Ses kısıklığına dikkat!
Abone olEvin havasını nemlendirmek, bol su içmek ve sigara dumanından uzak durmak yapılması gerekenler arasında.
Sigara, kafein ve alkol ses tellerinin de en büyük düşmanları
arasında... Ses kısıklığını önlemek için öncelikle sesinizi uzun
süreyle ve yüksek şiddette kullanmamanız, gıdanıza dikkat etmeniz
ve baharatlı gıdalardan kaçınmanız gerekiyor. Evin havasını
nemlendirmek, bol su içmek ve sigara dumanından uzak durmaksa
yapılması gereken diğer şeyler arasında... Ses kısıklığı genellikle
bütün anormal ses değişikliklerinin yerine kullanılan genel bir
terimi olup sesteki anormallik, sesin hırıltılı, çatallı, veya
gergin olması, ya da şiddetinin veya inceliğinin değişmesi şeklinde
olabilir. Ses değişikliklerinin nedeni, genellikle gırtlakta
(larenks) yerleşmiş olan ses tellerindeki sorunlardır. Nefes alma
sırasında ses telleri açılır. Konuşma sırasında ise ses telleri
kapalı olur ve akciğerlerden çıkan havayla titreşerek sesin
oluşmasını sağlar. Ses telleri ne kadar sıkı kapanırsa ve ne kadar
inceyse o kadar hızlı titreşirler ve ses de o kadar ince olur. Ses
telleri üzerinde şişlik bulunması halinde kapanmaları, dolayısıyla
da çıkan ses düzgün olmaz. SES KISIKLIĞININ NEDENLERİ NELERDİR ?
Ses kısıklığının çeşitli nedenleri olabilir. Bunların çoğu ciddi
sağlık problemlerine neden olmazlar ve kısa sürede düzelirler. Ses
kısıklığının en sık nedeni “akut larenjit”tir. Akut larenjit, soğuk
algınlığı ve diğer üst solunum yolu enfeksiyonları sırasında, ya da
aşırı bağırmaktan kaynaklanan ses zorlamalarında ortaya çıkar. Daha
uzun süreli ses kısıklıklarının nedeni genellikle sesin uzun
süreyle aşırı ve zorlanarak kullanılmasıdır. Bu tür ses kullanma
alışkanlığı, ses telleri üzerinde nodül adı verilen ve ses
kısıklığına neden olan küçük şişliklerin ortaya çıkmasına neden
olur. Nodüller genellikle sesini profesyonel nedenlerle uzun süre,
ancak hatalı teknikle kullanan kişilerde (şarkıcılar, öğretmenler,
politikacılar gibi) görülür. Ses tellerinin birbirlerine sürekli
normalden fazla kuvvetle çarpmasına bağlı olarak gelişen nodüller,
ses eğitimi ile ses kullanma alışkanlığı düzeltilmediği sürece
kendiliğinden kaybolmazlar. Aşırı bağırmayı takiben gelişen akut
larenjit sırasında ses teli içine küçük kanamalar meydana
gelebilir; bu aşamada ses dinlendirilmediği taktirde bu kanama
polip adı verilen tek taraflı ses teli şişliklerine dönüşebilir ve
sürekli ses kısıklığına neden olur. Erişkinlerde ses kısıklığının
sık görülen nedenlerinden birisi de yemek borusu ile midenin
birleştiği noktadaki bir adelenin zayıflığına bağlı olarak, mide
içindeki asitli sıvının yemek borusundan gırtlak seviyesine
yükselerek ses tellerini tahriş etmesidir; buna larengofarengeal
reflü adı verilmektedir. Ses kısıklığı özellikle sabahları fazladır
ve gün içinde azalır. Ses kısıklığı ile birlikte boğazda takılma,
yabancı bir madde varmış hissi ve sık boğaz temizleme alışkanlığı
da sık görülen belirtilerdir. Reflü nedeniyle ses kısıklığı olan
hastaların pek çoğunda mide ile ilgili şikayetler yoktur. Sigara
içimi, ses kısıklığının bir diğer nedenidir. Sigara, gırtlak ve
boğaz kanserlerinin gelişmesinde önemli bir risk faktörü olduğundan
düzelmeyen ses kısıklığı olan ve sigara içen kişilerin bir
Kulak-Burun-Boğaz hastalıkları uzmanına muayene olmaları gerekir.
