Sıcak çarpmasında ne yapmalı?
Abone olGün geçtikçe artan hava sıcaklıkları çocuklarda ve yaşlılarda oldukça önemli problemlere neden olabiliyor.
Hava ısısı artıkça vücut ısısı da bu artışla doğru orantılı olarak artış gösterir. Ancak vücudumuzun aşırı ısınması tehlikeli bir durumdur. İnternette sağlıkla da ilgili bilgiler veren “www.is.net.tr”, güneş ve sıcak çarpması durumlarında yapılması gerekenleri açıklıyor. Vücudumuz normal ısı artışlarını dengeleyebilecek bir yapıya sahiptir. Isınan vücudumuz kendini soğutmak için iki yol dener. Bunlardan birincisi ’terleme’, ikincisi ise ’deri yüzeyine fazla kan pompalayarak vücut ısısını düşürmek’dir. Bu iki metabolizmanın düzenli çalışamadığı durumlar oluşabilir. Vücudumuz kendini soğutamadığında, vücudun artan ısısı kalıcı hasarlara neden olabilir. Oldukça tehlikeli olabilen güneş çarpması ya da sıcak çarpması ve bunun neden olduğu dehidratasyon (vücudun aşırı su kaybı) tehlikeli sağlık problemlerine neden olabilir. Bu durumdan en çok etkilenenler küçük yaştaki çocuklar ve yaşlılardır. Bünyelerinin zayıf olması onları güneşe ve aşırı sıcaklığa karşı daha hassas yapar. Güneş banyosunun süresini azaltmak, nemli ve sıcak ortamlarda fazla kalmamak, ılık duş alarak vücudu serinletmek sıcak çarpmasını önlemek için alınan tedbirler arasında olmalıdır. BELİRTİLER Sıcak çarpması ve bu nedenle oluşabilecek dehidratasyon kendini ilk olarak yüksek ateş ile gösterir. Terleme oldukça fazladır, nabız çok hızlıdır ve vücut ağrıları vardır. Susuzluk hissi ve bilinç bulanıklığı da diğer belirtiler arasında yer alır. Vücudumuz ısısını koruyabilme ve yükseldiğinde ısıyı düşürebilme özelliğine sahiptir. Ancak sıcak çarpması ve beraberinde meydana gelen dehidratasyon durumlarında vücudumuz bunu başaramayabilir. Böyle bir durumda vücutta ilk etkilenen organ beyindir. Dayanılmaz başağrısı hastayı oldukça huzursuz eder ve bitkinleştirir. Aşırı yorgunluk, hızlı nabız atımı ve beraberinde hızlı soluk alıp verme, ve kas krampları birbirini takip eden olaylardır. Vücut hızla ısınır, yüze hızlı bir kan akımı olur ve yüz kıpkırmızı görür, terleme yoktur, düzensiz ateş (bacaklı ateş) ve yavaş yavaş bilinç kaybı hastalık tablosunun ağırlaşmaya başladığı sinyallerini verir. KALICI HASARA NEDEN OLABİLİR Vücut, normal işleyişinde ısı ayarlaması yapabilecek durumdadır; 41 dereceye kadar kendini koruyabilir. Bu korumayı da terleme ile sağlar. Eğer vücutta dehidratasyon başlamışsa (su kaybı fazlaysa) terleme en aza inecek ve deriden soğuma işlemi oluşamayacaktır. Bu durum vücudun su kaybının en yüksek seviyede olduğunu gösterir ve diğer problemlerin yolunu açar. Kişinin vital (ateş, nabız, tansiyon) durumunu oldukça bozan bu durum kalbi, akciğeri, böbrekleri ve beyni oldukça olumsuz etkiler. Bu belirtiler kısa sürede ilerlerken hafıza zayıflığı artar. Tedavi gecikirse hastada kalıcı hasarlara neden olabilir. Hastanın kısa süre içinde tedavi görmesi şarttır. Hastaneye gidene kadar geçecek olan süre gözönüne alınarak, mümkünse hastaya soğuk su banyosu yaptırılması vücut ısısının düşürülmesine yardımcı olur. Ancak bu iyileşme için yeterli değildir. Kaybedilen su ve minerallerin yerine konulması ve vücudun sağlıklı olarak işlemesi ve terlemesinin sağlanması için gerekli olan suyun vücutta bulunması gerekmektedir. İLKYARDIM Hastanın minor ve major rahatsızlıkları belirlenir. Nasıl ki bir araba sıcak havalarda sürekli çalışması gerektiğinde hararet yapar ve çalışamaz hale gelirse, insan vücudu da sıcak havalardan ısınarak hastalanabilir. Bu yüzden sıcak havalarda çalışmak zorundaysak ya da su sporları yapmak istiyorsak vücudun yakıtı olan suyu yeterli düzeyde almamız gereklidir. VÜCUDUMUZ ISINABİLİR Normal bir günde ya da evimizde yürüyüş yaparken ya da fazla enerji harcamamız gereken işlerle uğraşırken vücudumuzun ısındığını fark ederiz. Bu ısınma ile doğru orantılı olarak terlemeye başlarız. Terlemenin başlıca görevlerinden biri vücut ısısını korumadır. Vücudumuz ısınmaya başladığı