Şengal'de Kürtlerin Kerbala'sı yaşanıyor!
Abone olIŞİD'e karşı tarihte eşi görülmemiş bir Kürt seferberliği oluşmuş durumda. Ezelden beri birbiriyle sorunlu Kürt siyasi odakları, Ezidi Kürtlerin kutsal toprağı Şengal'de başlayan ölüm kalım savaşında birleşiyor..
IŞİD'in haziran ayında Musul kentini ele geçirmesi,
büyük bir insani trajedinin yanı sıra bölge ve Türkiye açısından
etkili sonuçlara ve derin problemlere yol açmıştı. Şu sıralar aynı
bölgede, içeride henüz hazirandaki kadar ilgi uyandırmamış olan ama
en az Musul'un istilası kadar önemli sonuçlar doğurabilecek bir
savaş yaşanıyor.
ÖNCE KOBANE SONRA
ŞENGAL
IŞİD, geçen haftadan beri Musul'un kuzey ve doğusundaki Kürt
bölgelerine doğru ilerlemeye başladı. Örgüt, Suriye cephesindeki
Rojava'da, PYD/YPG'nin savunduğu Haseke ve Kobane'ye uzun süredir
yoğun saldırılar düzenliyordu. Ama bu kentlerdeki direnişi
kıramamış ve ağır kayıplar vermişti. Şimdi, Rojava'nın ikmal
hatlarını keserek izole etmek için Irak cephesinde Kürt bölgelerine
taarruza geçtiği, oysa hala esas dikkatinin Suriye üzerinde olduğu
yorumları da yapılıyor. Ancak esas niyeti ne olursa olsun IŞİD,
Musul'un kuzey ve doğusundaki Sincar ve Zumar gibi petrol zengini
bölgeleri ve hemen ardından, Ezidi Kürtlerin 'kutsal' kenti
Şengal'i ele geçirdi. Ve aslında bölgenin kaderi üzerinde son
derece etkili olabilecek bazı askeri, siyasi hatta psikolojik/moral
gelişmeler de böylelikle başdöndürücü bir hız kazandı.
ŞENGAL DAĞI'NDA
'KERBELA'
Bölgeden gelen görüntüler korkutucu. Çocuk ve yaşlıların, hasta ve
hamilelerin de aralarında bulunduğu onbinlerce insan; dağınık ve
hazırlıksız biçimde Şengal dağının zorlu kayalıklarının gerisine
saklanıyor. Özgün dini inanışlarını, bölgenin sert inanç iklimine
rağmen korumayı başarmış Ezidiler, daha önce onlarca kez yaptıkları
gibi, canlarını kurtarmak için Şengal dağına sığınıyor. Dün
itibariyle 50 bini aştığı belirtilen bu kalabalığın içme suyu,
yiyeceği, güneşten korunacak örtüleri bile yok. Fırat Haber
Ajansı'nın (ANF) yayınladığı video görüntülerde, güneşten korumak
için kadife kaplanmış gazyağı bidonlarındaki suları yudum yudum
içen insanlar görülüyordu. Kısa sürede, sıcağa ve susuzluğa
dayanamayan çocukların fotoğrafları gelmeye başladı. İçinde
bulundukları koşullar düşünüldüğünde, bu görüntülerin hızla çok
daha vahim tablolara dönüşmesi kaçınılmaz. Can havliyle dağa
tırmanan Ezidileri izleyen İMC TV Yayın Koordinatörü Eyüp Burç, bu
bölgede 'modern zamanların Kerbelası'nın yaşandığını söylüyor.
Irak parlamentosunun Ezidi milletvekili Viyan Daxil'in verdiği
bilgilere göre ise Şengal'de Müslümanlığa geçmek istemeyen 500
erkek IŞİD militanları tarafından öldürüldü, aynı kaynak 500 kadar
kadının da cariye yapılmak üzere esir alındığını aktarıyor.
