Sezgin Tanrıkulu ile tartıştı işte atıldı güvenlik görevlisi Karakuş'tan olay açıklama
Abone olCHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ile yaşadığı tartışmanın ardından işten atılan güvenlik görevlisi Hakan Karakuş, “Olay, 2’nci ayın 17’sinde gerçekleşti. 2’nci ayın 21’inde ihracım olmuş. 2’nci ayın 22’sinde ben disiplin kuruluna gittim." dedi.
Geçtiğimiz ay Levent Metro İstasyonunda yaşanan olayda,
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Sezgin Tanrıkulu,
güvenlik görevlisi Hakan Karakuş ile tartışma yaşamış, tartışmanın
ardından Karakuş işten atılmıştı.
Sezgin Tanrıkulu sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, güvenlik görevlisini işten attıranın kendisi olmadığını söyleyerek, “Güvenlik görevlisi, bana kaba davrandığı gibi, geçmişte başka yurttaşlara da kaba davrandığı için işten çıkartılmış” iddiasında bulundu.
"İddiasıyla ilgili belge göstersin özür
dileyeceğim"
Bu iddia üzerine, işten atılan güvenlik görevlisi Hakan Karakuş
yeniden konuştu. Karakuş, daha önce hiçbir yolcu ile tartışma
yaşamadığını belirterek, Tanrıkulu’nun bununla alakalı bir
belge göndermesi halinde, ondan özür dileyeceğini söyledi. İşten
çıkarılma sebeplerini belgelerle gösteren Karakuş, “milletvekili
ile tartışmak, nöbet noktasını boş bırakmak, arama yapmaması sebep
gösterilerek talimatlara aykırı davranmak” gibi gerekçelerde ihraç
edildiğini söyledi.
Olaydan önce başka birisini azarlamış
Karakuş ayrıca önemli bir detayın da altını çizerek, disiplin
kurulu toplanmadan 1 gün önce ihraç edildiğini, bu yüzden kurulda
yaptığı savunmasının bir öneminin kalmadığını, göstermelik bir
kurul olduğunu ifade etti. Öte yandan, Sezgin Tanrıkulu’nun
güvenlik görevlisi ile tartışmadan önce, adres sorduğu büfe
çalışanı kadını da azarladığı iddia edildi.
“Kimseye kaba davranmadım, bana bunu
ispatlasın”
CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun iddialarına yanıt veren
Hakan Karakuş, “Ben kötü biri olduğumu düşünmüyorum. İşimi de
layıkıyla yapmaya çalışan birisiydim. Milletvekilimizin akşamki
konuşmalarını okuduğumda, 'Bana kaba davrandı' dediğini gördüm.
Hayır, ben kimseye kaba davranmadım. Ben işimin gerekliliğini
yaptım. Milletvekilimiz, kaba davrandığım, geçmişte de bu suçları
işlediğime dair bir duyum aldığını ve ispatlı olduğunu söylüyor.
Bana bunu ispatlasın. Benim bütün belgelerim elimde, burada. Ben
kimseye kötü bir şekilde davranmadım. Ben ispatlıyorum. Benim daha
önce yolcularla tartıştığımla alakalı bana bir belge göndersin,
ondan özür dileyeyim, ayaklarına kapanayım. Ama ben işimi hakkıyla
yapan bir insanım. Beni bu şekilde karalamaya çalışmasın. Beni
özelden arayarak bana, 'Hakan, kusura bakma. Böyle bir şey oldu ama
o an çok sinirliydim, kardeşim' demiş olsa kesinlikle bu olayı
uzatmazdım. Olabilir, insanlık halidir, o da kötü bir gün geçirmiş
olabilir. Her insan kötü günler geçiriyor. Hiçbir siyasi partiye
üyeliğim yok. Hiçbir şekilde siyasi birilerinin de arkasına
sığınmışlığım yok. İşimi sendika avukatlarıyla yürütüyorum. Emin
olun, avukata verecek param da yok. Ben kovuldum. Bakmakla yükümlü
olduğum ailemin ihtiyaçlarını karşılayamaz durumdayım” dedi.