anda soğutmak için çalışmaya başlar; bunu da deriye olan kan akışını hızlandırarak yapar. Vücudumuz en yüksek ısıya ulaştığı zaman bizde de bitkinlik ve sıcak krampları kendini gösterir. Bu kadar çok ısınma beyni olumsuz etkiler ve hastayı ölümün eşiğine kadar getirir. Normalde soğumak için terlemeyi tercih eden vücut, yüksek bir ısıda terleme yapamaz, sıcak çarpması belirtileri de kendini gösterir. Solunum güçlüğü yaşar, ateş yükselir ve 41 C’yi bulur, bilinç yavaş yavaş dağılır. Bu acil bir durumdur. Bu tip durumla karşılaştığınız takdirde lütfen hemen hastaneye telefon edip durumu anlatın ve acil yardım isteyin. Yardım gelinceye kadar hastanızın vital bulgularını yani solunumunu ve nabzını kontrol edin. Solunumu durduğu anda yapacağınız suni teneffüs hayatını kurtaracaktır. Hastanıza soğuk duş yaptırın, hasta suni teneffüs yapılamayacak durumda ise soğuk kompresler ile vücudunu soğutmaya çalışın. Yüzeysel damarların fazla olduğu kasıklar, koltuk altları, ayak bilekleri, diz altları, boyun ve baş bölgesine soğuk kompres uygulayın. Eğer ıslak bezle yapma imkanınız varsa bezlerin ısınıp ısınmadığını kontrol edin ısınınca hemen soğuması için soğuk suyla tekrar yıkayıp suyunu sıkarak tekrar kullanın (yüksek ateş nedeniyle bezler çok kısa sürede ısınacaktır). Mümkünse oda ısısını düşürün (klima, vantilatör vb. aletler ile ısının düşmesini sağlayın). Sıcak güneş altında bir ortamda bulunuyorsanız hastayı gölge bir yere alın. Sıcak Çarpması Durumunda Yapılacak İlk Yardım Hasta güneş altındaysa gölge ve serin bir yere taşıyın. Ateşine bakın Nabzını kontrol edin Nabız hızlı, ateş de yüksek ise hemen uzmanlardan yardım isteyin. Sağlık ekibi gelene kadar hastanızın bilincini kontrol edin. Ona adını, yaşını vb. bilgilerini sorun. Bilinci açık ise hastayı yarı oturur pozisyonda bekletin. Eğer bilinci kapalıysa ya da daha kötüye gidiyorsa hastanızı sırt üstü yatırıp başını sola doğru yatırın. Bu nefes alıp vermesini kolaylaştırır. Hastanızı sağlık ekibi gelene kadar sıkı takip edin. Nefes alıp vermelerine, nabzına sürekli bakın. Hastaya soğuk duş aldırın ya da duruma göre kasıklarına, el ve ayak bileklerine, başına ve boynuna soğuk kompresler uygulayın. Vücut ısısını düşürmek için oda sıcaklığını düşürün. Isınan kompresleri lütfen tektrar soğutun; çünkü ısınan kompresler hastanın ateşini düşürmeye yardımcı olmaz. Hastanın bilinci açık ise alkolsüz ve soğuk içecekler - tercihen su - içirmeye gayret edin. Bilinci kapalıysa ya da bulanıksa hastanıza birşey içirmeye çalışmayın. Bilinci kapalı ya da bulanık kişi içirmeye çalıştığınız suyu ciğerlerine kaçırabilir, boğulmasına neden olabilirsiniz. Bu durumda hastanızın ısısını dışarıdan düşürmeye çalışın. Havalar ısınmaya devam ediyor. Böyle bir durumla karşılaşmamak için size birkaç önerimiz; Dışarıda işiniz varsa öğleden sonraki saatleri tercih edin. Saat 14:00 ‘e kadar hava maksimum ısısını koruyacak ve güneş daha etkili olacaktır. Yanınızda mutlaka dolu bir su şişesi taşıyın. Su ihtiyacınızın olmadığını hissetseniz bile günde en az 1 litre su tüketmeye özen gösterin. Bol miktarda tuzlu ayran tüketin. Alkollü içeceklerden uzak durun. Başınıza şapka almayı unutmayın. Ayrıca ince, pamuklu giysiler tercih edin. Naylon içeriği yüksek giysiler vücudunuzu gereksiz ısıtacaktır. Kronik bir hastalığınız varsa saat 14:00 den önce dışarıda uzun süreli vakit geçirmekten kaçının. Çocuklarınızın gölgede oynamalarına izin verin. 14:00 den önce mümkünse oyun bahçeleri yerine evde kalmalarına özen gösterin. Kendinizi güneşin altında halsiz hissetmeye başladığınızda gölge bir yere geçin ve etrafınızdakilerden yardım isteyin. Vücudunuzu soğutun. Elinizi, yüzünüzü yıkayın ve mutlaka bir bardak su içmeye gayret gösterin. Güneş altında yapılan kumsal voleybolu, yüzme, sörf gibi güç isteyen sporları yaparken kendinizi fazla zorlamayın. Yorgunluk hissettiğinizde ya da aşırı terlediğinizde spor yapmaya ara verin. Su ihtiyacınızı karşılayın. Gölge bir yerde dinlenin.