Ses kısıklığının daha nadir nedenleri arasında allerji, guatr ve
sinir sistemi hastalıkları sayılabilir. Birçok insanda doğal
yaşlanma ile birlikte bir miktar ses kısıklığı ortaya çıkabilir.
SES KISIKLIĞININ TEDAVİSİ İÇİN KİME MÜRACAAT EDİLMELİDİR? Ses
kısıklığı iki haftadan uzun sürerse ve belirli bir nedeni yoksa bir
Kulak-Burun-Boğaz hastalıkları uzmanına muayene olmanız gerekir.
Sesle ilgili problemler, ideal olarak sesle ilgili fonksiyonlar ve
sorunlarla uğraşan profesyonel bir ekip tarafından
değerlendirilmeli ve tedavi edilmelidir. Böyle bir ekipte
Kulak-Burun-Boğaz hastalıkları uzmanı, ses ve kouşma patoloğu,
müzik-şan-diksiyon öğretmenleri yer alır. Ses bozuklukları, bu
uzmanlardan herbirinin katkısı olabilecek farklı ve karmaşık
özellikleri bulunabilir. KULAK-BURUN-BOĞAZ HASTALIKLARI UZMANINA NE
ZAMAN MUAYENE OLMAK GEREKİR? Ses kısıklığı 2-3 haftadan uzun
sürerse, Ses kısıklığı ile birlikte aşağıdaki belirtiler varsa:
Soğuk algınlığı gibi belirli bir neden yokken ağrı bulunması,
Öksürükle kan gelmesi, Yutma güçlüğü, Boyunda şişlik, Birkaç günden
uzun süren tam ses kaybı veya seste şiddetli değişiklik olursa. SES
KISIKLIĞINDA NASIL BİR İNCELEME YAPILIR? Ses kısıklığı nedeniyle
müracaat ettiğinizde, Kulak-Burun-Boğaz hastalıkları uzmanı sizden
şikayetinizle ve genel sağlık durumunuzla ilgili bilgiler
isteyecektir. Daha sonra bir ayna yardımıyla ağız içinden
gırtlağınızı ve ses tellerinizi görmeye çalışacaktır. Bu yeterli
olmazsa, burundan geçirilen veya ağız içinde tutulan ve endoskop
adı verilen optik cihazlarla ses telleriniz görülmeye
çalışılacaktır. Gerektiğinde, bu işlemler sırasında elde edilen
görüntüler bir video banda kaydedilerek daha sonra tekrar
incelenmek üzere saklanacaktır. Muayenede kullanılan bu yöntemler
hasta için çok zor değildir ve hastaların çoğu muayeneye kolay uyum
sağlamaktadır. SES BOZUKLUKLARI NASIL TEDAVİ EDİLİR? Ses
bozukluklarının tedavisi, ses kısıklığının nedenine göre değişir.
Ses kısıklığına neden olan durumların çoğu, ses istirihati ve doğru
ses kullanma alışkanlığını kazanmakla düzelirler. Kulak-Burun-Boğaz
hastalıkları uzmanınız size ses kullanımı ile ilgili bilgiler
verebilir, eğitim için sizi ses ve konuşma patoloğuna gönderebilir,
veya polip gibi görünür bir neden varsa ameliyatla tedavi
önerebilir. Özellikle ameliyatla tedavi önerilenler olmak üzere,
ses sorunu olan bütün hastalardan sigara içmemeleri ve sigara
dumanı bulunan ortamlardan kaçınmaları, bol su içmeleri istenir.
