Sevgilisinin penisini kesip çatıya atmıştı

Trabzon'da birlikte olduğu kişinin cinsel organını keserek karşı binanın çatısına atan İ.T., Adli Tıp Kurumu'dan gelen 'işlev kaybı yoktur' raporuyla rahat bir nefes aldı. 2.5 yıldır devam eden davada, rapor nedeniyle İ.T.'nin daha az ceza alması gündeme gelecek.

Trabzon'un Değirmendere semtindeki bir otelde 3 Ağustos 2008'de kavga ettiği sevgilisi S.G.'nin uyurken cinsel organını bıçakla kesen İ.T., organ parçasını karşıdaki binanın çatısına attı. Olay yerine gelen polisler yaralı S.G.'yi KTÜ Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi'ne kaldırırken, penis parçası da polisler tarafından bulunarak hastaneye getirildi. S.G.'nin penisi sevk edildiği İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde 11 saat süren operasyonla yerine dikildi.

3 YILA KADAR HAPİSLE YARGILANIYORDU
Olayın ardından gözaltına alınan ve çıkarıldığı mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan İ.T. hakkında, 2'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'Yaralama sonucu mağdurun duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına veya işlevini yitirmesine' neden olduğu gerekçesiyle 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Mahkeme heyeti, yaklaşık 2.5 yıldır süren davayı, mağdur S:G.'ın 'penisinde işlev kaybı olup olmadığına dair muayeneyi' yaptırmaması nedeniyle sonuçlandıramıyordu. S.G., mahkemenin 'polis zoruyla muayeneye götürülmesi' yönündeki kararının ardından yaklaşık 2.5 ay önce KTÜ Tıp Fakültesi Üroloji Bölümü'nden 'işlev kaybı yoktur' raporu aldı. Ancak mahkeme, önceki duruşmada da bu raporun Adli Tıp Kurumu'nca onaylanmasını istedi.

ADLİ TIP: İŞLEV KAYBI YOKTUR
Beklenen Adli Tıp Kurumu raporu mahkemeye ulaştı. Rapora göre, S.G.'nin penisinin elle yapılan muayenesinde herhangi bir sorun görülmediği belirtilerek şöyle denildi:

"Şahıs ereksiyonun tam olduğunu, partnerleri ile tam ereksiyonda rahatlıkla ilişkiye girebildiğini ifade etmiştir. Şahıs, mahkeme tarafından istenen ereksiyon düzeyinin tespitinde kullanılan Penil Doppler USG testini ise kendi isteği üzerine reddederek yapmak istemedi, bu nedenle penisin ereksiyon seviyesi tam tespit edilemese de işlev gördüğü tespit edildi."

CEZASI DÜŞECEK
Aylardır beklenen raporun mahkemeye ulaşması sonucu dava da karar aşamasına geldi. Temmuz ayı içinde görülecek son duruşmada mahkeme heyetinin, peniste işlev kaybı olmaması yönündeki Adli Tıp Kurumu raporunu göz önünde bulundurarak, sanık İ.T.'a istenenden daha az ceza verilebileceği belirtildi.

BOĞULAN GENCİN İMDADINA MUHABİR YETİŞTİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Muhabir Ercan Yıldız, haber için gittiği Pendik sahilinde boğulmak üzere olan liseli genci denize dalarak çıkardı.

Denize girenlerin boğulmak üzere olan genci çıkaramaması üzerine elbiselerini giyip serin sulara dalan Yıldız, kısa sürede genci kurtardı. Kameraların saniye saniye kaydettiği olayın kahramanı Ercan yıldız çevredeki vatandaşlardan alkış aldı. Olay, Pendik sahilinde saat 12.30 sıralarında meydana geldi. Pendik Endüstri Meslek Lisesi 9. sınıf öğrencisi Abdurrahlan Yılmaz (16), okul çıkışı arkadaşlarıyla birlikte Pendik sahiline gezmeye gitti. Sıcaktan bunalan gençler denize girerek serinlemek istedi. Bu sırada yüzme bilmeyen Yılmaz, bir anda sulara gömüldü. Arkadaşlarının yardım çağrısıyla olay yerine gelen polis ve vatandaşlar, genci kurtarmak için denize girdi. Olayı haber alan Cihan Muhabiri Ercan Yıldız da, kurtarma çalışmalarını kamerasıyla kaydetmeye başladı.

