Şeyh Sait bozuntuları türedi
Abone olTürkiye'de "Şeyh Sait bozuntuları" türedi diyen Devlet Bahçeli, AK Parti ve DTP'ye demediğini bırakmadı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Barzani’nin tehdit ve
saldırıları, Türkiye’ye savaş ilanı ile eş anlamdadır" dedi.
Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, çok ağır tahriklerin hedefi
haline getirilen Türkiye’nin, "gerilimin had safhaya ulaşarak
kontrolden çıkabileceği, çatışma riski yüksek bir bunalım ortamına
hızla sürüklendiğini" savundu.
ZİLLET VE UTAN SİYASETİ
"İç ve dış güvenlik tehditlerinin ağırlaşması, iç çatışma ortamına
zemin hazırlamayı amaçlayan etnik tahriklerin tırmanması ve AKP
hükümetinin gaflet sınırlarını aşan zillet ve utanç siyasetinin
Türkiye’yi çok ağır bir krizin eşiğine getirdiğini" ileri süren
Bahçeli, şunları kaydetti:
"Önümüzdeki bu zor dönemde dört ana kriz dinamiği aynı zaman
diliminde buluşacak ve Türkiye bunların toplu ve çoğalan
tahribatının etkisi altında kalacaktır.
4 ANA KRİZ DİNAMİĞİNİN ETKİSİ ALTINA
GİRECEĞİZ
Bunlardan birincisi, siyasi krize dönüşme riski
belirgin hale gelen Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde ve sonrasında
yaşanacak gerginliklerdir.
İkinci tehlike kaynağı, saldırı için pusuda
bekleyen kanlı terör ve son dönemde hız kazanan etnik tahrik
kampanyalarının kaçınılmaz olarak davet edeceği sonuçlardır.
Kuzey Irak’tan kaynaklanan güvenlik tehditlerinin
yeni boyutlar kazanması, Türkiye’nin önündeki üçüncü risk
unsurudur.
Son olarak, genel seçim sürecinde AKP’nin
kendisine çizdiği siyasi kışkırtıcılık rotası, Türkiye’nin
karşısına çok ciddi sorunlar ve gerginlikler çıkarmaya adaydır.
ŞEYH SAİT BOZUNTULARI
Gelinen noktada "Türkiye’nin önünde çok ciddi bir terör ve siyasi
bölücülük gündemi bulunduğunu" ileri süren Bahçeli, "Türkiye’de
maalesef, Kuzey Irak modeline özenen Şeyh Sait bozuntuları
türemiştir. Türk vatandaşı olan ve Türk kanunlarına göre
kamu görevi yapan parti ve belediye yöneticileri, bir dış gücün
ajanı gibi faaliyet göstermekte, devlete meydan okuyarak
silahlı ayaklanma tehdidinde bulunabilmektedir. "
BARZANİ'NİN SÖZÜ SAVAŞ İLANI
"Barzani’nin tehdit ve saldırılarının, Türkiye’ye savaş
ilanı ile eş anlamda" olduğunu savunan Bahçeli, şunları
kaydetti:
"Onuru ve haysiyeti olan bir hükümetin bu durum karşısında
yapması gereken, buna hak ettiği cevabı vermektir. Ancak,
Türkiye’nin milli değerlerinin aşağılanmasını demokratlığın bir
gereği sayan Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin milli onuru ve
haysiyetiyle oynanması karşısında da sessiz kalmıştır.
Peşmergelerin Türkiye’nin milli birliğini ve güvenliğini doğrudan
hedef alan bu hezeyanları karşısında yine alttan almış ve asgari
bir tepki göstermekten bile kaçınmıştır. Kendisini
cumhurbaşkanlığına uygun bir aday olarak gördüğünü açıklayan bir
AKP Genel Başkan Yardımcısı ise ’bağımsız bir Kürdistan’a
alışan olur, alışmayan olur, bunu bilmek mümkün değil’ diyecek
kadar küçülebilmiş ve şeceresinin icabını yerine
getirmiştir. ABD Dışişleri Bakanı’nın sonradan tevil etmeye çalışsa
da, Kuzey Irak’tan Kürdistan olarak söz ettiği de düşünülürse,
Türkiye’yi bekleyen büyük bir kriz kapıya dayanmıştır.
Yaklaşan Nevruz, PKK’nın eylem takviminde önemli bir
tarihtir. Nevruz’un, devlete karşı direniş günü olarak
kutlanması, kitlesel ayaklanma provalarına sahne olması ve İmralı
canisi lehine gövde gösterilerine dönüşmesi beklenmelidir. Bölücü
terörün siyasi kimlik ve meşruiyet kazanmasının şartlarını ve
zeminini hazırlayan Başbakan, ihanet projelerine sahip
çıkarak etnik bölücülere hain emellerini gerçekleştirme ümit ve
beklentisi aşılamıştır. Başbakan Erdoğan,
Türkiye’ye yaptığı bu büyük ve emsalsiz kötülüğün hesabını mutlaka
ama mutlaka verecektir. Cumhurbaşkanı seçilse bile TBMM
kararıyla Türk adaleti önüne çıkarılacaktır."