Sen yapma bari ALİ!
Abone olHıncal Uluç zehir zemberek. Sabah'ın manşetine çıldırdı, Ali Kırca'ya bastı fırçayı...
Hıncal Uluç iğneyi öyle bir batırdı ki... Hem Sabah'ı hem ATV'yi zıplattı. Uluç'u kızdıran Uçak kazasındaki ""...
Önce Sabah'ın üst beyin takımına vurdu.
Onu dellendiren atılan manşetti.
O manşet de şuydu; "Atlasjet uçağı Isparta'da düştü.. Ölüme indiler.."
Buna çıldıran Hıncal Uluç, kendi gazetesine şöyle yüklendi;
"Pes!.. Cumartesi sabahı bunu bilmeyen, yayladaki çoban kalmadı Türkiye'de.. Kazadan 24 saat sonra, ertesi günün gazeteyi farklı kılacak, sattıracak başlık bu mu?..
(...)
"Başlık atmak, bir sanattır, bilimdir, zekâdır, düşüncedir, meraktır, hırstır.. Bütün Türkiye'nin nerdeyse ezber bildiği olayı "Ölüme indiler" diye vermekte bunların hangisi var, söyler misiniz?."
STAJER MUHABİR KORCAN
Uluç'un keskin kaleminden ATV ve Ali Kırca da nasibini aldı.
Üstelik bu kez hafiften değil, derinden dokundurdu. En başta Korcan Karar'ın enkaz alanındaki yayınına vurdu;
"Ama sorumsuz.. Ama çaylak, stajyer muhabir gibi davranıyor.. Kaza yerinde yaptığı dolaşma, uçak parçalarını eline alıp alıp fırlatması, daha büyük parçaları yerlerde yuvarlaması, yapılmaması gereken şeylerdi. (...) Korcan bu haberi Amerika'da yayınlasa, bugün belki tutuklanmıştı. Bu habercilik değil.. İlkellik.."
ÇAĞIRMA O ZAMAN ALİ
Ali Kırca'ya gelince... Onun nasibine de acı sözler düştü.
Hıncal Uluç, Kırca'nın yayına davet ettiği konuğu konuşturmadığını belirtiyor ve şunları söylüyor;
"Ali adet olduğu üzre yanına konu mankeni çağırmış. Sorduğu soruların yanıtlarını vermesine bile şans tanımadı. Konuğunun lafını ağzına tıkadı ve yolladı.. O zaman çağırma Ali.. Şov için stüdyoya adam çağrılmaz. Bir şeyi ortaya çıkarmak için çağrılır. Vaktin yoksa konuksuz götürürsün.. Yaptığın hem konuğuna, hem de seyircine ayıptı. Sen Ali Kırca'sın.. Sen yapma!.."
Önce Sabah'ın üst beyin takımına vurdu.
Onu dellendiren atılan manşetti.
O manşet de şuydu; "Atlasjet uçağı Isparta'da düştü.. Ölüme indiler.."
Buna çıldıran Hıncal Uluç, kendi gazetesine şöyle yüklendi;
"Pes!.. Cumartesi sabahı bunu bilmeyen, yayladaki çoban kalmadı Türkiye'de.. Kazadan 24 saat sonra, ertesi günün gazeteyi farklı kılacak, sattıracak başlık bu mu?..
(...)
"Başlık atmak, bir sanattır, bilimdir, zekâdır, düşüncedir, meraktır, hırstır.. Bütün Türkiye'nin nerdeyse ezber bildiği olayı "Ölüme indiler" diye vermekte bunların hangisi var, söyler misiniz?."
STAJER MUHABİR KORCAN
Uluç'un keskin kaleminden ATV ve Ali Kırca da nasibini aldı.
Üstelik bu kez hafiften değil, derinden dokundurdu. En başta Korcan Karar'ın enkaz alanındaki yayınına vurdu;
"Ama sorumsuz.. Ama çaylak, stajyer muhabir gibi davranıyor.. Kaza yerinde yaptığı dolaşma, uçak parçalarını eline alıp alıp fırlatması, daha büyük parçaları yerlerde yuvarlaması, yapılmaması gereken şeylerdi. (...) Korcan bu haberi Amerika'da yayınlasa, bugün belki tutuklanmıştı. Bu habercilik değil.. İlkellik.."
ÇAĞIRMA O ZAMAN ALİ
Ali Kırca'ya gelince... Onun nasibine de acı sözler düştü.
Hıncal Uluç, Kırca'nın yayına davet ettiği konuğu konuşturmadığını belirtiyor ve şunları söylüyor;
"Ali adet olduğu üzre yanına konu mankeni çağırmış. Sorduğu soruların yanıtlarını vermesine bile şans tanımadı. Konuğunun lafını ağzına tıkadı ve yolladı.. O zaman çağırma Ali.. Şov için stüdyoya adam çağrılmaz. Bir şeyi ortaya çıkarmak için çağrılır. Vaktin yoksa konuksuz götürürsün.. Yaptığın hem konuğuna, hem de seyircine ayıptı. Sen Ali Kırca'sın.. Sen yapma!.."