Ancak denize girenleri genci çıkaramayacağını anlayan Ercan Yıldız, kamerasını bir vatandaşa vererek Marmara denizinin soğuk sularına daldı. Kısa süre içerisinde boğulmak üzere olan genci denizden çıkaran Yıldız, 'önce insan sonra gazeteci' davranışını sergilemenin mutluluğunu yaşadı.Kayalıklara çıkartılan Abdurrahman Yılmaz'a ilk müdahaleyi sağlık ekipleri yaptı. Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Yılmaz'ın yaşadığı öğrenildi. Yılmaz'ın yoğun bakım ünitesindeki tedavisi sürüyor. Öte yandan, yaşananlar çevrede bulunan vatandaşlar tarafından cep telefonu ile saniye saniye kaydedildi. Yıldız'ın kamerasına yansıyan görüntüler de uzun süre hafızalarda kalacak kareler oluşturdu. Vatandaşlar, genci kurtaran Yıldız'ı alkışlarla tebrik etti. Yaşadıklarını anlatan Ercan Yıldız, "Olayı haber alır almaz Pendik sahiline gittim. Boğulmak üzere olan bir genci kurtarma çalışmalarını çekmeye başladım. Ancak, kurtarmak için denize girenlerin bu işi başaramayacağını anlayınca kameramı yanımdaki bir vatandaşlara vererek elbisemi çıkarıp denize daldık. Genci sahile çıkardık. Gencin yaşadığını öğrenmek beni çok mutlu etti. Basın mensupları olarak bizler, önce insan sonra gazeteciyiz." diye konuştu.

KAMYON TREN YOLUNA DÜŞTÜ VE...

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Kocaeli'nde bir kamyon, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu tren yoluna düştü. Kaza sebebiyle tren seferleri bir süre aksadı.

Kaza, D-100 Karayolu Körfez ilçesinde meydana geldi. Dilovası'ndan İzmit istikametine giden Selçuk Sezen yönetimindeki 41 R 3655 plakalı kamyon, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kaza yaptı. Önce elektrik direğine çarpan kamyon, daha sonra demiryoluna devrildi. Kazada yaralanan Sezen, hastaneye kaldırıldı.

Kazadan hemen sonra polis ekipleri, hem İstanbul hem de Adapazarı istikametinden gelecek trenlere haber vererek seferleri durdurdu. Kaza nedeniyle aksayan tren seferleri, enkazın kaldırılmasından sonra tekrar başladı.

ESKİ MÜDÜR YARDIMCISINA KUCAKTA RÜŞVET DAVASI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Eski Boğaziçi İmar Müdür Yardımcısı Mehmet Kahveci'nin, "Kucağıma oturmadan bu iş olmaz", "Yalıda oturuyorsun da 50 bin TL vermeyi bilmiyor musun" diyerek iki işadamından rüşvet istediği iddiasıyla açılan davada 12 yıla kadar hapsi istendi. Kahveci, "Müştekileri tanımıyorum, işleri icabı bize gelmiş olabilirler. Bende telefonları da olmaz" dedi.

Boğaziçi İmar Müdürlüğü'nün eski müdür yardımcısı Mehmet Kahveci hakkında, Bebek'te restoran sahibi Selçuk Kürkoğlu'ndan tadilat ruhsatı için "Kucağıma oturmadan bu iş olmaz" diyerek 100 bin TL, işadamı Ekrem Batuk'tan da "Yalı alıyorsun, yalıda oturuyorsun da 50 bin lira vermeyi bilmiyor musun" diyerek rüşvet istediği şikayetiyle açılan davada "İcbar suretiyle irtikap" suçlamasıyla 12 yıla kadar hapis istendi. Davanın ilk duruşmasına katılan Mehmet Kahveci, "Kimseden para istemedim. Müştekileri tanımıyorum" dedi.

