Sezerden yabancı doktora onay

Abone ol

Cumhurbaşkanı Sezer, bir kez daha görüşülmek üzere TBMM'ye yolladığı yabancı doktor yasasına onay verdi.

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezinden yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Sezer tarafından onaylanan ve yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilen kanunlar şunlar:

- 5614 sayılı ''Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun''

- 5615 sayılı ''Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun''

- 5616 sayılı ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Şili Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Askeri Alanda Eğitim, Savunma Sanayii, Teknik ve Bilimsel İşbirliği Anlaşmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun''

- 5617 sayılı ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Etyopya Federal Demokratik Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kültür, Eğitim, Bilim, Basın-Yayın, Gençlik ve Spor Alanlarında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun''

- 5618 sayılı ''Deniz Emniyeti Komitesinin 82. Oturumunun 29 Kasım 2006-8 Aralık 2006 Tarihleri Arasında İstanbul'da Yapılmasına Dair Türkiye Cumhuriyeti ile Uluslararası Denizcilik Örgütü Arasında Mutabakat Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun''

- 5619 sayılı ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Uluslararası Telekomünikasyon Birliği Arasında 2006 Yılı Tam Yetkili Temsilciler Konferansının Organizasyonu, Gerçekleştirilmesi ve Finansmanına İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun bulunduğu Hakkında Kanun''

AİLE HEKİMLİĞİ

 ''Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'', Cumhurbaşkanı Sezer tarafından daha önce iade edilmiş ve TBMM'de bir kez daha görüşülerek iade gerekçeleri doğrultusunda tıbbi hizmetlerden kaynaklanan her türlü tazminat talebinin karşılanması için ''Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası'' oluşturulması; Klinik şefi, klinik şef yardımcısı, başasistan ve asistan kadrolarına açıktan, atama izni alınmaksızın atama yapılması; Yabancı doktorların da Türkiye'de çalışmasına imkan tanınması ile anestezi uzmanı bulunmadığı hallerde anestezi teknisyenlerin ameliyatlara girmesini öngören maddeler çıkartılarak kanun yeniden kabul edilmişti.

Cumhurbaşkanı Sezer tarafından onaylanan ve yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilen 5614 sayılı ''Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, aile hekimliği ile ilgili yeni düzenleme yapılıyor. Buna göre, zorunlu hizmete tabi doktorlar bulundukları illerde sözleşmeli aile hekimi olarak çalışabilecek veya ihtiyaç halinde aile hekimliği uygulamaları için görevlendirilebilecek. Aile hekimliğinde alınan görevler de zorunlu hizmetten sayılacak. Aile hekimliğinde; birinci basamak sağlık kurumlarında görev alan doktorların, il içinde yerleri değiştirilebilecek. Özel kanunlarına göre meslek ve sanatlarını serbest olarak icra etme hak ve yetkisine sahip olanlar,istedikleri takdirde ve tazminat hakkından yararlanmamak şartıyla mesai saatleri dışında serbest olarak çalışabilecek. Bunlara, iş güçlüğü, iş riski ve teminindeki güçlük zamları veya bu mahiyetteki zamlar ödenmeyecek. Ancak, il sağlık müdürlüğü ve başhekimlik görevini yürütenler serbest olarak çalışamayacak. Askeri sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan başhekimler, serbest çalışma yasağına tabi olmayacak.

TIPTA UZMANLIK KURULU

 Eğitim kurumlarına eğitim yetkisi verilmesi ve bu yetkinin kaldırılmasına ilişkin teklifleri karara bağlamak, uzmanlık ana dallarının rotasyonlarını belirlemek, uzmanlık sınavı jürilerini belirlemek, yabancı ülkelerde asistanlık yapanların bilimsel değerlendirmesini yapacak fakülteleri ve eğitim hastanelerini tespit etmek, tıpta uzmanlık eğitimi ve uzman insan gücü ile ilgili görüşler vermek, uzmanların gelişmeleri izlemesini sağlayıcı inceleme ve araştırmalar yapmak için Sağlık Bakanlığının sürekli kurulu niteliğinde ''Tıpta Uzmanlık Kurulu'' oluşturulacak. Kurul; Bakanlık Müsteşarı, ilgili Genel Müdür ve 1. Hukuk Müşaviri, biri diş tabibi olmak üzere eğitim hastanelerinden Bakanlığın seçeceği 5; 4 tıp, bir de diş hekimliği fakültesinden YÖK'ün seçeceği birer, Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve fakültesi, Türk Tabipler Birliği ve Türk Diş Hekimleri Birliğinin seçeceği birer üyeden oluşacak.

