Sezer: Cahillik eğitimle aşılabilir
Abone olCumhurbaşkanı A. Necdet Sezer, kadını erkeğin arkasında gören düşünceyi ancak ve ancak eğitimle aşılabileciğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, ''Kadını erkeğin arkasında
gören düşüncenin yok edilmesi, ancak eğitimle ve çağdaş değerlerin
düşünce sistemine egemen kılınmasıyla sağlanabilir'' dedi. Sezer,
Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 71. yıldönümü
dolayısıyla bir mesaj yayınladı. İnsanların eşit haklara sahip
oldukları düşüncesinin, çağdaş uygarlığın temeli olduğunu
vurgulayan Sezer mesajında, demokrasinin, her türlü ayrımcılığı
dışladığını ve insanların temel hak özgürlüklerini yasalar önünde
güvenceye aldığını belirtti. Yüce Atatürk'ün çağdaş uygarlığın tüm
değer ve kavramlarını Cumhuriyet ile yaşama geçirdiğini, yaptığı
devrimlerle toplumsal yaşamın her alanında eşitliği amaçlayan köklü
değişiklikler gerçekleştirdiğini anlatan Sezer, Atatürk'ün,
özgürlükçü ve katılımcı bir yönetim anlayışı getirdiğini kaydetti.
Kişi hak ve özgürlükleri güvenceye alınan Cumhuriyet döneminde,
hiçbir ayrım yapılmadan toplumu oluşturan bireylerin yurttaş olarak
ülke yönetimine katılması ve alınan kararlarda söz sahibi olması
için gerekli adımların atıldığını ifade eden Sezer, Türk kadınına
seçme ve seçilme hakkı tanınmasının da bu kapsamda gerçekleştirilen
ilerici atılımlardan olduğunu vurguladı. ''ÇAĞDIŞI ANLAYIŞI YOK
ETTİ'' Sezer, mesajında, ''Ulusumuzu aydınlık yarınlara taşıyan bu
adımlar, yüzyıllardır kadınları görmezden gelen ve onların
haklarını vermeyen çağdışı anlayışı yok etmiş, yapılan
değişikliklerle kadınlarımız, erkeklerle eşit koşullarda kamusal
yaşama katılma olanağı bulmuştur'' dedi. Ulu Önder Atatürk'ün,
kadınlara seçme seçilme hakkı sağlayan Anayasa değişikliği ile
ilgili sözlerine de yer veren Sezer, şunları kaydetti:
''Kadınlarımızın hak ettikleri konuma ulaşmaları için büyük savaşım
veren Yüce Atatürk, 1934 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı
sağlayan Anayasa değişikliğiyle ilgili şu anlamlı yorumu yapmıştır:
'Bu karar, Türk kadınına sosyal ve siyasi hayatta bütün milletlerin
üstünde yer vermiştir. Çarşaf içinde, peçe altında ve kafes
arkasındaki Türk kadınını artık tarihlerde aramak lazım gelecektir.
Türk kadını evdeki uygar yerini yetki ile işgal etmiş, iş hayatının
her safhasında başarılar göstermiştir. Siyasi hayatta belediye
seçimlerinde tecrübesini yapan Türk kadını, bu sefer de
milletvekili seçme ve seçilme suretiyle haklarının en büyüğünü elde
etmiş bulunuyor. Uygar memleketlerin birçoğunda kadından esirgenen
bu hak, bugün Türk kadının elindedir ve onu yetki ve liyakatle
kullanacaktır.' Yüce Atatürk'ün belirttiği gibi Türkiye'de, birçok
uygar ülkeden çok daha önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı
verilmiştir. Bu durum, Atatürk'ün ileri görüşlülüğünün ve
Cumhuriyet'in demokratik açılımının somut sonucudur.'' ''TEMSİL
ORANI ÇOK DÜŞÜK KALDI'' Sezer, hak ve özgürlüklerini kazanan ve
bunun bilincine varan Türk kadınlarının da Cumhuriyet'in
gelişmesine, ülkenin kalkınmasına büyük katkıda bulunduklarını
vurguladı. Seçme ve seçilme hakkının sağlanmasının ardından
Parlamento'da 18 milletvekiliyle temsil edilen kadınların, başarılı
çalışmalarıyla Meclis'in saygınlığını artırdıklarını anlatan Sezer,
bugün kadınların Meclis'teki temsil oranının, başlangıç noktası
düşünüldüğünde çok düşük kaldığına işaret etti. Cumhurbaşkanı
Sezer, şöyle devam etti: ''Kadınlarımız ekonomik ve sosyal yaşama
katılımda, karar verme süreçlerinde daha etkin rol oynamalı,
siyasal alanda daha yüksek oranda temsil edilmelidirler. Türkiye'de
ve dünyada, bilimden siyasete, bürokrasiden yargıya kadar her
alanda başarıyla görev yapan kadınlarımız, Türk kadınının gücünü
herkese göstermektedir. Başarılı kadınlarımızın sayısını artırmak,
onların gücünden yararlanmak ülkemizin gelişimini de
hızlandıracaktır.'' ''KADIN HAKLARINDA ATILMASI GEREKEN ADIMLAR
VAR'' Tüm bu güzel gelişmelere karşın, hala kadın hakları alanında
atılması gereken adımlar olduğunun da yadsınamaz bir gerçek
olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Sezer, şunları kaydetti:
''Kimi yerlerde eğitimsizlik ve sosyo-kültürel nedenlerle erkek ve
kadın arasında ayrımcılık sürmekte, kadınların kendilerine
yasalarla tanınan hakları kullanmaları, baskıcı yaklaşımlar
nedeniyle engellenmektedir. Erkek kardeşleri okutulurken eğitim
olanağından yoksun bırakılan kız çocuklarına sahip çıkmalıyız.
Onlara tüm çağdaş eğitim olanaklarını sunarak, en iyi biçimde
yetişmelerini sağlamalıyız. Kadını erkeğin arkasında gören
düşüncenin yok edilmesi, ancak eğitimle ve çağdaş değerlerin
düşünce sistemine egemen kılınmasıyla sağlanabilir. Yaşamın her
alanında büyük sorumluluklar yüklenen kadınlarımızın, sorunlarını
çözmede ve hak ettikleri düzeye ulaşmada sahip oldukları hakların
bilincine varmaları ve onun için savaşım vermeleri önemlidir.''
Kadınların sorunlarının çözülmesi, bilinçlendirilmesi ve haklarının
korunması için çaba gösteren gönüllü kuruluşların çalışmalarını
mutlulukla izlediklerini belirten Sezer, bu yöndeki çalışmaların
artarak sürmesini de diledi.