KUCAĞIMA OTURMADAN OLMAZ
İşadamı Ekrem Batuk'un 13 Aralık 2007'de savcılığa yaptığı suç duyurusuyla Mehmet Kahveci hakkında soruşturma başlatıldı. Ekrem Batuk dilekçesinde, Sarıyer Yenimahalle'deki yalısında tadilat yapma izni almak için gittiği Kahveci'nin, "Yalı alıyorsun, yalıda oturuyorsun da 50 bin lira vermeyi bilmiyor musun" diyerek rüşvet istediğini iddia etti. Mehmet Kahveci'nin Anıtlar Kurulu'ndan izin almadan bunun yapılamayacağını, ancak parayı vermesi halinde kendisinin durumu idare edebileceğini söylediğini öne süren Ekrem Batuk, 10 bin TL karşılığında anlaştıklarını belirtti. Ancak daha sonra yalının duvar tadilatında Kahveci'nin yeniden rüşvet istediğini belirten Ekrem Batuk kendisinin kabul etmemesi üzerine hakaretler ederek müdürlükten kovduğunu öne sürdü. Mehmet Kahveci, hakkında bir şikayet de Makara Bar'ın yetkilisi Selçuk Kürkoğlu'ndan geldi. Kürkoğlu, Bebek'teki restoranın yer ahşaplarının tadilatı için Mehmet Kahveci'nin kendisinden, "Kucağıma oturmadan bu iş olmaz" diyerek 100 bin TL rüşvet istediğini öne sürdü. Kahveci hakkındaki rüşvet iddiaları gazetelere gönderilen isimsiz ihbar mektuplarına da yansıdı. Mehmet Kahveci bu gelişmeler üzerine 2009'da İstanbul Şehircilik Atölyesi Müdürlüğü görevine alındı.
Savcılık itiraz etti

Sarıyer Cumhuriyet Başsavcılığı iddialarla ilgili soruşturma başlattı. Kaçak inşaata göz yummak ve rüşvet iddialarıyla Mehmet Kahveci ile Boğaziçi İmar Müdürlüğü Beykoz Bölgesi'nden sorumlu mühendis Emrah Yılmaz ve işadamı Ufuk Özünlü gözaltına alındı. Ancak nöbetçi mahkeme üç kişiyi serbest bıraktı. Sarıyer Cumhuriyet Başsavcılığı mahkemenin kararına itiraz etti. Mehmet Kahveci 29 Mart 2010'da tekrar gözaltına alındı ancak tutuksuz yargılanmak üzere yine serbest bırakıldı. Sarıyer Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede, Mehmet Kahveci, Emrah Yılmaz, Görgün Özdemir ve Ufuk Özünlü'nün icbar suretiyle irtikap suçlamasıyla 12 yıla kadar hapisleri istendi. Beyoğlu 2. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul ederek dava açtı.

İŞ İCABI GELMİŞ OLABİLİR
Önceki gün görülen davanın ilk duruşmasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehircilik Atölyesi'nde çalıştığını belirten Mehmet Kahveci, "Müştekileri tanımam. İşleri icabı gelmiş olabilirler. Bende telefonları olmaz. Ekrem Batuk gelip derdini anlatmış olabilir. Ancak hatırlamıyorum. Ekrem Batuk'tan para istemedim. Ekrem Batuk yalan söylüyor" diye kendini savundu. Duruşma ertelendi.

İrtikap nedir

İRTİKAP, Türk Ceza Kanununun (TCK) 250'nci maddesinde şu şekilde tanımlanmıştır: Memuriyet sıfatını veya görevini kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına haksız para verilmesi, sair menfaatler sağlanması veya bu yolda vaatte bulunulmasıdır.

MEHMET KAHVECİ KİMDİR?

Mehmet Kahveci 1986'da Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'ni bitirdi. 1994'te İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Belbim şirketinde işe başladı. 1999-2004 arasında Beyoğlu Belediyesi İmar Müdürü olarak görev yapan Kahveci, dönemin Beyoğlu Belediye Başkanı Kadir Topbaş İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilince İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Park ve Bahçeler Müdür Yardımcılığına atandı. Mehmet Kahveci 2005'te ise Boğaziçi İmar Müdür Yardımcısı oldu.