Kurul'a seçilecek asil ve yedek üyelerde uzman olmaları; ayrıca, en az 3 yıllık klinik veya laboratuvar şefi ya da profesör unvanına sahip bulunmaları şartı aranacak. Bakanlığın davetiyle yılda 2 kez toplanacak Kurul, meslek alanlarıyla ilgili konularda oy çokluğuyla karar alabilecek. Ancak, kurumların eğitim yetkisinin kaldırılmasına ilişkin toplantılarda, katılanların en az üçte iki çoğunluğu aranacak. Kurulun çalışma usul ve esasları Bakanlar Kurulu tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikle düzenlenecek.

PERSONEL ÜCRETLERİ

 Sözleşmeli personelin ücretleri, döner sermayenin yanı sıra genel bütçeden de karşılanabilecek. Sağlık Bakanlığı, ülkenin sağlıkla ilgili konularında danışma fonksiyonu yapmak üzere Sağlık Şurasına bağlı olarak danışma kurulu ile ihtisas komisyonları kurabilecek. Şura, danışma kurulu ve komisyonun çalışma usul ve esasları, Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan yönerge ile belirlenecek.

SÖZLEŞMELİ PERSONELİN TAYİNİ

 Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığından vize almak kaydıyla, sözleşmeli personel pozisyonlarını birleşme, nitelik değiştirme veya isim değişikliği gibi nedenlerle, il içinde olmak kaydıyla değiştirebilecek. Sözleşmeli personel; deprem, yangın, su baskını, yer kayması, çığ ve benzeri afetler, sıkıyönetim, olağanüstü hal, seferberlik ve savaş hali ile yılda bir ayı geçmeyen hizmet içi eğitim çalışmaları sırasında, doktor ve hemşireler diyaliz eğitimi amacıyla en fazla bir defa ve toplam 3 ayı aşmamak ve bu sürenin 4 katı mecburi hizmet yükümlüsü olarak çalışmayı taahhüt etmek koşuluyla pozisyonunun tahsis edildiği yer dışındaki birimlerde geçici olarak görevlendirilebilecek. Sözleşmeli personelin nakillerinde, çalışılan yerin özelliklerine göre hesaplanacak hizmet esas puanı dikkate alınacak.

VERGİ İADESİNE SON

 ''Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'' da Cumhurbaşkanı Sezer tarafından daha önce iade edilmiş ve TBMM'de bir kez daha görüşülerek iade gerekçeleri doğrultusunda idari para cezalarının Kabahatler Kanuna göre tahsilini öngören maddesi metinden çıkarılarak kanun kabul edilmişti. Cumhurbaşkanı Sezer tarafından onaylanan ve yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilen 5615 sayılı ''Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun''la çalışanlar için de vergi iadesi uygulamasına son veriliyor ve yerine, asgari geçim indirimi getiriliyor. Kanuna göre, asgari geçim indirimi, mükellefin kendisi için asgari ücretin yıllık brüt tutarının yarısı olacak. Eşi çalışmayan işçi ve memurlara, ayrıca brüt asgari ücretin yüzde 10'u; çocukların her biri için ayrı ayrı olmak üzere, ilk 2 çocuk için yüzde 7,5, diğer çocuklar için yüzde 5 oranında indirim sağlanacak. Bakanlar Kurulu, asgari geçim indirim tutarlarını, toplamı asgari ücretin yıllık brüt tutarını aşmamak üzere artırma veya kanuni oranına kadar indirmeye yetkili olacak. Asgari geçim indirimi, 1 Ocak 2008'den itibaren elde edilen gelirler için geçerli olacak.

EVDE ÜRETİLEN ÜRÜNLERE VERGİ MUAFİYETİ

 Muharrik kuvvet kullanmamak ve dışarıdan işçi almamak suretiyle evlerde imal ettikleri kırpıntı deri ürünleri, pul, payet, boncuk işleme, tığ örgü işleri, tarhana, erişte ve mantı gibi ürünleri, iş yeri açmaksızın satanlar gelir vergisinden muaf olacak. Bu ürünlerin, pazar takibi suretiyle satılmasıyla ticari, zirai veya mesleki faaliyetleri dolayısıyla gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olanların düzenledikleri hariç olmak üzere; kermes, festival, panayır ile kamu kurum ve kuruluşlarınca geçici belirlenen yerlerde satılması, muaflıktan faydalanmaya engel olmayacak. Ticari, zirai veya mesleki kazancı dolayısıyla gerçek usulde gelir vergisine tabi olanlar ile evde ürün üretenlerin işleri gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine bağlılık arz edecek şekilde yapanlar, esnaf muaflığından faydalanamayacak.

