Sezer'den 7 kanuna onay

Abone ol

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, "Ölüm Cezasının Kaldırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun"u onayladı.

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 7 kanunu onayladı. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, kanunlar yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderildi. Cumhurbaşkanı'nca onaylanan kanunlar şunlar: - 5218 sayılı ''Ölüm Cezasının Kaldırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun'', - 5219 sayılı ''Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'', - 5220 sayılı ''Sağlık Hizmetleri Temel Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'', - 5222 sayılı ''Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'', - 5223 sayılı ''Devlet Memurları Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun'', - 5224 sayılı ''Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılması ile Desteklenmesi Hakkında Kanun'', - 5225 sayılı ''Kültür Yatırımları ve Girişimlerini Teşvik Kanunu'' 5218 sayılı ''Ölüm Cezasının Kaldırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun'' Anayasa'da yapılan değişikliklere uyum kapsamında çeşitli kanunlardaki ''idam'' ve ''ölüm cezası'' ibarelerini ''ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası'' olarak değiştiriyor. Kanunla, Türk Ceza Kanunu'nun 46 maddesinde değişiklik yapıldı. Kanunda yer alan ''ölüm ve idam'' ibareleri ''Ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis'' olarak değiştirilirken bunun yöntemine ilişkin düzenlemeler yapıldı. Buna göre, ağır hapis cezasının ''Ağırlaştırılmış müebbet, müebbet veya geçici'' olarak uygulanacağı hükme bağlanırken, ağırlaştırılmış müebbet, ağır hapis cezası ve müebbet ağır hapis cezasının, hükümlünün hayatı boyunca devam edeceği öngörülüyor. Kanun uyarınca, birden çok ağırlaştırılmış müebbet ağır hapse mahkumiyet halinde bir yıldan az ve altı yıldan fazla, ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis ile müebbet ağır hapis cezasına mahkumiyet halinde dokuz aydan az ve beş yıldan fazla, birden çok müebbet ağır hapse mahkumiyet halinde ise altı aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere hükmedilecek miktar geceli gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek üzere, ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis veya müebbet ağır hapis cezaları infaz olunacak. Kanunla, 1322 sayılı Kanunların ve Nizamnamelerin Sureti Neşir ve İlanı ve Meriyet Tarihi Hakkında Kanun'un bir maddesi ile Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 4 maddesinden, Orman Yasası'nın bir maddesinden de idam cezası hükümleri çıkartıldı. Cezaların İnfazı Hakkındaki Kanun'da da değişiklik yapan kanuna göre, ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasına hükümlü hakkında hücrede kalma süresi üç yıldan fazla olamayacak. Ancak, terör suçluları için bu süre üç katı olarak uygulanacak. Kanunun yürürlüğe girmesi ile birlikte kesinleşmiş idam cezaları kendiliğinden ağır hapis cezasına dönüşecek. Henüz Yargıtay'a gönderilmemiş veya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nda bulunanlar ile daha önce TBMM'ye gönderilenler hükmü veren mahkemece, Yargıtay'da bulunanlar da ilgili ceza dairesince karara bağlanacak. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı veya TBMM'de bulunan dosyalar yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde hükmü veren mahkemeye geri gönderilecek. Askeri mahkemeler, Askeri Yargıtay Başsavcılığı ve Askeri Yargıtay'da bulunan dosyalar hakkında da bu düzenleme hükümleri kıyas yoluyla uygulanacak. Getirilen düzenleme ile Asayişe Müessir Bazı Fiillerin Önlenmesi Hakkında Kanun, Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun, Yargıtay Kanunu, Terörle Mücadele Kanunu, Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı Kanunu, 4771 Sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ilişkin