Şener neden Abanttaydı?

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın geleneksel hale getirdiği Abant Platformu'nun sonuncusunda Kürt Sorunu tartışıldı. Bir çok gazeteci, yazar, akademisyen katıldı bu toplantıya.
Abant Platformu'nun bir de "davetsiz misafiri" vardı. Yemekte gördüm Abdullatif Şener'i. Yanında iki oğlu ve eşi.. Kısacık bir sohbetimiz oldu:

-Sayın Şener, İnternet sitesinde yazı yazıyorsunuz (diplomathaber.com) meslektaşız.

-Yok ben yazmıyorum, arkadaşlarla konuşuyorum bazen onlar yazıyor.

-Arkadaşlar sizi iyi yazıyorlar valla. Gezilerinizi anlatıyorlar, temsilcilerinizi kamuoyuna duyuruyorlar. Parti kuruyormuşsunuz gibi.

-Ne var, parti kurmamda sakınca mı var? (Gülüşmeler)

-Yok da, siz böyle bir şey söylemediniz şimdiye kadar.

-Şimdi söylüyorum işte.

-Ben bunu yazarım.

-...?

Az bir zaman geçti, öğrendik ki bize espri yoluyla parti kuracağını açıklayan Şener, resmi açıklamasını yapmış:

-Parti kuruyorum!

Hayırlı olsun! Benim şaşkınlığım başka bir şeye... Şener'in böyle bir günde Abant'ta oluşuna. Acaba bilerek seçilmiş bir gün müydü? Yoksa Abant Platformu'nun yapıldığı bir dönemde Şener'in Abant'ta bulunması tesadüf müydü?

Öğrendik ki, Şener bu toplantıya davet edilmemiş!

Bir gün sonra, Vatan'da bir haber.. Şener konuşmak istedi, Abant Platformu yöneticileri konuşturmadı.
Yok öyle bir şey. Vatan her iki tarafa da haksızlık etmiş. Ne Şener konuşmak istedi ne de Abant Platformu yöneticileri "hayır konuşamazssın" dedi. Çünkü Şener bu toplantıya davetli değildi.