ÖDÜNÇ PARA ALINMASI, MAL ALIM SATIMI SAYILACAK

 İmalat ve inşaat, kiralama ve kiraya verme, ödünç para alınması veya verilmesi, ücret, ikramiye ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler, her hal ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilecek. Türkiye'deki gerçek kişilerin doğrudan veya dolaylı olarak ayrı ayrı ya da birlikte sermayesinin, kar payının veya oy kullanma hakkının en az yüzde 50'sine sahip olarak kontrol ettikleri yurt dışı iştiraklerinin kazançları dağıtılsın veya dağıtılmasın, iştirakin hesap döneminin kapandığı ayı içeren yıl itibariyle dağıtılan kar payı sayılacak. Türkiye'de vergilendirilmiş kazancın iştirak tarafından sonradan dağıtılması durumunda, elde edilen kar paylarının vergilendirilmiş kısmı, bu tutardan indirilecek.

DEĞER ARTIŞI KAZANCI

 Taşınmaz ve bu mahiyetteki bazı mal ve hakların elden çıkarılmasında elde edilen kazancın değer artış kazancı olarak vergilendirilmesi için halen iktisap tarihinden itibaren 4 yıl olarak uygulanan süre 5 yıla çıkarılacak. Böylelikle söz konusu kıymetlerin iktisap tarihinden itibaren 5 yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar, ''değer artışı kazancı'' olarak vergilendirilecek.

YURT DIŞI ÖDEMELERİNE VERGİ KESİNTİSİ

 Vergilendirme rejiminin, Türk vergi sisteminin sahip olduğu vergilendirme kapasitesiyle en az aynı düzeyde bir vergilendirme imkanı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişiminde bulunup bulunmadığı da göz önünde bulundurularak, Bakanlar Kurulunca ilan edilecek ülkelerde yerleşik veya faaliyette bulunanlara, (Türkiye'de yerleşik olanların bu ülkelerde bulunan iş yerleri dahil) nakden veya hesaben yapılan veya tahakkuk ettirilen her türlü ödemeler üzerinden, bu ödemelerin, verginin konusuna girip girmediğine veya ödeme yapılanın mükellef olup olmadığına bakılmaksızın yüzde 30 oranında vergi kesintisi yapılacak. Emsaline uygun fiyatlarla satın alınan mal ve iştirak hisseleri için yapılan ödemeler, emsaline uygun fiyatlarla kara, deniz ve hava ulaştırma araçlarının kiralanması için yapılan ödemeler ile yapılan işin tamamlanabilmesi bakımından zorunluluk arz eden geçiş ve liman ücreti gibi ödemeler üzerinden yapılacak kesinti oranını belirlemeye, sıfıra kadar indirmeye veya kanuni seviyesine kadar getirmeye, Bakanlar Kurulu yetkili olacak. Yurt dışındaki finans kuruluşlarından temin edilen borçlanmalara ilişkin anapara, faiz ve kar payı ödemeleri ile sigorta ve reasürans ödemeleri üzerinden vergi kesintisi yapılmayacak. Muhtasar beyannamenin şekil, içerik ve eklerini belirlemeye, ayrı ayrı beyanname verme mecburiyeti getirmeye, Maliye Bakanlığı yetkili olacak.

KONTROL EDİLEN YABANCI KURUMLAR

 Kontrol edilen yabancı kurumlara yapılan ödemeler üzerinden kesilecek vergiler, Türkiye'de yıllık beyannameyle bildirilen, kontrol edilen yabancı kurum karı üzerinden hesaplanacak gelir vergisinden mahsup edilebilecek. Mahsup edilecek vergi, kontrol edilen yabancı kurumun bu ödemelerden kaynaklanan kazancına isabet eden Gelir Vergisinden fazla olamayacak. Kanunun, kontrol edilen yabancı kurumlara ilişkin hükümlerinin uygulandığı durumlarda, yurt dışı iştirakin toplam vergi yükünün hesabında esas alınan vergiler, ödenmiş olmaları şartıyla, Türkiye'de vergilendirilecek kontrol edilen yabancı kurum karları üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilecek.

PETROL BORU HATLARININ YAPIMI

 Altın, gümüş, platin arama, işletme, zenginleştirme, rafinaj ve Türk Petrol Kanunu hükümlerine göre petrol arama faaliyetlerine ilişkin olmak üzere, bu faaliyetleri yürütenlere yapılan teslim ve hizmetler ile boru hattıyla taşımacılık yapanlara, bu hatların inşa ve modernizasyonuna ilişkin yapılan teslim ve hizmetler, Katma Değer Vergisinden (KDV) muaf tutulacak. Özel okullarda verilen bedelsiz eğitim ve öğretim hizmetleri kapasitelerinin yüzde 10'una, üniversite ve yüksekokullarda ise bu hizmet, kapasitelerinin yüzde 50'sine çıkarılacak. Transit rejimi kapsamında işlem gören mallara yönelik olarak verilen ardiye, depolama ve terminal hizmetleri de KDV'den istisna tutulacak. Belediye ve il özel idarelerinin sattığı iştirak hisseleri ve gayrimenkullerden alınan vergi kaldırılacak. Organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerindeki altyapı ve ortak tesis yapımına ilişkin harcamalara da KDV muafiyeti sağlanacak. Özel sektör borçlanma tahvilleri Damga Vergisi'nden muaf olacak.

İKİNCİ EL ARACA VERGİ İNDİRİMİ

 İkinci el araç satış sözleşmelerinden alınan Damga Vergisi, binde 7.5'ten binde 1.5'e düşürülecek. Sürücü dahil 9 kişilik oturma yeri olan ve motor silindir hacmi 3200 cc'yi geçmeyen araçlarda, ÖTV yüzde 10 olacak.

ESNAF KREDİSİNE AVANTAJ

 Esnaf ve Sanatkar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri ile Kredi Garanti Fonu işletme ve Araştırma ve Anonim Şirketi kendi kaynaklarından kullandırdıkları veya üyelerinin bankalardan kullanacakları kredilere ilişkin kefalet işlemlerinde harç alınmayacak. Döviz büfelerinden her yıl alınan 22 bin 440 YTL tutarındaki harç 11 bin 220 YTL'ye indirilecek. Döviz bürosu şirketlerinden her bir şube için alınan 11 bin 220 YTL tutarındaki harç da yarı oranında azaltılarak 5 bin 610 YTL'ye düşürülecek. Sigorta şirketleri, iptal ettikleri sigorta muamelelerine ilişkin vergileri, iptalinin gerçekleştiği dönemde hesaplanan banka ve sigorta muameleleri vergisinden indirilebilecek. Büyük mükellefler vergilerini İstanbul'da yatırsalar bile, bunların ödediği vergilerden ilgili şirketlerin faaliyet gösterdikleri büyükşehir belediyelerine yüzde 5 oranında pay aktarılacak.

İHALEYE KATILIM AŞAMASI

 Kamu İhale Kurumu (KİK), ihaleye katılım aşamasında ilgili kurumların görüşünü alarak, sosyal güvenlik prim ve vergi borcu kapsamına girecek vergileri tespit edebilecek, böylece hangi tür ve tutarda vergi ve sigorta prim borcu olanların, ihale dışı bırakılacağı belirlenmiş olacak. İhaleye katılım aşamasında aranan belge sayısı azaltılacak. KİK tarafından belirlenecek belgelerin ihaleye katılım aşamasında sunulması yerine, aday ve isteklilerden durumlarıyla ilgili taahhütname alınacak. Bu durumu kanıtlayıcı belgeler, sözleşme imzalanması aşamasında istenecek.

YATIRIM TEŞVİKLERİ

 Yatırım teşviki sağlanan 49 ilde yapılacak yeni yatırımlara sağlanan enerji, SSK primi ve vergi teşviklerinden yararlanma koşulları, 30 işçiden 10 işçiye indirilecek. Teşvik kapsamındaki illerde 2008 yılının sonuna kadar uygulanmak üzere, 1 Nisan 2005 tarihinden itibaren faaliyete geçen ve asgari 10 işçi çalıştırılan işletmeler ile 1 Nisan 2005 tarihinden önce faaliyete geçmiş işletmelerden; fiilen ve sürekli olarak hayvancılık, seracılık, sertifikalı tohumculuk ve soğuk hava deposu ile imalat sanayi, madencilik, turizm konaklama tesisi, eğitim veya sağlık alanlarında faaliyette bulunanların elektrik enerji giderlerinin yüzde 20'si Hazine'ce karşılanacak. Bu orana, 1 Nisan 2005 tarihinden sonra faaliyete geçen işletmelerde asgari sayıdan sonraki her bir işçi için, 1 Nisan 2005 tarihinden önce faaliyete geçen işletmelerde ise bu tarihten sonra işe başlayan her bir işçi için 0.5 puan eklenecek. Hazinece karşılanacak oran, organize sanayi veya endüstri bölgelerinde faaliyette bulunan işletmeler için yüzde 50'yi, diğer alanlarda faaliyette bulunan işletmeler için yüzde 40'ı geçemeyecek.

Günün Önemli Haberleri