Ses ve konuşma patologları, bazı ses bozukluklarında sesi doğru
kullanma tekniğini öğretmeye ve varsa yanlış tekniği ortadan
kaldırmaya çalışırlar. Bazı hastalardaki sorun, sigara içimi ve
bağırma gibi ses kullanımı açısından olumsuz alışkanlıkların
bulunmasıdır. Buna benzer durumlarda hastanın ses çıkartma tekniği
düzeltilerek ses kalitesi düzeltilmeye ve varsa nodüller tedavi
edilmeye çalışılmaktadır. SES KISIKLIĞINI ÖNLEMEK İÇİN NELER
YAPILMALIDIR? Sigara içiyorsanız bırakın Kafein (kahve, kolalı
meşrubatlar) ve alkol kullanımından kaçının Sigara dumanı bulunan
ortamlardan kaçının Bol su için Evinizin havasını nemlendirin
Gıdanıza dikkat edin - Baharatlı gıdalardan kaçının Sesinizi uzun
süreyle ve yüksek şiddette kullanmayın Ses kısıklığı olduğunda
sesinizi dinlendirin SES İÇİN HİJYENİK KURALLAR Boğazınızı sert
biçimde temizlemeyin Genelde gıcıklanmayı önlemek ya da mevcut
salgıları temizlemek için boğazımızı temizleme ve öksürme ihtiyacı
hissederiz. Ancak, bu hareket ses tellerinin çok şiddetli şekilde
birbirlerine çarpmalarına ve tahrişine neden olur. Tahriş sonucu
ses telleri üzerindeki dokulardan salgı oluşumu daha da artar.
Boğaz temizleme ihtiyacı hissedildiğinde tercih edilecek en iyi
yöntem hızla burnunuzu çekip yutkunmaktır. Bu hareket ses telleri
üzerinde biriken ve ses kalitenizi olumsuz etkileyen salgıların
uzaklaşmasını sağlar. Boğazınızı temizleme hareketinden
vazgeçemiyorsanız ve bu bir alışkanlık haline gelmişse bunu en
sessiz şekilde yapın. Böylece ses tellerine vereceğiniz zararı en
aza indirgemiş olursunuz. Boğazdaki rahatsızlık hissini gidermek
için esnemek, bir miktar su içmek de yararlı olabilir. Sürekli ve
şiddetli öksürük ses tellerinin tahrişine ve şişmesine neden olur.
Genellikle bu tarz öksürük soğuk algınlığı, allerji veya sigara
içmeye bağlıdır. Bu tür durumlarda sorunun çözülmesi için altta
yatan asıl nedenin tedavi edilmesi ya da ortadan kaldırılması
gerekir. Konuşurken sizin için doğal olan ses perdesini kullanın
Birçok kişi en alt perdeden konuşarak sesini kalınlaştırır ve
sesine otoriter bir hava vermeye çalışır. Bazı insanlar da
normalden daha yüksek perdeden konuşurlar. Oysa, insanların belli
bir ses perde aralığı vardır ve normalde konuşmalarının %70’ini bu
ses aralığında yaparlar. Belli bir eğitim almadan bu aralığın
sınırları dışına çıkmak sesi olumsuz etkiler. Bu nedenle, normalde
kullandığınız ses perde aralığının dışına çıkmamaya çalışın; yani
ne çok kalın, ne de çok ince sesle konuşmaya çalışmayın. Fısıldamak
da ses telleri için zararlı olabilen bir konuşma şeklidir. Sesinizi
korumak amacıyla fısıldayarak da konuşmayın; sesinizin yüksekliği,
hemen karşınızda biri oturuyormuşçasına olmalıdır. Bırakın
karşınızdaki kişi sizi duymak için gayret göstersin. Gün içinde
belli aralıklarla sesinizi dinlendirmeye de özen gösterin. Sesinizi
kullanırken nefesinizi ayarlamayı öğrenin Yeterli solunum desteği