Kanun, Demiryollarının Usulü Zabıtasına Dair Nizamname'de yer alan ölüm cezası ibareleri de ağırlaştırılmış müebbet hapse dönüştürüldü. Cezaların infazında, müebbet ağır hapis cezasına çarptırılanlara uygulanan her ay için 6 günlük indirimden ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası hükümlüleri de yararlanacak. Buna göre, müebbet ağır hapis cezası mahkumları 16 yıl, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası hükümlüleri de 20 yıl cezaevinde kalacak. Kanun, YÖK, RTÜK, Haberleşme Yüksek Kurulu ve Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu'nda asker üye bulundurulması uygulamasına da son veriyor. 5220 sayılı ''Sağlık Hizmetleri Temel Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'', Sağlık Bakanlığı'na tahsisli taşınmazlar ile bu bakanlığın kullanımındaki taşınmazlardan ''gerekli görülenlerin'' Hazine'ye devredilerek satışını öngörüyor. Kanuna göre, Sağlık Bakanlığı'na tahsisli Hazine mülkiyetindeki taşınmazlar ile Sağlık Bakanlığı kullanımında bulunan diğer taşınmazlardan gerekli görülenlerin mülkiyeti, Hazine'ye bedelsiz devredilecek. Bu işlemin ardından Maliye Bakanı, Sağlık Bakanlığı ile mutabık kalarak taşınmazların tahsislerini kaldırabilecek ve bunları satabilecek. Satış bedellerinin bütçeye gelir kaydedilmesini öngören Kanun, sağlık kurum ve kuruluşlarının yapımı, onarımı ve donatımı ile tıbbi araç ve gereçlerin alımında kullanılmak üzere Sağlık Bakanlığı bütçesine gerekli ödeneklerin konulmasını düzenliyor. Kanun, Sağlık Bakanlığı'nın kullanımı için şahsi bağış yapanların taşınmazlarının, amacına yönelik kullanılmadıkları takdirde bu kişilere iade edilmesini de hükme bağlıyor. 5222 sayılı ''Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'' Yeşil Kart sahiplerinin ayakta tedavi ve ilaç bedelleri ile bebeklerinin tedavi giderlerinin de devlet tarafından karşılanmasını öngörüyor. Kanunla, halen Türkiye'deki yataklı tedavi kurumlarında yatarak tedavi hizmetleri ve her türlü masrafları devlet tarafından karşılanan Yeşil Kartlılara yasa ile ek imkanlar getiriliyor. Buna göre, hiçbir sosyal güvenlik kurumunun güvencesi altında bulunmayan ve bu kanunun öngördüğü usul ve esaslar çerçevesinde belirlenecek aylık geliri veya aile içindeki gelir payı asgari ücretin üçte birinden az olan ve Türkiye'de ikamet eden Türk vatandaşlarının sağlığa ilişkin şu giderleri devlet tarafından karşılanacak: ''Türkiye'deki yataklı tedavi kurumlarında yatarak görecekleri tedavi hizmetleri ve her türlü masrafları, Türkiye'deki sağlık kurum ve kuruluşlarında ayakta tedavi kapsamında görecekleri muayene, tetkik, tahlil, pansuman, diş çekimi hizmetleri ve ilaç bedelleri, 90 günün aşılmaması kaydıyla yeşil kart hamili anne ve babanın yeni doğan bebeğinin Yeşil Kartı çıkarılıncaya kadar, acil tıbbi müdahale ve tedavi gerektiren ve annenin doğum yaptığı hastanedeki tedavi giderleri ile sevk edildikleri sağlık kurum ve kuruluşlarında uygulanan yatarak ve ayakta tedavileri ve bunların giderleri.'' Yeşil Kart sahiplerinin diş protez ve gözlük bedelleri de bütçe uygulama talimatları çerçevesince devlet tarafından ödenecek. Koşulları almaya uygun olduğu halde Yeşil Kart sahibi olmayan ancak acil tıbbi müdahale ve tedavi gerektirdiği için hastaneye yatırılanların, 90 günü aşmamak kaydıyla Yeşil Kart çıkarılıncaya kadar hastanedeki tüm masrafları da devlet tarafından karşılanacak. Kanun, herhangi bir sağlık güvencesi altındakilere bağımlı olarak sağlık hizmetlerinden yararlanması gerekenler ile silah altında bulunanlar ve sağlık güvencesi olan yükseköğrenim öğrencilerini kapsam dışında bırakıyor. Bakanlar Kurulu, sağlık giderinin devlet tarafından karşılanmasında kıstas alınan ''asgari ücretin üçte biri oranındaki miktarı'' 3 katına kadar artırabilecek. Ödeme gücü olmayan vatandaşların sağlık giderlerinin karşılanmasını düzenleyen kanun, kapsamına