylmz