Sezer'den anlamlı çağrı

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Cumhuriyet'in 80. Yıldönümü mesajında, milletvekili, başbakan, bakan ve yargı mensuplarına "Türkiye Cumhuriyeti'nin Anayasa'da belirtilen niteliklerini korumak, özen göstermek ve bu ilkeler yönünden taraf olmak zorundasınız" diye seslendi. Sezer, Cumhuriyet'in 80. Yıldönümü dolayısıyla yayınladığı mesajda, Türk milletinin, kendisini çağdaş dünyayla buluşturan ve özgürlük ortamı yaratan Cumhuriyet'i korumaya ve sonsuza değin yaşatmaya kararlı olduğunu belirtirken, yurttaşları Cumhuriyet'in değerlerini ve erdemlerini yeniden düşünme, gelecek kuşaklara da en iyi biçimde anlatıp özümsetme çağrısında bulundu. CUMHURİYET, ÜMMETÇİLİĞİ YIKTI Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın zaferle sonuçlanmasının, laik, demokratik ve çağdaş yeni Türk Devleti'nin kurulmasının, devletin ve toplumun yeniden yapılanmasının yolunu açtığını vurgulayan Sezer, "Cumhuriyet'in en büyük erdemi, Türk toplumunu ümmet anlayışından kurtararak, ulus olma bilincine kavuşturması, bireyi yurttaş konumuna yükseltmesidir. Böylece, aklın ve bilimin üstünlüğünü benimseyen, özgürce düşünebilen, kararlarını bağımsız ve sorumluluk bilinci içinde verebilen yetkin bireylerden oluşan bir toplum yaratılmıştır" dedi. DİN VİCDANDA KORUNDU Cumhuriyeti, "insan yaşamına ve toplumsal düzene aklın ve bilimin öncülüğüyle yön verilmesini kabul eden özelliğiyle bir aydınlanma tasarımı" olarak değerlendiren Sezer, Cumhuriyet'in kurulması ile çağdaşlaşmanın temeli olan laiklik ilkesinin benimsendiğini, dinin bireyin vicdanındaki kutsal yerinde korunduğunu söyledi. Sezer, Cumhuriyet'in bir başka erdeminin de belirli kişi ya da bir topluluğun değil, tüm halkın çıkarını, kamu yararını gözönünde tutan, bir devlet biçimi olmasından kaynaklandığını ifade etti. HUKUK DEVLETİ Sezer, Türkiye'nin ödün vermemesi gereken temel amacının, "hukuk devleti ilkesini tam olarak yaşama geçirmiş, demokratikleşme sürecini tamamlamış, gönenç düzeyi yüksek, herkese fırsat eşitliği sağlamış, bilgi toplumu düzeyine ulaşmış, geleceğe güvenle bakan bir ülke durumuna gelmesi" olduğunu vurguladı. "CUMHURİYET'İN NİTELİKLERİNE TARAF OLMAK ZORUNDASINIZ" Atatürk ilke ve devrimlerinin korunması, Cumhuriyet'in tüm değerleriyle sonsuza değin yaşatılmasının herkesin ortak sorumluluğu olduğunu söyleyen Sezer, "Bu sorumluluk bağlamında belirtilmelidir ki, laik Cumhuriyet'e, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı kalma yemini eden Cumhurbaşkanı'ndan Milletvekiline, Başbakan ve Bakanlardan, yargı mensuplarına, öğretim elemanlarından kamu görevlilerine herkes ve tüm yurttaşlarımız Türkiye Cumhuriyeti'nin Anayasa'da belirtilen niteliklerini korumak, özen göstermek ve bu ilkeler yönünden taraf olmak zorundadırlar" dedi. Sezer, Türkiye'nin dirlik ve düzeni için gerekli uyumun, öncelikle bu niteliklerin oluşturduğu Cumhuriyet değerleri etrafında sağlanması gerektiğini vurguladı. EĞİTİMDE BİRLİK VURGUSU