Sendika Türkiye'nin fotoğrafını çekti

Yaşanan ağır ekonomik krizler sonucu gelecekle ilgili umutları yok olan Türk toplumu, karamsarlık, telaş ve son zamanlarda artan şiddet olayları ile toplumsal bunalımın eşiğine geldi. Türkiye Kamu-Sen Araştırma ve Geliştirme Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, son yıllarda IMF politikalarına bağlı olarak sürdürülen ekonomik istikrar programı sonucu olarak ortaya çıkan ekonomik ve sosyal durum Türk toplumunun gelecekle ilgili umudunu yok ederek, karamsarlık, telaş ve suç girdabına sürükledi. Son zamanlarda şiddet olaylarında meydana gelen artış, ülkenin süratla toplumsal bunalımın eşiğine doğru ilerlediğini gösteriyor. Dar ve orta gelir gruplarının öncülüğünde ahlaki, kültürel ve ekonomik çöküntü toplumsal cinnete zemin hazırladı. Ekonomik kriz sonrası spor karşılaşmalarında ve sosyal yaşamda artan şiddet ve suç olayları İstanbul polisinin 2001 verilerine göre yüzde 200 oranında artış gösterdi. Rakamlar sadece İstanbul'da yılda ortalama 10 bin oto hırsızlığı, 7 bin ev hırsızlığı, 400 soygun ve 3 bin darp olayının yaşandığını gösteriyor. 1999 yılında İstanbul'da 3 bin kapkaç olayı görülürken, ekonominin bozulmaya başlaması ile birilkte 2000 yılında 4 bin, 2001 yılında 5 bin 2002 yılında 4 bin, 2003 yılı Nisan ayı kayıtlarına göre bin 500'e ulaştığını gösteriyor. Uzmanlar, işsizliğin tek olumsuz yanının ekonomik güvencenin kaybedilmesi olmadığını, aynı zamanda işsizlerin bir müddet sonra ruh sağlığında da önemli bozukluklar görüldüğününe dikkat çekiyor. Bu bozukluklar ise şöyle: "Kişi umudunu kaybeder, kendini çaresiz hisseder. Aidiyet duygusunu bazı değerlere fanatik derecesinde bağlanarak gidermeye çalışır. Kendine karşı olan kişilere daha çabuk ve sert tepkiler vermeye başlar. Sosyal çevreyle olan bağları kopar. Düzenli aktivitelere katılamaz ve bunlara bağlı olarak da daha yalnız, hırçın ve suça yatkın bir psikoloji içerisine girer".