Siemens çevreci ürünler
Abone olSiemens çevreye ve doğal hayata zarar vermeyen ürünleriyle değer katıyor.
Çevreyi kollamak, hayatımızı korumak demek
Daha çok küçük yaşlarda öğretilmeye özen gösterilen çevreyi koruma
bilinci, bugün çok daha farklı bir boyutta karşımıza çıkıyor.
Mevsimlerdeki değişiklikler son dönemde su ve enerji tasarrufunun
daha da önem kazanmasına neden oluyor. Bu nedenle gerek Dünya Günü
gerekse Çevre Haftası, hayati değer taşıyan ciddi gündem konularına
platform oluşturuyor.
Günümüzde farklı sektörde faaliyet gösteren firmalar için doğaya
saygılı üretim yapmak artık çok fazla önem taşıyor. 161 yıllık
geçmişe sahip bir şirket olarak Siemens, aralıksız devam eden
araştırmalarıyla bilim ve teknolojiye katkıda bulunurken, elde
ettiği verilerle üretim ünitelerini sürekli yenileyerek çevreye ve
doğal hayata zarar vermeyen daha kaliteli ürünleriyle
kullanıcısının hayatına değer katıyor.
Siemens kalite politikası ve çevre teknolojileri
Hızla değişen dünyada yaşam biçimlerine paralel olarak tüketim
alışkanlıkları ve onların belirlenmesinde rol alan değer yargıları
da değişime uğruyor. Kalite, sadece üretim teknolojisi, güven ve
tasarımla tanımlanmanın çok ötesinde, Siemens Ev Aletleri’nin var
oluş felsefesini de kapsıyor. Hiç şüphesiz kurumumuzun bu konudaki
kıstaslarını, hızla tükenen doğal kaynakların korunması, artan
çevre kirliliğinin önlenmesi ve yaşam kalitesinin artırılması için
yaptığı çalışmalar oluşturuyor.
Siemens, müşteri odaklı üretim anlayışıyla hayatı kolaylaştıran
buluşları ve üstün teknolojisiyle yaşam standartlarının gelişmesine
katkıda bulunurken, sosyal sorumluluklarının bilinciyle hareket
ediyor. Aralıksız devam eden araştırma çalışmalarıyla bilim ve
teknolojiye katkıda bulunurken, elde ettiği verilerle üretim
ünitelerini sürekli yenileyerek çevreye zarar vermeyen daha
kaliteli cihazlar üretiyor.
Üç aşamalı çevre anlayışı
Siemens bu konuda, 1975 yılından bu yana toplam kalite adı
altındaki kapsamlı çalışmalarını üç aşamada hayata geçiriyor. Geri
dönüşümlü ürünlerin tasarlanması bu projedeki ilk ayağı
oluşturuyor. Bu aşama, üretim sırasında kullanılan her türlü
metalin mıknatısla kolayca ayrılabileceği demir manyetik özellik
taşımasını gerekli kılıyor. İkinci aşama olan ürün/çevre analizi,
geri dönüşümlü ürünlerin tasarımının yanı sıra kullanılan kaynak ve
materyallerin en aza indirilmesini hedefliyor. Son aşama olan doğal
kaynakların korunmasında ise üretilen cihazların en alt seviyede su
ve elektrik tüketerek çalışması sağlanıyor.
Ozon tabakasına zarar vermeyen ürünler
Toplum sağlığını iyileştirmeyi amaçlayan Siemens, ozon tabakasına
zararlı FCKW ve FKW gazlarından yüzde 100 arındırılmış ürünler
üretiyor. Cihazlarının kullanım kılavuzları geri dönüşümlü
kağıtlara basılırken, ambalajlarından da yine yüzde 100 geri
dönüşüm sağlanabiliyor. Üretim süreci sonunda oluşan geri dönüşümlü
atıklar ve kullanılan su, laboratuar sonuçları alındıktan sonra
tekrar değerlendirilebiliyor. Böylece Siemens, minimum doğal kaynak
tüketimi ve atık seviyesiyle daha temiz bir çevreye ve gelecek
hedeflerine katkıda bulunuyor.
Siemens ürünlerinde, yine enerji tasarrufu sağlama ve çevre
kirliliğini azaltma çalışmaları çerçevesindeki uygulamalardan en
önemlisi olan Enerji Etiketi bulunuyor. Bugün tüketiciler, Enerji
etiketine bakarak, bir ürünün ne kadar enerji tükettiğini kolay bir
şekilde görebiliyor.
Enerji Etiketinin en belirgin özelliği, enerji verimlilik sınıfları
(A’dan G'ye) denilen yedi kategoriye dayanarak, aletin enerji
verimliliğini göstermesidir. A sınıfı cihazlar, özellikle düşük
enerji tüketimine sahipken, G sınıfı cihazlar daha çok enerji
kullanır.
Siemens tarafından üretilen ev aletlerin hemen hepsi A sınıfı
gerekliliklerini karşılamaktadır. Hatta pek çok buzdolabı ve
dondurucu özel A+ sınıfına aittir ve bu nedenle son derece
ekonomiktir.
Doğal kaynakların doğru kullanılması ve enerji tasarrufu bilincinin
giderek önem kazandığı günümüzde, Amerika Birleşik Devletleri
Enerji Bakanlığı’nın çalışması, çevreci ürünler geliştiren Siemens
Ev Aletleri’nin çevreci yaklaşımının meyvelerini vermeye
başladığını ortaya koyuyor. Siemens ve ABD Enerji Bakanlığı’nın
birlikte yaptığı hesaplamalara göre, 10.000.000 adet Siemens A+
serisi çamaşır makinesinin kullanım ömürleri boyunca sağladıkları
tasarrufla, 67 milyon insanın yaşamları boyunca kullanacağı su
ihtiyacı karşılanabiliyor.
Almanya’da BSH tarafından yapılan bir araştırmaya göre, sadece
buzdolaplarının enerji tüketiminin 1990 yılından beri % 75 oranında
azaltıldığı belirtiliyor. Fırınlar, bulaşık makineleri ve
buzdolaplarının enerji tüketimi % 30 ve hatta % 40 oranında, ürüne
ve kullanım seviyesine bağlı olarak azaltılabiliyor.
Son zamanlarda yapılan çalışmalar, sadece Almanya’da 48 milyon
büyük ev aletinin on yıldan daha uzun süredir kullanılmakta
olduğunu gösteriyor. Bu rakam, Almanya’daki her evde ya da 39
milyon evde, birden fazla eski ürünün olduğu anlamına geliyor. Eğer
bu ürünlerin her biri, modern ve enerji tüketimi tasarrufuna sahip
olanlar ile değiştirilirse, yılda potansiyel olarak 7 TVs (milyar
kilovat saat) enerji kurtarılabileceği belirtiliyor.
Siemens Ev Aletleri, geleceğin modern tasarımlarını evlere
taşıyarak kullanıcıların hayat kalitesini yükseltirken, doğal
kaynakların kullanımını % 79 gibi ciddi bir oranda azaltan
teknolojisiyle, toplumsal hayata karşı sahip olduğu sorumluluğunu
yerine getiriyor.
Bu sorumluluğu her platformda bilinçlendirme kampanyasına
dönüştürmeye çalışan Siemens, bu amaçla beyaz eşya sektöründe bir
ilke imza attığı çocuklara yönelik ve bayilerde ücretsiz dağıtılan
SiemJunior çocuk dergisini de yoğun bir şekilde kullanıyor.
Geleceğin yetişkinlerine çevre ve dünyayı korumaya yönelik
mesajları direkt olarak bu dergi aracılığıyla aktarmaya devam
ediyor.