Serder Denktaş'tan mini anket
Abone olParti lideri Serdar Denktaş yapılacak mini referandum sonrası tavırlarını belirleyeceğini açıkladı.
KKTC'de koalisyon hükümetini küçük ortağı Demokrat Parti (DP)
Genel Başkanı, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Serdar
Denktaş, partisinin 24 Nisan'da yapılacak referanduma yönelik
tavrını 16 Nisan'da resmen açıklayacağını söyledi. Serdar Denktaş,
partisinin, 24 Nisan'da yapılacak referandumdaki tavrının, parti
içinde yapılan mini referandumun sonuçlarına göre yetkili
kurulların değerlendirmesiyle belirleneceğini belirtti. Serdar
Denktaş, partisinin 24 Nisan'da yapılacak referandumdaki tavrını
belirlemeye yönelik düzenlediği mini referandumunda oyunu kullandı.
Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Serdar Denktaş,
gazetecilerin oy doğrultusunu sorması üzerine sadece gülümsedi.
''Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın tavrının kendi bireysel tavrını
etkilediğini, ancak olaya baba-oğul meselesi olarak bakmamak
gerektiğini'' kaydeden Bakan Denktaş, DP'nin bir karar vereceğini
ifade etti. Halkın ''şakacıktan'' bir iş yapılmadığının farkına
varmasını isteyen ve ''24 Nisan'da geleceğimizi şekillendirecek bir
karar vereceğiz. Onun için ne kategorik olarak 'hayır' ne kategorik
olarak 'evet' noktasına hiç gelmedik'' diyen Denktaş, DP'nin diğer
partilerden farkının da bu olduğunu ve Cumhurbaşkanı'nın
kuşkularını göz önünde bulunduracaklarını söyledi. Serdar Denktaş,
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın dün akşam katıldığı bir televizyon
programında ''DP'den 'evet' çıkarsa benim için yıkım olur''
sözlerinin anımsatılması üzerine, ''Göreceğiz, partinin tabanının
yaklaşımını görmek zorundayız. Baba-oğul meselesi değildir. O
açıdan bakamayız, o benim oyumu etkiler, ama partinin tabanının bir
kararı olacak'' dedi. Serdar Denktaş, bu kararı yarın akşam veya
öbür gün oylar sayıldıktan sonra yetkili kurullarda da
değerlendireceklerini belirterek, Annan Planı'nın vatandaşın
düşüncesi dışında değerlendirilmesi gereken daha çok yönleri
olduğunu ve bunu yapacaklarını söyledi. ''UZLAŞMA METNİ DEĞİL''
Annan Planı'nın son şeklinin bir uzlaşma metni olmadığını ifade
eden Denktaş, iki tarafın kendi düşüncelerini ortaya koyarak BM
tarafından sonuçlandırılan ve halka sorulmak üzere önlerine
konulan, Rum tarafıyla da uzlaşma içinde olmadıkları bir metin
bulunduğunu anlattı. Serdar Denktaş, ''Cumhurbaşkanı'nın
açıklamaları sizi şahsen etkiliyor mu?'' sorusuna karşılık, şöyle
konuştu: ''Kişi olarak beni etkileyebilir. Etkiler de, mutlaka
etkiler. İnkar etmeye gerek yok. Beni en fazla etkileyen
Türkiye'den ve buradan bazı çevrelerin Denktaş'ın sadece kendini
değil aynı zamanda Kıbrıs Türk tarihini de temsil ettiğini göz ardı
etmeleridir. Referandumdan belli bir sonuç çıkaracaklar diye
Denktaş'a yapılan saldırılar, hakaretler, Kıbrıs Türk halkının
tarihine de bir hakarettir, bunu unutuyorlar. Bunlar sadece beni
değil Kıbrıs Türk halkının çok büyük çoğunluğunu da üzüyor. Verilen
onca mücadeleye, Kıbrıs Türk halkının Türklük mücadelesine hakaret
ederek bir yere varacağını zannedenler de aslında bunun farkına
varmalıdırlar ki Kıbrıs Türk halkının kendisine hakaret ediyorlar.
Bir an önce bundan vazgeçsinler. Bu halk neye karar vereceğini
bilir. Gelecek için, kendisi için hangisi daha iyidir, onu da
bulabilecek kapasitededir.'' ''HİÇBİR PARTİ TABANINI YÜZDE YÜZ
KONTROL EDEMEZ'' Serdar Denktaş, hiçbir partinin referandumda
tabanını yüzde yüz kontrol edemeyeceğini kaydederek, her partinin
bir tavsiyede bulunacağını, DP'nin kampanya yapmayı düşünmediğini
açıkladı. Bazı partilerin ''oldukça hoş'' reklamlarını gazetelerde
televizyonlarda gördüğünü kaydeden Denktaş, ''Reklamdırlar
unutmayalım. Gelecekle ilgili gerçeklikler değil. Kararımızı
verdiğimizde sadece kendi partilimize değil, vatandaşın tümüne bir
tavsiyede bulunabiliriz ancak. Bu tavsiyeyi gerekçeleriyle
sunacağız ve herkes görmek suretiyle kararını verecektir''
ifadelerini kullandı. Karar ne olursa olsun Annan Planı'nın
iyilikleri ve tehlikeleri konusunda geri adımları olmayacağını, her
partide olduğu gibi DP'de de ''evet''çiler ve ''hayır''cılar
bulunduğunu belirten Serdar Denktaş, şöyle konuştu: ''Çünkü olay
sadece siyasi düşünce meselesi değil, 'beni idare edecekleri
seçeyim' meselesi değil, kendi geleceğimiz meselesidir. Onun için
her partide var bu farklı düşünceler. Bu, insanların partiden
ayrılmasını gerektirmez ama parti idarecilerinden farklı
düşünebilir, biz o nedenle tabanın görüşünü alıyoruz ki kararı
verirken hata da yapmayalım.'' ''HÜKÜMETE ETKİSİ OLMAZ. TALAT'IN
BEKLENTİLERİ GAYET DOĞAL'' Serdar Denktaş, partisinin alacağı
kararın hükümeti nasıl etkileyeceğini soran ve Başbakan Mehmet Ali
Talat'ın kendisine yönelik çağrısını hatırlatan bir gazeteciyi
yanıtlarken, şunları söyledi: ''Hükümete etkisi olmaz şimdilik.
Sayın Başbakan, ta başından beri 'evet' için uğraşan bir partinin
başkanıdır. Birlikte uğraş verdiğimiz bir arkadaşımızdır, bu süreç
içinde. Hala o uğraşlar devam ediyor. Süreç bitmiş değil. Hala
günün büyük bölümünü bu konuda yaptığımız çalışmalar dolduruyor.
Hiçbir zaman bu süreçte bir tıkaç olmadık. Hep bir şeyler üreterek,
iyileştirmeler yaparak, zaman zaman ara yol bularak bir çıkış yolu
aradık. Dolayısıyla beklentileri gayet doğaldır Sayın Talat'ın, ama
farklı bir karar da çıkabilir. Bize göre bu hükümet oluşumunu
etkilemez. Ama 24'ünde, 25'inde gerekirse oturur Sayın Talat'la
yeniden değerlendiririz, hükümetle ilgili bir konu değil çünkü
bu.'' Serdar Denktaş, BM'ye verilmesi gereken Türkiye kökenlilerin
45 bin kişilik listesiyle ilgili çalışmaların son aşamada olduğunu
ve yarın akşam listenin BM'ye verileceğini de açıkladı.