“Güvenlik görevlisi kimlik soramaz” iddialarına yanıt
verdi
Hakan Karakuş, sosyal medyada bazı kişiler tarafından yapılan,
“Güvenlik görevlisinin kimlik sorma hakkı yok” paylaşımlarına da
yanıt verdi. Karakuş, “Bazıları güvenliğin kimlik sorma yetkisi
olmadığını söylemişler. Nasıl yok? 5188’i bir araştırın. Benim,
5188 sayılı yasa çerçevesinde içeride kimlik sorma hakkım var” diye
konuştu.
“Kararda milletvekili ile tartışma yaşamakla alakalı
işten çıkarıldığım yazıyor”
Hakan Karakuş, işten çıkarılmasının ana sebebinin CHP Milletvekili
Sezgin Tanrıkulu ile yaşadığı tartışma olduğunu iddia
etti. “Milletvekili ile tartışma yaşamakla alakalı, disiplin
kurulundan çıkan 25/2 maddesi ile işten çıkarıldığım yazıyor. Ben
geçmişte de böyle bir kabahat işlediysem, bu kadar kötü bir adam
isem, neden beni geçmişte yapmış olduğum kabahatlerden, suçlardan
dolayı çıkartmadı da bu madde ile çıkarttı” diyen Karakuş, işten
çıkartılmasına gerekçe gösterilen diğer sebepleri de sıraladı.
“Akşam 21.00, sabah 09.00 nöbetimde, nöbete başladığımda saat
12.30’a kadar hiçbir şekilde beni ne dinlendirmeye, ne de
değiştirmeye gelen hiçbir arkadaşım yok. Güvenlik İzlemeye haber
verip, tuvalet ihtiyacını gidermek için görev noktasından ayrılmam,
'nöbet noktasını boş bırakmak' olarak gösterilmiş. Bu boş bırakma
saatlerce de değil, 10 ya da 5 dakika. Daha sonrasında bana, yasada
bile yeri olmayan, 10 dakikada bir çanta dedektör kontrolü
yapılması söyleniyor. Bunda da arama kontrolü yapmadım diye
'talimatlara aykırı davranmak' olarak sözlü uyarı var. Boğaziçi
İstasyonunda, zaten normal olağan akışında yolcu sayısı binlere
ulaşırken, okulun kapalı, pazar günü, havanın da soğuk olmasından
dolayı, gelen yolcu yoktu. Gelen yolcuları da zaten turnikeden
geçtikten sonra metale duyarlı detektörlerden geçiriyoruz. Ben
buradan bir sinyal almadığımda yolcuyu ne deyip de durdurup
arayabilirim? Empati yapın, kendinizi benim yerime koyun” şeklinde
konuştu.
Tanrıkulu’nu metrodaki mobbingleri araştırmaya
çağırdı
Karakuş, bir başka güvenlik görevlisi arkadaşının yaptığı paylaşımı
okuyarak, şartların son derece ağır olduğunu, sürekli mobbinge
maruz kaldıklarını söyledi. Bir insan hakları savunucusu
olan Tanrıkulu’na onu işten attırmak yerine, bu sorunları
araştırmayı öneren Karakuş, “Bir metro personeli arkadaşımın
paylaşmış olduğu yazı. Metroistanbul, çarşamba günü M1, M2
hatlarında gece saat 02.00’a kadar çalışılacağını söylüyor.
Arkadaşımın yazdığı da çok manidar. 'Arkadaşlar bugüne kadar
sayfada yorum yapmadım. Yarın çalışacağım. Sadece bir kere mola
olacak. Onun dışında 08.30 nöbet, gece 02.30’a kadar o soğukta
toplam 6 saat nöbet. İstanbulluları düşünen kadar bizi de biri
düşünse. Kendimi köpek gibi hissediyorum.' Bir insan, insan hakları
savunucusu bir milletvekiline beni işten attırmak değil, gelin
beraber bunları araştıralım, metrodaki güvenlik zafiyetlerinden
konuşalım. Metroda kaç personel vardı, kaçı işten çıkartıldı ve bu
adamlar neden işten çıkartıldı. Gerçekten hak ettiler mi, yoksa bir
haksızlığa mı uğradılar, bunu konuşalım” dedi.
