Sezer Teşvik Yasası'nı onayladı
Abone olTeşvik Yasası'na Çankaya'dan yeşil ışık. Cumhurbaşkanı Sezer Hükümet ile IMF arasında tartışmalara konu olan Teşvik yasasıyla birlikte toplam beş yasayı onayladı.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, aralarında teşvik yasasının da
bulunduğu beş kanunu onayladı. Cumhurbaşkanı Sezer, teşvik
yasasının yanında yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik
üretimi amaçlı kullanımı, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun yürürlük ve
uygulama şekli hakkında değişiklik yapılması ve Türk Ceza
Kanunu'nun yürürlük ve uygulama şekli hakkında kanunda değişiklik
yapılmasına ilişkin kanunlar ile bazı kanunlarda değişiklik
yapılmasını öngeren yasayı da onaylayarak, yayımı için başbakanlığa
gönderdi. Sezer'in bugün onayladığı yasalardan teşvik yasası,
sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasına göre endeks değeri eksi
olan 13 ilin daha teşvik uygulamaları kapsamına alınmasını
öngörüyor. Düzenlemeye göre, teşvik uygulamasından Kilis, Tunceli,
Kastamonu, Niğde, Kahramanmaraş, Çorum, Artvin, Kütahya, Trabzon,
Rize, Elazığ, Karaman ve Nevşehir de yararlanacak. Bu iller,
bedelsiz arsa ve arazi temini teşviklerinden de yararlandırılacak.
1 nisan 2005 tarihinden itibaren yeni işe başlayan vergi
mükelleflerinin, sigorta primlerinin işveren hissesinin, organize
sanayi veya endüstri bölgelerinde kurulu işyerleri için tamamı,
diğer yerlerdeki işyerleri için ise yüzde 80'i Hazine tarafından
karşılanacak. Bu tarihten önce işe başlayan mükellefler ise, işçi
sayısını en az yüzde 20 oranında arttırmaları ve toplam işçi
sayısının asgari 30 kişiye ulaşması durumunda teşvikten
yararlanabilecekler. Bu illerde, 31 aralık 2007 tarihine kadar
tamamlanan yeni yatırımlar için destek ve teşvikler, tasarıda
öngörülen sürelere bakılmaksızın yatırımın tamamlandığı tarihi
izleyen beş yıl süresince uygulanacak. IMF karşı çıkıyordu
Hükümetin 36 ilde uygulanan teşvikleri 49 ile çıkaran yasa
tasarısı, IMF'den gelen eleştirilerin ardından daha kapsamlı
şekilde değerlendirilmek üzere TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan
alt komisyona havale edilmişti. IMF, tasarıya ek mali yük
getireceği ve ekonomiye bir katkı sağlamayacağı gerekçesiyle karşı
çıkmış, hükümet kanadı ise genişlemenin maliyetinin yüksek
olmayacağını savunmuştu.