‘EZİDİLER’ KÜRTLERİ
BİRLEŞTİRİYOR
1990'da Irak ordusunun katliamlarından kaçarak sınırlara yığılan
çaresiz insanların anısını canlandıran ve bir süredir zaten
teyakkuzda olan milli duyguları hareketlendiren bu görüntüler ve
bölgede yaşanan sıcak çatışmalar; farklı ülkelere dağılmış ve çok
yakın zamana kadar hayati konularda bile birlikte davranamamış Kürt
gruplarını koşulsuz olarak bir araya getirmeye başlıyor. Barzani ve
Talabani siyasi kliklerinin denetimindeki Peşmerge ile PKK -PYD'nin
silahlı güçleri (HPG-YPG) aynı cephede savaşmaya başlıyor.
Rojava'da haftalardır Kobane kuşatmasına direnen YPG, bu yorucu
direnişe rağmen yüzlerce savaşçısını derhal Peşmergeyle birlikte
savaşmak üzere Irak'a gönderdi. Önceki gün, ANF, Kandil'deki PKK
kamplarından otobüslerle Irak Kürdistanı’na savaşmaya giden
HPG'lilerin fotoğraflarını yayınladı. Ve dün itibarıyla Kürtler,
tarihte eşi görülmemiş şekilde, Federe Kürdistan'ın (güney)
Peşmergeleri, Rojava'dan (batı) gelen YPG savaşçıları ve Kandil'den
(kuzey) otobüslerle akın eden PKK güçleriyle birlikte, Hewler'e
(Erbil) 40 kilometre kadar sokulmuş olan IŞİD'e karşı bir 'hayat
memat' savaşı veriyor. Bu tabloya dün nihayet 'puzzle'ın son
parçası da eklendi ve İran'dan yola çıkan çok sayıda Kürt genci
IŞİD'e karşı savaşmak için Irak Kürdistanı’na ulaştı.
VE MAHMUR’DA AYNI
SİPERDE
Bugün itibarıyla bölgedeki çatışmalar, büyük bir çoğunluğunu 90'lı
yıllarda Türkiye'den (Şırnak ve köylerinden) göç eden Kürtlerin
oluşturduğu Mahmur Kampı zevresinde yoğunlaşmış durumda. Türkiye ve
Barzani yönetiminin yıllarca boşaltılmasını istediği kamp, dün
akşam saatlerinde IŞİD saldırısı nedeniyle tahliye edilmeye
başlandı. Yaklaşık 15 bin Mahmur Kampı sakini, güvenli bir
koridordan Erbil’e ulaştırılmaya çalışılıyor. Ancak bu, Türkiye ve
Barzani'nin istediği türden bir tahliye değildi; zira şimdi kampta
Peşmergeyle birlikte PKK ve PYD güçleri IŞİD ile çarpışmak üzere
mevzilenmiş durumda.
KÜRTLER TARİHİ BİR BİRLEŞME
EŞİĞİNDE
Bütün bu gelişmelerin ardından gelinen noktada, tüm dünyada tam
anlamıyla bir ‘seferberlik’ halinde olan Kürtler, geçmiş siyasal
gerilimlerini de bir kenara bırakarak tarihi bir birleşme yaşıyor.
Ezelden beri çekişme, hatta zaman zaman çatışma halinde olan
KDP-PKK (Barzani-Öcalan) akslarının, Irak’ta daha önce oluşan
Barzani-Talabani eksenine eklenmesi ve PKK'nın siyasal olarak da
askeri olarak da Güneyli Kürtlerle aynı zeminde buluşması, eskiye
göre çok daha mümkün görünüyor. Bu ulusal birlik görüntüsü ise
zaten bir süredir tamamen uluslararası bir konu haline gelen
bölgesel Kürt sorunun çözümünde, Türkiye’yi de yakından
ilgilendiren yepyeni sonuçlara yol açabilecek kapasitede…
Cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle 'iç gündem'ine odaklanmış ve
Musul'da rehin alınan konsolosluk çalışanlarının halen IŞİD'in
elinde olması nedeniyle Irak'taki sorunlara müdahale noktasında eli
bir hayli bağlı olan Türkiye'de, bu gelişmelerin yeterince gündem
oluşturduğu söylenemez. Ama kamuoyunun henüz çok ilgisini çekmese
de, bugün Dışişleri'nde yapılan 'alarm Toplantısı'nın da gösterdiği
gibi konu Ankara'nın gündeminde. Önümüzdeki günler, bu konunun, iç
gündemin bir çok maddesini önemsizleştirerek öne çıkacağı günler
olarak görünüyor.