Şener'den şaşırtan Erdoğan iddiası
Abone olTürkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, kamuoyunu iktidarı acımazısca eleştirmeye çağırdı.
Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, Libya ve Suriye
politikalarında hükümetin kısa sürede farklı tutum içerisine
girmekle suçladı. Şener "Acaba bir takım kozları ele
geçiren yabancı güçler, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı tehdit mi
ediyor?" diye sordu.
TP Lideri Abdüllatif Şener, Konya'da Anemon Otel'de düzenlediği
basın toplantısında Türkiye gündemini değerlendirdi. Sözlerine, dış
politikadaki sorunlara ve Büyük Ortadoğu Projesi'ne (BOP) değinerek
başlayan Şener, BOP'un özünün bölgedeki ülkeleri iktidarsızlığa
sürüklemek ve Müslüman ülkelerin iç çatışmalarını körüklemek
olduğunu, böylelikle bölgede İsrail'in amaçlarına uygun bir zeminin
hazırlanacağını söyledi. Irak'ta halen iç çatışmanın devam
ettiğini, Libya ve Suriye'de de aynı durumun baş gösterdiğini
vurgulayan Şener, BOP'un aktör ülkelerinin Türkiye ve Katar
olduğunu öne sürdü. Müslüman ülkelerin istikrarsızlığa
sürüklenmekte olduğunu kaydeden Şener, şunları söyledi:
"Bundan kim kazanacaktır? Türkiye nasıl kanacak? Şu anda bir
terslik yok mu? Bu karışık ortamı en fazla arzu eden ve çaba
harcayan ülkeler kimler, diye bakıyorsunuz; Sarkozy ile Türkiye
Cumhuriyeti Başbakanı Tayyip Erdoğan birlikte, aynı idealler
peşinde koşuyor. Bu ne dostluk, bu ne muhabbet, bu ne ideal
birliği. Bunda bir terslik yok mu?'
'BAŞBAKAN TEHDİT Mİ EDİLİYOR?'
Libya ve Suriye konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın olaylar
öncesinde iki ülkenin liderlerine karşı tutumu ile sonraki tutumunu
eleştiren Şener, şunları kaydetti:
'Aradan bir ay geçmeden Suriye aleyhine muhalifleri örgütleyen,
temsilcilik açan, Sarkozy ile Katar, İsrail ile işbirliği halinde
dengeleri alt üst etmeye çalışan bir politikanın içine
gireceksiniz. Burada temel sorun şudur: Bir hafta içerisinde Libya
konusundaki görüş değişikliği nereden geldi? Bir ay içinde Suriye
konusundaki politika ve görüş değişikliği nereden kaynaklanıyor?
Acaba bir takım kozları ele geçiren yabancı güçler, Türkiye
Cumhuriyeti Başbakanı'nı tehdit mi ediyor? Bu kadar hızlı, 180
derecelik polikita değişikliği başka türlü olmaz. Üstelik
Türkiye'de tartışma, eleştiri ortamını tasfiye ettiniz. Toplumun
demokrasiyle ilgili temel gereksinimleri tasfiye oldu. Böyle bir
ortam, yöneticilerin, yönlendirilmeye, dışardan şantajlara maruz
kalmaya açık olduğu dönemlerdir. Bunun hesabının verilmesi
lazım."
Wikileaks belgelerine de değinen Abdüllatif Şener, 'Birilerinin,
Wikileaks belgelerinde, Başbakan'ın İsviçre'de 8 tane hesabı var
diye yayın yapmış olmasını, dışardan ülke yönetimine yönelik bir
tehdit olarak algılamak lazım mı, değil mi? Tehdit yöneltilen kişi
sinyali almış olabilir mi? 180 derecelik politika değişikliklerinde
bunun etkisi olabilir mi? Var mı? Biz bunları ülkemiz adına
sorgulamak zorunda değilmiyiz?" diye konuştu.
MİT YASASI
MİT Yasası'nda yapılan değişikliğin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a
yönelik düzenleme olduğunu öne süren Şener, demokrasi ve hukuk
devletinde keyfi yasa olmayacağını belirtti. MİT Yasası'ndaki
değişikliğinin adrese teslim şekilde düzenlendiğini savunan Şener,
şunları söyledi:
'Aslına bakarsanız olay sadece MİT'i ve Başbakan'ın
görevlendirdiklerini koruma altına almaya da yönelik değil. Aslında
Başbakan'ın kendisini koruma altına almaya yönelik bir
düzenlemedir. Çünkü oradan sonra kendi görevlendirmeleri ile
bağlantılı olduğu için kendisi sorgulanacaktır. Başbakan,
kendisinin sorgulanacağı bir safhaya gelen bir süreci kesmek için
Meclis çoğunluğuna dayanarak bir yasal düzenleme yaptırmıştır.
Böyle bir yasal düzenleme, yasa mantığına uygun değildir. Yasalar
genel ve soyut düzenlemelerdir. Özel ve somut, yasa olmaz."