girecek durumda olmadığı halde gerçek dışı beyan veya gerçeğin gizlenmesi suretiyle Yeşil Kart alarak ücretsiz tedaviden yararlananlar ve yararlandırılanlara da yaptırımlar getiriliyor. Ayrıca, aylık geliri veya gelir payı miktarı yasa kapsamı dışına çıkmayı gerektirmesine rağmen Yeşil Karttan yararlanmaya veya yararlandırmaya devam edenlere de yaptırımlar öngörülüyor. Bu kişiler için yapılan harcamalar kendilerinden, velilerinden veya kanunen bakmakla yükümlü bulunan yakınlarından 2 katı olarak geri alınacak. Bu belgeleri kullanan ve düzenleyenler hakkında ayrıca genel hükümlere göre ceza kovuşturması yapılacak. Yeşil Kart sahibine verilen tedavi hizmetlerinin bedellerini gösteren fatura ve benzeri belgelerin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi suretiyle fazla ödemeye sebebiyet verilmesi halinde ise fazla ödenen meblağ, belgeyi tanzim edenlerden de 2 misli olarak geri alınacak, ayrıca ceza kovuşturması yapılacak. Ödeme gücü olmayan vatandaşların sağlık hizmetlerinden daha geniş ölçüde bedelsiz yararlanmasını öngören kanunla getirilen ek imkanlar, 1 Ocak 2005 tarihine kadar Sağlık Bakanlığı'nca belirlenen en çok 3 ilde pilot olarak uygulanacak. 5224 sayılı ''Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılması ile Desteklenmesi Hakkında Kanun'', sinema sektörünün geliştirilmesi ve güçlendirilmesi amacıyla yerli ve yabancı yatırımın teşvikini öngörüyor. Kanuna göre, sinema filmlerinin değerlendirilmesi ve sınıflandırılması, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde oluşturulacak Değerlendirme ve Sınıflandırma Kurulu'nca yapılacak. Kurul, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri ve Milli Eğitim bakanlıklarından birer üye, ilgili alan meslek birliklerince önerilecek uzman kişiler arasından Bakanlıkça seçilecek üç üye ile Bakanlık tarafından belirlenecek, alanında doktora derecesi bulunan bir sosyolog, bir psikolog ve bir çocuk gelişimi uzmanı olmak üzere toplam dokuz üyeden oluşacak. Kurul, ön değerlendirme ve sınıflandırma yapılması amacıyla, alt kurullar oluşturarak çalışabilecek. Bakanlık, insan onurunun, kamu düzeninin, genel ahlakın, çocukların ve gençlerin ruh sağlığının korunması amacıyla, şiddet, pornografi ve insan onuruyla bağdaşmayan görüntü ve etkiler içeren filmleri yeniden değerlendirilmek üzere Değerlendirme ve Sınıflandırma Kurulu'na sevk edebilecek. Sinema sanatına ilişkin temel yaklaşımların, sektörel eğilim ve yönelimlerin araştırılması ve etkin bir iletişim kurulması amacıyla, Bakanlık bünyesinde bir Danışma Kurulu oluşturulacak. Kurul yılda bir kez toplanacak ve tavsiye niteliğinde kararlar alacak. Kurul, ilgili alan meslek birlikleri, sektörel sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile üniversitelerin ilgili bölümlerinde görevli öğretim elemanlarından oluşacak. Kurulun sekreterlik hizmetleri Bakanlık tarafından yürütülecek. Destekleme başvurusunda bulunulan projeleri değerlendirmek ve desteklenecek olanları belirlemek üzere, Bakanlık bünyesinde Destekleme Kurulu oluşturulacak. Kurul, Bakanlık temsilcisi ile ilgili alan meslek birliklerinin üyeleri arasından seçtiği birer üye ve sinema ile ilişkili alanlarda bilinen uzman kişilerden Bakanlıkça belirlenecek üç üyeden oluşacak. Kurul'un üye sayısı onbeş kişiyi geçemeyecek. Kurul üyelerinin görev süresi iki yıl olacak. Ülke içinde üretilen veya ithal edilen sinema filmlerinin, ticari dolaşıma ve gösterime sunulmasından önce kayıt ve tescile de esas teşkil edecek şekilde değerlendirilmesi ve sınıflandırılması yapılacak. Değerlendirme ve sınıflandırma sonucunda uygun bulunmayan filmler, ticari dolaşıma ve gösterime sunulamayacak. Değerlendirme ve sınıflandırma sonrası uygun bulunan veya istenilen gerekli düzeltmeleri yapılan filmler kayıt ve tescil edilecek ve bu filmleri içeren taşıyıcı materyaller bandrollenecek. Filmlerin, değerlendirme ve