Nişanlısıyla tatile çıkan Serengil, bir mayo markasının katalog çekimleri için objektif karşısına geçti. Hem iş hem tatil yapan ünlü sunucunun son hali sevenlerini üzdü. Zayıflamak amacıyla geçirdiği mide küçültme ameliyatın ardından ‘dumping sendromu’ yaşayan ve 46 kiloya kadar düşen Seren Serengil, aşırı zayıflığıyla dikkat çekti. Uzun süredir sağlık sorunlarıyla mücadele eden Seren Serengil geçtiğimiz ay safra kesesi ameliyatı olmuştu. Ünlü ismin son hali sevenlerini üzdü.Aşırı zayıflayan Serengil'e takipçileri 'Lüften Photoshop olsun, bu kadar zayıflanmaz', 'Seren fotoğraflarını shop'luyor musun, bu ne zayıflık', 'Bir deri bir kemik kalmışsın, vazgeç artık şu ameliyatlardan' şeklinde yorumlarda bulundular. Sosyal medya kullanıcılarının uyarını görmezden gelen Serengil kısa süre sonra fotoğrafını yoruma kapattı.Dumping sendromu sonrası aşırı kilo veren Seren Serengil zor günler geçiriyor. Son dönemde doktorların uyarılarını dikkate alan Serengil, takviyelerle sağlığına kavuşmaya çalışıyor. Ünlü isim hastalığıyla ilgili, "Günde 10-15 ilaç içiyorum ama vücutta kalmıyor. O yüzden serum da alıyorum. Bunları kendi kafasızlığımdan yaptım, kabul ediyorum. Yemek yediğim anda midem bulanıyor. Yemek bağırsağa gidiyor. Şekerim düşüyor, beynime oksijen gitmiyor" ifadelerini kullanmıştı.Vasiyetini yazdı! Bir süredir Dumping sendromuyla mücadele eden ünlü şarkıcı vasiyetini de yazmıştı: ''Noynoy ve Tokyo bensiz nasıl yaşar? Onlara kim bakar? Benim gibi gözünden kim sakınır? Kim kendinden önce onları düşünür? Olamayacağını biliyorum ya, ondan korkuyorum bana bir şey olmasından.. Bu sabah; “Su içmeliyim, su içmeliyim, su içmeliyim” telkininde bulundum.. Yine kendim için değil onlardan ayrılmamak için. Dün vasiyet videosu çektim telefonumda. Olur da aniden bir şey olur diye. Hayat bu. Ben başıma geleni kabullenen hastalık oldu diye kendimi yatağa bağlayacak biri değilim savaşçıyım ben. O nedenle bir gün hastanede bir gün karşınızda görüp şaşırtıyorum sizi nasıl olur da bu kadar hastayken ayakta diyorsunuz doktorlarla inatlaşmalarımı yayına gitmem gerekiyor demelerime şahit olsanız o zaman daha iyi anlarsınız bendeki yaşam aşkını ve mesleğimi sevişimi… Ama bir gün gelir savaşamayabilirim de… Yenilebilirim de… Her şey olabilir. Ama ben yine savaşıp kilo alıp iyileşip Allah’ın bana verdiği güzel yaşamımı uzatmaya ve siz sevdiklerimden ailemden köpeklerimden ayrılmamak için elimden geleni yapacağım.”Dumping sendromu nedir? Dumping sendromu mide ameliyatı geçirmiş kişilerde kendisini gösteren bir durumdur. Genellikle yemek yedikten 10 ile 30 dakika sonrası karın ağrısı, ishal, kusma, çarpıntı ve kramp gibi şikayetlere neden olabilen dumping sendromu tedavi edilmediğinde tehlikeli sonuçlar doğurabilir.Genel olarak Dumping Sendromu belirtileri şu şekilde sıralanabilir:-Baş dönmesi.-İshal.-Kalp atış hızında artış-Kusma.-Kramp-Şişkinlik.-Ciltte meydana gelen kızarma.-Mide bulantısıSeren Serengil kimdir? Seren Serengil, 6 Nisan 1976 tarihinde İstanbul Amerikan Hastanesinde doğdu. Ünlü sinema sanatçısı Öztürk Serengil ve Nevin Teoman‘ın kızıdır. 4 yaşındayken anne-babası ayrılır. Çocukluğu Nişantaşı’nda annesinin yanında geçti.Annesi sekiz sene baleye gönderdi, klasik piyano dersleri aldırttı. İstanbul’da Yıldız Kolejinde okuduktan sonra Londra‘da, sonrada İsviçre’nin Montrö kentinde Buisness okudu. Anneannesi “Marcella” adında bir İtalyandı, dedesi Türk, teyzeleri, kuzenleri hepsi İtalyan kültürüyle büyümüş. Annesi Nevin hanım Seren’i sıkı yetiştirmek için, Montrö’de rahibelerin okuttuğu, erkeklerin olmadığı, köyde bir okula gönderdi. Ancak iki sene dayanabildi. Seren Serengil 16 yaşında sahne hayatına atıldı. 4 sene boyunca Türkiye’nin en genç assolisti olarak sahnelere çıktı.İlk sahne deneyimine 16 yaşında İbrahim Tatlıses ile aynı gazinoda assolist olarak başlayan Seren Serengil daha sonra Emrah‘la sahnede ve dizilerde ikili çalışmalarıyla da çok beğeni topladı. Türkiye ilk olarak 1990 yılında Mehmet Aslantuğ ile başrolü paylaştığı köylü güzeli bir genç kızı canlandırdığı “Başka Olur Ağaların Düğünü” adlı TRT dizisinde tanıdı.Seren Serengil 2000 yılında televizyonlarda (TGRT) üç sene evlilik programı sundu; sonra da (2012 31 ocak) ayrılan çiftleri barıştırma formatında Türkiye’deki ilk aşk temalı evlilik programların sunuculuğunu yaptı. Yayın saati çok erken diye işi bıraktı.