Servis şoförü hakime 'yer kalmadı' deyince

ERZURUM’da servis şoförü otobüste yer kalmadığı gerekçesiyle hakime arkadaki otobüse binmesini istedi. Hakimin ısrarı sonucu çıkan tartışma adliyede son buldu.

Erzurum’da görev yapan bir hakim, İzmir uçağından indikten sonra şehir merkezine gitmek için Ümit Ay’ın kullandığı servise binmek istedi. Havalimanı ile şehir merkezi arası Erzurum Büyükşehir Belediyesi’ne kiralık olarak çalışan otobüste şoförlük yapan Ümit Ay, yer kalmadığı için hakimi arkadaki servise yönlendirdi.

HAKİMLE TARTIŞTI ADLİYEYE ÇIKARILDI
Ümit Ay’ın kullandığı araca binmek isteyen hakim ile şoför arasında tartışma yaşandı. Hakim, şoför Ümit Ay’ın kendisini hakaret, tehdit ve darp ettiği iddiasıyla polisi arayarak şikayetçi oldu. Hakim, arkadaki diğer servis aracına binerken, Ümit Ay yolcuları ile kent merkezine hareket etti. Yolda aracı durdurulan Ay, gözaltına alınarak Gürcükapı Polis Merkezi Amirliği’ne götürüldü. Bir gün burada gözaltında kalan şoför, ertesi gün adliyeye çıkarıldı. ’Kasten yaralama, tehdit ve hakaret’ suçlarından 2’nci Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilen Ümit Ay, yurt dışına çıkış yasağı ve pazartesi günleri en yakın karakola imza vermek koşuluyla serbest bırakıldı.

"'BEN HAKİMİM' DEYİNCE 'BEN DE TC VATANDAŞIYIM' DEDİM"
Kardeşine ait aracın şoförlüğünü yaptığını söyleyen Ümit Ay, suçlamaları kabul etmedi. Kural gereği otobüsteki koltuk sayısı kadar yolcu almak zorunda olduklarını belirten Ay, tartışmanın bu nedenle yaşandığını bildirdi. Ümit Ay, "Otobüsü kontrol ettiğimde 46 yolcu kapasitesinin üstünde 3 yolcu olduğunu gördüm. İnmeleri gerektiğini ve arkadaki boş otobüse binmelerini söyledim. Onlar orta kapıdan indiler ben de otobüse yerleştirilen bagajlarını vermek için ön kapıdan indim. Bavullarını verdikten sonra o sırada takım elbiseli bir beyefendi geldi. Aracın dolu olduğunu belirterek arkadaki araca yönlendirdim. Bu beyefendi sinirli bir tavırla 'Ben bu araca bineceğim, benden önce 50 kişi bindi' dedi. Ben de ayakta yolcu taşımamızın trafik kurallarında yasak olduğunu söyledim. Beyefendi 'Sen benim kim olduğumu biliyor musun?' deyince ben de 'Bilmiyorum sizin kim olduğunuzu, nereden bileyim' diye yanıt verdim. 'Ben hakimim' deyince ben de 'Siz hakimseniz ben de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım' dedim. Yer olmayınca kanun size de aynıdır bana da aynıdır, benim düşüncem öyledir. Bu sözüme istinaden cebinden telefonu çıkararak aracın ön tarafından plakasına bakarak 155’i aradı. 'Aracın durdurulmasını ve gerekli işlemin yapılmasını istiyorum, bu aracın şoföründen şikayetçiyim' dedi. Telefonda 'bana vurdu' dediğini duydum. O beyefendiyi arkadaki araca yönlendirdik, yola çıktım. Eski havalimanı kavşağına geldiğimde polis ekipleri beni durdurdu. Polis bana 'Biriyle tartıştınız mı?' diye sordu. 'Evet tartıştım' dedim. ’Aracı boşaltıyorsun, bizimle geliyorsun’ denildi. Polis nezaretinde yolcuları son durağa kadar götürdüm. 'İfade verip gideceksin' dediler, hastaneye götürdüler darp raporu aldılar. Bir gün karakolda gözaltında tutuldum. Ne yaptım ki bir gün gözaltında tuttular. Ben ülkesini, devletini seven biriyim. Cinayetten, hırsızlıktan yargılanmıyorum. Hiç yapmadığım bir suçtan dolayı gözaltında tutuldum, mahkemeye çıkarıldım. Halbuki yanımda burada taksici olarak çalışan esnaf, belediyenin personeli, yolcular var. Ben kesinlikle ona ne bir hakarette, ne de fiziki bir temasta bulundum. Hiçbir şey yapmadım bunlar şahitli, ispatlı kamera kayıtlarıyla mevcuttur. Sırf bir kişinin şahsi egosu tatmin olsun diye gözaltında kaldım" diye konuştu.

YOLCU TANIK OLARAK DİNLENDİ
Otobüste muavinlik yapan R.M. ile yolculardan Ö.A.’nın da bilgi sahibi olarak ifadesine başvuruldu. Eşi ile birlikte servise bindiklerini belirten Ö.A., "Otobüsün şoför tarafında 3 koltuk mesafede eşim N.A. ile beraber oturuyordum. O arada otobüste fazla kişi olduğu için otobüs şoförü kural gereği birkaç kişiyi indirdi. O arada şoför ile eşgalini görmediğim bir şahısla araca binme konusunda otobüsün ön kapısında konuşma başladı. Dışarıdaki şahıs 'ben hakimim' diye otobüs şoförüne hitap etti. Buna karşılık ismini bilmediğim otobüs şoförü 'Ben de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım' dedi. Aralarında hakaret, tehdit sözleri duymadım. Fiziki müdahale yaşanıp, yaşanmadığını hava karanlık olduğu için görmedim" dedi.

Habere konu olan hakim ise açıklama yapmak istemedi.