Şeytanlık yapmayı düşünen olursa
Abone olBaşbakan Yardımcısı Ali Babacan ekonomik gelişmeyi arttırmak için oluşturdukları melek yatırımcı sistemini anlattı.
EGİAD'ın düzenlediği 70. Ege Buluşmaları'nın konuğu olan
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ekonomik gelişmeyi arttırmak için
melek yatırımcı sistemi oluşturduklarını söyleyerek, "Ama
şeytan da bir melektir. Bu işte bir şeytanlık yapmayı düşünen
olursa o melek yatırımcıyı da ayırırız" dedi.
Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD) tarafından düzenlenen 70.
Ege Toplantısı'nın konuğu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan oldu.
Toplantıya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun yanı
sıra EGİAD Başkanı Seda Kaya, EBSO Başkanı ve EGİAD Danışma Kurulu
Başkanı Ender Yorgancılar ile iş dünyası temsilcileri katıldı.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ekonominin gelişmesi için son bir
yıl içerisinde iki önemli uygulama başlattıklarını açıkladı.
Bireysel katılım sermayesi adı verilen bu sistemde fikri olan genç
bir girişimciyle serveti, geliri ve tecrübesi olan yatırımcıyı
buluşturduklarını anlatan Babacan, "Değerli fikirleri, melek
yatırımcı dediğimiz sermaye sahipleriyle buluşturup bu fikirlerin
hayata geçmesini bekliyoruz. Şu ana kadar 241 melek yatırımcımız
Hazine Müsteşarlığı'ndan sertifikalarını aldı" dedi.
Servet-gelir-tecrübe kriterinin tutması durumunda melek yatırımcı
olunabileceğini vurgulayan Babacan, "Ağlarını da akredite ediyoruz.
Bu işin yani melek yatırımcılığın temelinde güven var. Ama
biliyorsunuz şeytan da bir melek. İşin şeytanlığına gidilirse
sertifikalı bu melekleri ayırıyoruz" dedi.
LİNYİT'E 5. BÖLGE
Türkiye'nin cari açığının en önemli sebebinin enerjiden
kaynaklandığını aktaran Babacan, enerji giderlerini azaltmak için
linyit kömürüyle çalışan tesislere 5'inci bölge teşvikleri
vereceklerini belirtti. Bunun gibi enerji ithalatını azaltan
adımları önümüzdeki dönemde atmaya devam edeceklerinin altını çizen
Babacan, "Buna ek olarak katma değerli, ARGE'ye önem veren ürünleri
ortaya çıkarmak başlıca hedefimiz. Bizim sanayiye daha fazla destek
vermemiz şart ama adil bir rekabet ortamı yaratılırsa bu olur.
Kolay para kazanılan sektörlerde dahi dikkatle ama rekabete dayalı
bir çaba gösterilmeli" diye konuştu.
İMAJIMIZI G-20 DÜZELTECEK
Başbakan Yardımcısı Babacan, Türkiye'nin uluslararası basında
negatif bir algıyla tanındığına dikkat çekti. Türkiye'nin başarılı
bir G-20 dönem başkanlığı ile bu algıyı yıkmaya çalışacağının
altını çizen Babacan, "Gezi olayları ve 17 Aralık süreci dış
basında olumsuz malzeme üretti. Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri
başarıyla geçince Türkiye'nin olumlu bir şekilde dünya basınında
yer alacağına inanıyoruz" ifadesini kullandı.
TÜRKİYE SIKIŞTI
Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD) Başkanı Seda Kaya, Türkiye'nin
inşaat ve perakende sektörü ile rant ekonomisinin kıskacında
sıkıştığını söyledi. Kaya, son verilere göre toplam istihdamın
yüzde 50,9'unun hizmetler ve 7,3'ünün inşaat sektöründe olduğuna
dikkat çekti. Sanayide istihdam edilenlerin yüzde 20,5'de kaldığına
işaret eden Kaya, "Bu oranı arttırmak zorundayız. Türkiye yeniden
üretime dönmelidir. Yeni yatırımlara genç işsizliğin önlenmesinde
önemli olacaktır" dedi.
ZAAFLAR İSTİKRARDAN UZAKLAŞTIRIYOR
Ekonomide istikrarın korunmasının önemine de değinen Kaya sözlerini
şöyle sürdürdü: "Ancak toplumsal istikrarın temeli de demokrasi ve
özgürlüklerin, adalet duygusunun, toplumsal barışın koşulsuz
biçimde savunulmasıdır. Yaşanan zaaflar bizi gündem güne
istikrardan uzaklaştırmakta ve Büyük Türk Devleti olgusunu içten
içe kemirmektedir."
ARJANTİN ÖRNEĞİ
Cumhurbaşkanlığı seçimine de değinen Kaya, "Cumhurbaşkanlığı
seçimine odaklanan Türkiye'de ekonomik gelişmeleri iyi takip
etmeli. Zira geçtiğimiz hafta Arjantin'de yaşananlar yalnızca
küresel boyutta yarattığı sorunlarla değil, bizim gibi hassas
ekonomisi olan ülkelere de bir hatırlatma olmuştur. Biz seçimlerin
hemen ardından tekrar ekonomiye odaklanılması gerektiğine
inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
'40 KATIR MI 40 SATIR MI'?
EGİAD Danışma Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ise ülke gündeminin
son derece hızlı değiştiğine dikkat çekerek, ekonomiyi siyasetin
arkasına atmakta Türkiye'nin son derece başarılı olduğunu kaydetti.
Faizlerin sanayici için '40 katır mı 40 satır mı' durumu
sergilediğini belirtti. Yorgancılar, "Onun için yüksek kur
sisteminden çıkmalıyız. Enflasyon ve cari açığın düşürülmesi
ekonomimize fayda getirecektir. Faizlere yapılacak sert düşüşlerin
bazı sıkıntılar yaratacağı inancındayım" diye konuştu.
TEŞVİK MOTİVASYONU ARTTIRIR
Merkez Bankası'nın zorunlu sıkılaştırması nedeniyle rekabetçi kur,
ihracat ve inşaatın büyümeyi sağladığı bir dönemi geride
bırakıldığını hatırlatan Yorgancılar, "Fakat gelişmekte olan
ülkelere göre bu büyüme düşük kaldı. Sanayici için tehlike çanları
da çalıyor. EBSO 100 ve Türkiye 500 listesindeki değişimler de bunu
gösteriyor. Yenilenmesi gerektiğine inandığımız teşvik sistemi
kaybolan motivasyonu arttıracaktır. 11 OSB'nin yüzde 62'si boş.
Biz, OSB'ler dolana kadar komşu ilin teşvikinden yararlanalım,
dolunca tekrar eskisi gibi olabilir. İşsizlik için de istihdam
desteği verilebilir" dedi.