Şenol Demiröz'den itiraflar

TRT Genel Müdürü Şenol Demiröz, ''TRT, televizyon kanallarını ve radyolarını amacına uygun ve fonksiyonel olarak kullanacaksa, yurtdışı yayınlarını fonksiyonel olarak gerçekleştirecekse, yani devlet adına ülke içinde ve dışında ağırlığını koyarak rekabet edebilen bir kurum haline gelecekse, bu imkanlarla bu mümkün değil'' dedi. Demiröz, TRT'nin aylık ''Radyo-Televizyon Dergisi''nde yer alan röportajda, kurumla ilgili görüşlerini anlattı. Şenol Demiröz, göreve başladığı ilk günlerde kendisine verilen brifinglerde, kurumun bu gelir kaynakları ve imkanlarıyla ancak 2004'ün Ekim ayına kadar gidebileceği ve bu tarihten sonra maaş ödeyemeyecek hale geleceğinin açık şekilde beyan edildiğini ifade etti. ''Buna rağmen uygulanan tasarruf tedbirleriyle, birtakım kara deliklerin tıkanmasıyla, barter uygulamalarına büyük bir titizlik gösterilmesiyle bugünkü noktaya gelindiğini'' vurgulayan Demiröz, şunları kaydetti: ''Halen ayakta durabiliyorsak bundan dolayıdır. Zaruri olmayan hiçbir konuda harcama yaptırmamaya dikkat ediyoruz. Kontrol altına aldığımız vakit, harcamaların kendiliğinden yarı yarıya düştüğünü gördük. Sorumluluk noktasında olan kişilerin harcamalarında daha titiz olması, kurumun bu mali yapısı içerisinde zaruret olmayan hiçbir konuda harcama yapılmaması gerekiyordu. Kurumda taşları hala yerine oturtmaya çalışıyoruz. Gerçekten çok yoğun bir bürokratik yapılanma var. Bu, bir yayın kurumunun yapılanması değil. Daha pratik, daha işlerliği olan, daha fonksiyonel bir yapıyı oluşturmamız lazım. TRT, televizyon kanallarını ve radyolarını amacına uygun ve fonksiyonel olarak kullanacaksa, yurtdışı yayınlarını fonksiyonel olarak gerçekleştirecekse, yani devlet adına ülke içinde ve dışında ağırlığını koyarak rekabet edebilen bir kurum haline gelecekse, bu imkanlarla bu mümkün değil.'' TRT'nin mutlaka çağdaş batı dünyasındaki kamu yayın kurumları gibi yapılanması gerektiğini vurgulayan Demiröz, bu konuda çalışmalar yapıldığını belirterek, ''TRT, mutlaka çağdaş yayın kurumlarının yapılanmasını esas alan bir yapılanma içerisine girecek'' dedi. YENİ BİR KUŞAĞA İHTİYACI VAR Şenol Demiröz, personel sayısını çoğaltmak yerine mümkün olduğu kadar azaltmak gerektiğini belirterek, şöyle dedi: ''Hem ekonomik nedenler etkili oluyor hem de bürokratik yoğunluğun yok edilmesi, işleyişin daha fonksiyonel bir hale getirilmesi gerekiyor. Ama TRT'nin hem programcılık hem de teknik anlamda mutlaka yeni bir kana, yeni bir kuşağa ihtiyacı var. Yani yayıncılık heyecanını en üst noktaya taşıyabilecek yeni bir kuşağa ihtiyacı var. Bunlar ancak özel izinlerle yapılabilecek şeyler. Şu anki hukuki yapı içerisinde gerçekleştirilmesi mümkün değil.'' TRT'nin, yayıncılık olarak özel televizyonlardan çok daha farklı bir noktada durması, duruşunun farklı olması gerektiğini ifade eden Demiröz, şunları kaydetti: ''TRT'nin halkın değerleriyle bütünleşen bir yayıncılık ortaya koyması gerekir. Milli kimliğimizi, milli değerlerimizi, milli kültürümüzü koruyacak, kollayacak bir yayın olması gerektiği inancındayız. Sadece ülkemiz için değil, dünyanın her köşesinde yaşayan Türklerin kimliklerinin muhafazası ve zenginleştirilmesi açısından TRT'nin rolünün hayati olduğuna inanıyoruz. Dolayısıyla 400 milyon doları bile bulmayan bir bütçeyle bu işlerin yapılması oldukça zordur. TRT, gerekli kaynaklara sahip değildir.'' İSTEDİĞİNİ YAPTIRMAYA ALIŞMIŞ ÇEVRELER Demiröz, göreve geldiği günden bu yana belli spekülasyonlar yapıldığını belirterek, TRT Genel Müdürü olarak kurum adına sağlıklı bir duruş sergilemek durumunda olduğunu, kurumun kimliği, hukuki statüsü ve personeline sahip çıkmasının belli bir yerleri rahatsız ettiğini ifade etti. Şenol Demiröz, daha sonra şöyle dedi: ''Yani TRT ile iş yapan ve kuruma bugüne kadar istediğini yaptırmaya alışmış çevreler var. Türkiye'deki metot, ayaklara bastığınız, belli menfaatlerin önüne geçtiğiniz vakit, yıpratma kampanyalarının başlatılmasıdır. Her taraftan aslı astarı olmayan konular, hiç aklınıza hayalinize gelmeyecek şeyler adeta imal edilerek piyasaya sürülüyor. Bu da bizi rahatsız ediyor. Yönetim olarak şeffaf davranmak gerektiği kanaatindeyim. Bütün bunların önüne geçmek için, gelir-gider hesaplarımızı yayınlıyoruz.'' Şenol Demiröz, Devlet Bakanlığı'na resmi yazı göndererek Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun TRT'yi denetlemesini istediğini ifade ederek, ''Gerçekten denetlenmesini istiyorum. Çünkü bu spekülasyonların önüne geçmenin başka yolu yok. Bu denetlemenin faydalı olacağı kanaatindeyim. Korkacak herhangi bir şeyimiz yok. Kendimize güveniyoruz, kendimizden eminiz'' dedi. DESTEK OLACAĞINA İNANCIM TAM Demiröz, bir yandan söz konusu şartlarda ayakta durmaya, bir yandan program üretmeye, bir yandan da personelin maaşını ödemeye çalıştıklarını belirterek, ''Bunu yaparken de tasarrufa azami gayret ediyoruz, gelir kaynaklarımızı çoğaltmaya çalışıyoruz. Zannediyorum, yeni TRT Yasası ile ilgili çalışmalar tamamlandığında kurum sağlıklı gelir kaynaklarına da kavuşacak. Hükümetin de TRT'ye destek olacağına inancım tamdır ve bunu görüyoruz'' diye konuştu. Teknik altyapının değişmesi gerektiğini anlatan Demiröz, ''Gelişen teknolojiye uygun hale getirilmesi lazım. Verimli çalışan ve birbiriyle entegre olmuş bir teknik altyapının oluşması lazım. Dijital yayına geçilmesi söz konusudur. Bütün bunların rakamsal karşılıkları var. TRT'nin, şu anda o rakamsal karşılıkları karşılama gücü yok'' dedi.