sağlamadan konuşmak, boyundaki ve ses tellerini kontrol eden
kaslara ilave yük getirir ve sesin etkinliğini azaltır. Konuşma
sırasında bir nefeste gerektiğinden fazla kelime söylemeye çalışmak
zararlıdır. Konuşma sırasında cümleleri bölmeye, önemli
kelimelerden önce duraklamaya, yazılı metinleri okurken virgüllerde
yeni bir nefes almaya özen gösterin. Bu işlemleri çok sık
tekrarlayarak alışın ve konuşmanın anlamını ve akışını bozmayacak
şekilde nefesinizi kullanmayı öğrenin. Unutmayın ki, güzel ve doğal
bir ses için ses tellerinin titreşmesi yanında güçlü ve doğru bir
solunum desteği gerekir. Uzun süreli konuşmayın İş gereği olsun ya
da olmasın, sürekli konuşan kişilerde ses yorgunluğu gelişir. Bu
kişiler genellikle şikayetlerini ses kısıklığı tarzında ifade
ederler. Bu durumu önlemek için kısa süreli ses istirahati yararlı
olur. Gürültülü ortamlarda konuşmayın Diskotekler, spor salonları,
tren istasyonları, otomobil ve otobüsler, uçaklar, tiyatrolar,
toplantı salonları ve amfiler sesin zorlanmasına neden olacak
şekilde sesin aşırı kullanılmasına gerek duyulan ortamlardır. Bu
gürültülü ortamlarda konuşmak ses yorgunluğu, boğazda ağrı ve ses
kısıklığına neden olur. Böyle ortamlarda nispeten yüksek perdeden,
yani daha ince bir ses tonuyla konuşulmalı ve nefes aralarında daha
az sayıda kelime kullanılmalıdır. Sigara içmeyin, aşırı alkol
kullanmayın Sigaranın boğaz, gırtlak ve akciğer dokuları üzerine
olan olumsuz etkileri herkesçe bilinmektedir. İlk etapta bu
dokularda şişme ve iltihap gelişimi oluşur. Sigaraya devam
edildikçe bu olumsuz değişiklikler kanser oluşumuna kadar devam
edebilir. Günde bir kadeh alkolun ses üzerine etkisi çok fazla
değildir. Ancak günlük aşırı kullanımı sonucu ses telleri
üzerindeki ince kan damarları genişler ve ses kısıklığı ile beraber
düşük perdeli kalın bir ses oluşur. Bol sıvı alın ve bulunduğunuz
ortamları nemlendirin Sağlıklı bir ses için vücudun ve ses
tellerinin bol sıvıya ihtiyacı vardır; bunun için bol su içmek ses
için yararlıdır. Solunum yolları için ideal nem oranı %35-50
arasındadır; özellikle ses sorunu olan kişilerin bulunduklaru
mekanlarda havayı nemlendirmeleri gerekir. Bunun için buhar
cihazlarından veya kaynatılmış sudan yararlanılabilir. Aşırı
kuruluk ses tellerinde tahrişe ve şişmeye neden olur. Allerji
ilaçları (antihistaminikler), grip ilaçları ve idrar söktürücüler
gibi bazı ilaçlar ses telleri üzerindeki salgıları azaltarak sesi
olumsuz etkilerler. Toplum önünde konuşurken önlem alın Bir
topluluk önünde konuşma yaparken mümkünse mikrofon kullanın.
Gerekirse amplifikatör kullanarak ses perdenizi ve şiddetini
yükseltmek zorunda kalmayın. Sesinizi kullanmadan önce ısındırın.
Vücudunuzun genel direncini bozmamak için fazla yorulmayın ve
stresinizi giderin. Kaynak: Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinin
internet sayfası