Sezer, Atatürk'ün bilgisizliğe, dogmalara ve geri kalmışlığa karşı açtığı savaşta eğitimin en önem verilen alanlardan birini oluşturduğuna dikkat çekti. Türkiye'nin, eğitimi, aydınlanmanın temeli olarak kabul ederek, Eğitim Birliği Yasası çıkardığını anımsatan Sezer, böylece eğitim sisteminin laik yapıya kavuşturulduğunu belirterek, "Bu yapının sürdürülebilmesi için eğitimde birlik ilkesinden ödün verilmemesi önemlidir" dedi. Sezer, çocukların ve gençlerin yaratıcı gücünün özgür düşünce, nitelikli ve yaygın eğitim aracılığıyla ortaya çıkarılması ve bunun toplumun itici gücü durumuna getirilmesinin zorunlu hale geldiğini vurguladı. Sezer, Türkiye'nin, eğitime özen göstermesi ile zengin kaynaklarını, birikimlerini ve olanaklarını akılcı biçimde değerlendirmesi durumunda 21. yüzyılda çok daha iyi bir düzeye erişebileceğine işaret etti. "ULUSAL DEĞERLERİ KORUYUN" Sezer, Türk kültürünün gelişip, dünya kültürüyle bütünleşmesinin ön koşulunun da ulusal kimlik, kişilik ve toplum benliğini oluşturan ulusal değerlerin korunması oludğuna dikkat çekerek, "Bizlere düşen görev, ulusal kimliğimizi pekiştirerek, öz değerlerimizi korumamız, zenginleştirmemiz ve gelecek kuşaklara aktarmamızdır" dedi. DIŞ POLİTİKADA "TUTARLILIK" UYARISI Türk Ulusu'nun gönenç ve güvenliğinin sağlanması, ulusal çıkarların gözetilmesi ve korunmasının dış politika alanında 80 yıldır daima titizlikle uygulanılan temel ölçütleri oluşturduğuna dikkat çeken Sezer, tutarlılık, inandırıcılık, sağduyu ve kararlılığın dış ilişkilerin yürütülmesinde benimsenen temel ilkeler arasında yer aldığını kaydetti. Türk Ulusu'nun haklı beklentilerini yansıtan dış politika ereklerini sağlamanın kolay olmadığını belirten Sezer, işgale uğramış bir ülkeyi bağımsızlığına kavuşturan milletin, Türkiye'yi bölgesinde ve dünyada önemli bir istikrar ögesine dönüştürmeyi başardığını bildirdi. Sezer, Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyanın getirdiği güçlükleri güvenilir müttefik olma özelliğiyle göğüslemek durumunda olduğuna dikkat çekti. "TÜRKİYE ÜZERİNE DÜŞENİ YAPTI" Türkiye'nin, Avrupa Birliği hedefini, ortak evrensel değerleri temel alan, barışçı, istikrarlı ve aydınlık bir geleceği Avrupalı ortaklarıyla paylaşmayı hedefleyerek değerlendirdiğini kaydeden Sezer, şunları kaydetti: "Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesini ve Atatürk'ün geleceğe bakışını doğrulayan bir aşama niteliğindeki Avrupa Birliği üyeliğimiz, ülkemizin stratejik vizyonunun ayrılmaz bir parçasını oluşturmaktadır. Avrupalı ortaklarımızın ülkemizi Avrupa Birliği'ne bağlayan ortak siyasal, ekonomik ve stratejik çıkarları gözönünde bulundurup, tam üyelik görüşmelerine hazır olduğunu gösteren Türkiye'nin durumunu nesnel biçimde değerlendireceğini umuyoruz. Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri, iki yönlüdür. Türk Ulusu, üzerine düşeni yaptığına inanmakta ve Avrupa Birliği'nin de bu gerçeği dikkate alarak ona göre hakça bir karara varmasını beklemektedir"