Serdengeçti'den 2005 uyarısı
Abone olMerkez Bankası, önümüzdeki aylarda "büyük dışsal şoklar" yaşanazsa, bu yıla ilişkin enflasyon hedefinin tutacağını belirtti ama, 2005 yılının çetin geçeceğini açıkladı.
Merkez Bankası, "büyük dışsal şoklar" olmazsa bu yıl enflasyon
hedefinin tutacağını, ancak iç talepteki yüksek canlanma, hızlanan
kamu fiyat artışları gibi nedenlerle enflasyonla mücadelenin
2005’te daha çetin geçeceğini bildirdi. Merkez Bankası, önümüzdeki
aylarda "büyük dışsal şoklar" yaşanazsa, bu yıla ilişkin enflasyon
hedefinin tutacağını, ancak iç talepteki yüksek canlanma, hızlanan
kamu fiyat artışları gibi nedenlerle enflasyonla mücadelenin
2005’te daha çetin hale geleceğini belirterek, mali disiplinin
sürdürülmesi ve kamu ücret-gelir politikalarının enflasyon
hedefiyle uyumlu yürütülmesinin enflasyonla mücadelede ön koşul
olmaya devam ettiği uyarısında bulundu. Banka, enflasyonda düşüş,
istikrarlı büyüme ve verimlilik artışının sürebilmesi açısından
yatırımların önündeki engellerin kaldırılması; son üç yıldaki
kazanımların kalıcı olabilmesi için yapısal dönüşümün hızla
tamamlanması gerektiğini bildirdi. Merkez Bankası’ndan yapılan
açıklamada, temmuz ayı enflasyon verileri ve enflasyonda ileriye
yönelik görünüm değerlendirildi. Açıklamada, uzun süredir
tutarlılıkla uygulanmakta olan ekonomik programın, zaman zaman
ortaya çıkan dışsal belirsizliklere karşın, makroekonomik istikrar
ve fiyat istikrarı yolunda önemli kazanımlar sağladığı, milli
gelirde yüksek büyüme oranlarına ulaşılırken, üç ay arka arkaya
enflasyonda keskin düşüşler kaydedildiğine işaret edildi. Ancak, bu
gelişmelerin henüz yeterli olmadığı, ekonomik dengelerin kalıcı
biçimde oturmadığı ve fiyat istikrarının henüz tam olarak
sağlanamadığının göz ardı edilmemesi gerektiği ifade edildi. CARİ
AÇIĞIN ETKİSİ Yılın ilk yarısında büyümenin daha çok özel tüketim
ve özel yatırım kaynaklı olduğuna işaret edilen açıklamada,
hızlanan ithalat artışı sonucu, ihracat ve turizm gelirlerindeki
olumlu performansa rağmen, yıl sonu cari açığının yüksek çıkacağı
vurgulandı. Cari işlemler dengesindeki bozulma ve bu konudaki
bekleyişlerin döviz kurunda yaratabileceği hareketler yoluyla
enflasyonu olumsuz etkileme olasılığı bulunduğu, ancak, bir süredir
üzerinde çalışılmakta olan orta vadeli yeni programın uluslararası
kuruluşların da desteğiyle yaşama geçirilmesi yolunda önemli
aşamalar kaydedildiği göz önüne alındığında, bu olasılığın güçlü
olmadığı ifade edildi. 2004 HEDEFİ TUTACAK Merkez Bankası
açıklamasında, önümüzdeki aylarda yıllık enflasyon oranlarında az
da olsa yükselme olasılığına karşın, yılın ilk yedi ayındaki
birikimli enflasyonun oldukça düşük kalması nedeniyle, enflasyon
hedefinin aşılma olasılığının, büyük dışsal şoklar dışında düşük
olduğu anlatıldı. 2005 DAHA ÇETİN GEÇECEK Yurt dışı talepteki
artış, birim maliyetlerdeki azılışın yavaşlaması, yurt içi tüketim
harcamalarında görülen göreli canlanma, kapasite kullanım
oranlarının yüksek seyri ve hızlanankamu fiyat artışlarının ise
2005 yılında enflasyonla mücadelenin daha da çetin koşullar altında
gerçekleşebileceğine işaret ettiği vurgulandı. Açıklamada, "Bu
nedenle önümüzdeki dönemde mali disiplinin sürdürülmesinin yanında,
kamu ücret ve gelirler politikalarının enflasyon hedefiyle uyumlu
olarak yürütülmesinin enflasyonla mücadelenin devamı açısından bir
ön koşul olmaya devam ettiği göz ardı edilmemelidir" denildi.
Hizmet sektöründeki katılığın göreli olarak sürdüğü, özellikle
kira, eğitim ve hastane hizmetlerindeki yıllık fiyat artışlarının
genel enflasyon eğiliminin üzerinde seyretmesi ve geçmişe
endeksleme davranışının devam etmesinin 2005 enflasyonu açısından
önemli boyutta riskler taşıdığı vurgulandı. Tarım ve gıda
fiyatlarının 2004 yılı içinde enflasyona olumlu destek verdiği,
ancak söz konusu sektörlerin doğa koşulları ve mevsimsel eğilimlere
oldukça duyarlı olduğu, bu nedenle bu sektörlerdeki fiyat
gelişmelerinin 2005 enflasyonu konusunda çok az bilgi içerdiği ve
para politikası kararlarında baskın olabilecek bir içerik
taşımadığı anlatıldı. Dış ticaret açığının artan ekonomik etkinliğe
bağlı olarak yüksek seyretmesi ve bu durumun yarattığı duyarlılık,
ABD Merkez Bankası’nın beklenenden hızlı bir faiz artırımına
gitmesi, mevcut programın devamına ilişkin alınacak kararların
gecikmesi veya AB müzakere sürecine ilişin belirsizliklerin olumsuz
sonuçlanması gibi olasılıkların, mali piyasaların risk algılamasını
artırdığı belirtildi. 2005 başından itibaren gerek iç talep
gelişmeleri, gerekse birim iş gücü maliyetlerinin enflasyona önceki
üç yıldaki kadar destek vermeyeceği tahmin edildi. YAPISAL
REFORMLAR UYARISI Son dönemde kamu yönetimi, sosyal güvenik ve mali
sektör alanlarındaki reformlar konusunda olumlu adımlar atıldığı
belirtilerek, "Unutulmamalıdır ki, ekonomik temellerin
sağlamlaştırılması ve kırılganlıkların azaltılmasına dair son üç
yıldır büyük fedakarlıklarla elde edilen kazanımların kalıcı
olabilmesi, ancak ve ancak yapısal dönüşümün hızla hayata
geçirilmesiyle mümkün olacaktır" denildi.