Disiplin kurulu toplanmadan önce ihraç
edilmiş
Hakan Karakuş, elindeki belgeleri incelediğinde henüz disiplin
kurulu bile toplanmadan ihraç edildiğini öğrendiğini söyledi.
Karakuş, “Olay, 2’nci ayın 17’sinde gerçekleşti. 2’nci ayın 21’inde
ihracım olmuş. 2’nci ayın 22’sinde ben disiplin kuruluna gittim.
Disiplin kurulunda benimle alakalı ilgilenmeyiş, bir boş verme, çok
önemsizmiş gibi bir algı vardı, anlayamamıştım. Sonrasında
evrakları incelerken şuna gözüm çarptı. Ben zaten 2’nci ayın
21’inde ihraç olmuşum. Benim oradaki konuşmalarımın, ifadelerimin
ve açıklamalarımın hiçbir şekilde bir önemi yokmuş. Ben, çağırdık
demek için çağrıldım. Kesinlikle göstermelik bir disiplin
kuruluydu. Zaten kamera kayıtlarının incelenmemesi, benim
tutanaklarımın okunmaması, savunmamın dikkate alınmamasının en
büyük nedeni zaten ayrılmış olmamdı. Ben sadece hakkımı arıyorum,
işimi istiyorum. Bakmakla yükümlü olduğum ailemi bakmak istiyorum.
Başka hiçbir şey istemiyorum” ifadelerini kullandı.
"Büfe çalışanını da azarladı" iddiası: "Bilmiyorsan ne
işin var, boşuna mı dikiliyorsun burada"
Metro istasyonu girişinde bulunan büfede çalışan Doğukan Yüksel,
olay anında Hakan Karakuş’un yanında olduğunu, bunun kamera
kaydında görüldüğünü söyledi. Yüksel, Sezgin Tanrıkulu’nun
yanlarına gelmeden önce, büfede yeni çalışmaya başlayan başka bir
arkadaşını da azarladığını iddia ederek, “Arkadaşım işe yeni
başlamıştı, ona eğitim veriyordum. Eğitim verme sürecinde de
alışması için onu tek bıraktım. Sezgin Tanrıkulu geldiği
zaman, arkadaşıma Türkiye İş Kulesini sordu. Arkadaşım da
bilmediğini söyleyince, Sezgin Tanrıkulu, 'Bilmiyorsan senin
burada ne işin var, boşuna mı dikiliyorsun burada?' dedi. Bunları
bana o arkadaşım söyledi. Daha sonra arkadaşım onu bize
yönlendiriyor. Ben orada bekliyorum. Hakan Bey de güvenlik
noktasındaydı. Yanımıza gelen bir kadın hastaneyi sordu. Ona cevap
verirken Sezgin Tanrıkulu geldi. Sezgin Tanrıkulu,
Hakan Bey’e sert bir tepkiyle, 'Bakar mısınız?' dedi. Eli yüzü
terlemiş, soluk soluğaydı. Galiba merdivenlerden çıktığı için
öyleydi. O arada Hakan Bey’e Türkiye İş Kulesini sordu. Hakan Bey,
'Bu taraftan gidebilirsiniz, beyefendi' dedi. Sonra
Sezgin Tanrıkulu tekrar geri döndü ve omzuna sert bir
şekilde dokunarak, 'Benimle ilgilenin benimle, ben bir
milletvekiliyim' dedi. Hakan Bey de 'Neden ilgilenmemi
istiyorsunuz?' deyince, o da 'Ben bir milletvekiliyim' diye yanıt
verdi. Hakan Bey, 'Kimliğinizi görebilir miyim?' deyince ufak bir
münakaşa yaşandı. Sonra Hakan Bey arkasını döndü ve
Sezgin Tanrıkulu’na gideceği yeri tekrar söyledi.
Sezgin Tanrıkulu tekrar söylenerek, 'Sen göreceksin,
gerekeni yaptıracağım' dedi. Sonra ilerledi. Ben bakarken, aramızda
da 100 metre vardı, Sezgin Tanrıkulu bir görüşme
yapıyordu. Ama ne dediğini ne konuştuğunu bilmiyorum” dedi.
Öte yandan, işten atılan güvenlik görevlisi Hakan Karakuş’un, savcılığa giderek CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu hakkında suç duyurunda bulunduğu öğrenildi.