sınıflandırma sonucunu gösterir işaret veya ibareleri taşıması zorunlu tutulduğu takdirde, bu işaret veya ibarelerin her türlü tanıtım ve gösterim alanında ve taşıyıcı materyal üzerinde kullanılması zorunlu olacak. Destekleme Kurulu'nca başvurusu uygun bulunan sinema filmleri, yapım, senaryo yazımı, arşiv, belgeleme, teknik altyapı, eğitim, araştırma, geliştirme, tanıtım, pazarlama ve gösterim alanlarında desteklenecek. Destekleme Kurulu, Bakanlıkça her yıl sinema filmlerinin desteklenmesi amacıyla ayrılan kaynakların hangi destekleme biçimlerinde ve hangi oran ve limitler içerisinde kullandırılacağına ilişkin ilke kararları alacak ve bu kararları Bakanlık ve ilgili diğer taraflara bildirecek. Kanun uyarınca destekleme, ''proje desteği'', ''yapım desteği'' ve ''yapım sonrası desteği'' şeklinde olacak. Destekleme, ödemesi Bakanlıkça sağlanan doğrudan destek şeklinde olabileceği gibi, banka ve finans kuruluşlarından sağlanan kredilerin ana parası dışında kalan olağan ödemelerinin Bakanlıkça karşılanması biçiminde dolaylı destekleme şeklinde de olabilecek. Yapım destekleri ancak geri ödemeli olarak sağlanacak. Kurgu filmler için bu destek, yönetmen ve yapımcının ortak başvurusunun bulunması, yapımın sinema versiyonunun üretilmiş olması ve sinema salonu gösteriminin önce yapılması koşullarına bağlı olacak. Ancak, belgesel, canlandırma ve kısa filmler için bu koşullar aranmayacak ve bu filmlere geri ödemesiz destek sağlanabilecek. Geri ödemeli yapım desteği olarak sağlanan destekler, yapım maliyeti karşılandıktan sonra elde edilen gelirlerden Bakanlıkça belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde, yapımcı tarafından geri ödenecek. Filmin, yapım giderlerini karşılayacak miktarda gelir elde edememesi halinde geri ödemeli destekler geri ödemesiz sayılacak. Ancak Destekleme Kurulu'nca belirlenen uluslararası festivallere davet edilen veya bunlardan birinde ödül kazanan filmler hariç olmak üzere, geri ödemesi tamamlanamayan filmlerin yönetmeni 5 yıl süreyle, yapımcısı ise bir daha bu kanunda yer alan desteklerden faydalanamayacak. Geri ödemesini tamamlayan filmin yapımcısına, sonraki başvurusunun kabul edilmesi halinde Destekleme Kurulu'nca verilmesi kararlaştırılan destek miktarı Bakanlıkça yüzde 50'sine kadar artırılabilecek. Destekleme Kurulu'nca kararlaştırılan destek miktarı, yapım ve yapım sonrası destekler için toplam giderlerinin yüzde 30'unu, proje destekleri için toplam proje giderlerinin yüzde 50'sini aşamayacak. Kanun uyarınca, Bakanlık, uluslararası alanda ülke tanıtımına yönelik özel nitelikteki proje ve yapımlar ile ulusal ve uluslararası film festivallerini, film hafta ve günlerini, sinema alanına ilişkin kültürel ve sosyal amaçlı etkinlikleri ve sinema sektörü çalışanlarını, Destekleme Kurulu'na bildirilen meblağ dışındaki kaynaklardan doğrudan destekleyebilecek. Bakanlık döner sermaye bütçesi ile Bakanlık bütçesinde yer alan diğer ödenekler de bu amaçla kullanılabilecek. Sinema envanteri oluşturulmasını teminen, sinema filmlerinin yanı sıra gerekli görülen bilgi ve belgelerin Bakanlığa verilmesi zorunlu olacak. Bakanlık, sinema alanında çeşitli araştırma, geliştirme ve yayın faaliyetlerinde bulunmak, sektörel bilgilere ilişkin belgeleme hizmetleri sunmak ve bilgilendirme ve bilinçlendirmeye yönelik organizasyonlar düzenlemek amacıyla bir arşiv ve belgeleme birimi oluşturabilecek. Kanuna göre, desteklenen yapım projelerinin gerçekleştirilmesinden sonra, meydana gelen filmlerde değerlendirme ve sınıflandırma sonucu işaret ve ibare kullanılmasının zorunlu tutulması halinde bu projelere sağlanan destek geri alınacak. Bu hallerde veya destek sağlanan projelerin geçerli bir sebep olmaksızın süresinde gerçekleştirilmemesi veya geri ödemelerin yapılmaması halinde, yapılan destekler ve alacaklar 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında

Günün Önemli Haberleri