Selülit derdine son...
Abone olKadınların%80'inin sorunu olan selülit,mezoterapi yöntemiyle tedavi edilebiliyor.
Türkiye'deki kadınların neredeyse yüzde 80'i, selülit sorunundan
yakınıyor. Kalça, bacak, karın, hatta kol ve dizlerde oluşabilen
selülitten, 'Mezoterapi' yöntemiyle çabucak ve acısız şekilde
kurtulmak mümkün. Bu yöntemde, sadece bir kez kullanılıp atılan, 4
milimetrelik özel steril iğnelerle, cildin derm tabakasına birer
santim arayla batırılan etkin ilaçlar, kılcal damar dolaşım yoluyla
selülitli bölgeye direkt etki ediyor. Böylece dokulardaki ödemi
çözüyor, bozulmuş olan lenf ve kan dolaşımını düzeltiyor. Hücrelere
depolanmış yağ yeniden çalışmaya başlıyor, şeker ve yağ asitlerine
ayrılarak kullanılabilir hale geliyor. Uzmanlar, deri üzerinde
biriken fazla miktarda toksinin, yağ hücrelerine tuzak hazırlayarak
bu hücrelerin şişmesine ve kan dolaşımının zayıflamasına sebep
olduğunu belirterek, bu her iki sistemin zayıf çalışması halindeyse
selülitlerin artarak ciltte sağlıksız bir görünüm meydana
getirdiğini bildiriyor. Kadınlara has durum Selülitin oluşmasının
sebebi olarak östrojen hormonunu gösteren uzmanlar, östrojenin,
vücutta yağ ve şekerin depolanmasını sağlayan insülini arttırdığını
vurguluyor. Uzmanlar, özellikle buluğ çağı, hamilelik ve doğum
kontrol haplarının kullanıldığı dönemlerde, bu hormonun en üst
seviyeye ulaştığını da kaydediyor. Kadın vücudunda kalça, karın,
alt ve üst bacak bölgelerinin, yağ depolamaya uygun yapıda olduğunu
ifade eden uzmanlar, "Selülit, deri altındaki yağ hücreleri
gereğinden fazla yağ depoladıkları zaman oluşur. Şişen hücreler
dışarı doğru çıkıntılar oluşturur ve sonuçta deri girintili
çıkıntılı bir hal alır" diyorlar. Nasıl uygulanıyor? Uzmanların
bildirdiğine göre, 'Mezoterapi' tedavi yönteminde önce, ekografi
(ultrason) ile selülitli bölgenin kalınlığı, mezoterapist doktorun
çalışacağı derinlik ve o bölgeye giriş açıları tespit ediliyor.
Sadece bir kez kullanılıp atılan, 4 milimetrelik özel steril
iğnelerle, etkin ilaçlar, cildin derm tabakasına birer santim
arayla batırılıyor. Bu ilaçlar, kılcal damar dolaşım yoluyla
selülitli bölgeye direkt etki ediyorlar. Böylece dokulardaki ödemi
çözüp, bozulmuş olan lenf ve kan dolaşımını düzeltiyorlar. Bozulmuş
olan yağ hücreleri ile dolaşım arasındaki ilişki tekrar kuruluyor
ve yağ hücrelerine depolanmış yağ yeniden çalışmaya başlıyor, şeker
ve yağ asitlerine ayrılarak kullanılabilir hale geliyor. Mezoterapi
süresince kişinin yapacağı düşük kalorili rejimle bu yağlar, vücut
tarafından enerji olarak tüketiliyor. Mezoterapi olmadan yapılacak
diyetin, aslında normal kısımlarda yağ kaybına sebep olup yerel
fazlalıkları daha belirgin hale sokabileceğine dikkat çeken
uzmanlar, "Yağ dokusu yüz, göğüs gibi hasta vücudunun üst
kısımlarından kaybolur, kalça ve bacaklarda yağ dokuları değişime
uğramaz. Halbuki mezoterapide kişi, bölgesel olarak selülit
yağlarını kaybettiğinden kısa sürede (15 günde 2 beden gibi) olması
gereken şekle kavuşur. Tedavi bitince uzman doktor tarafından
hastanın bitim ekografisi alınır. Böylece selülitin mezoterapi ile
tedavisi ispatlanmış olur" ifadesini kullanıyor. Selülite karşı
diyet Mezoterapinin, sadece selülit tedavisinde değil, akne, saç
dökülmesi, bel ağrısından migrene kadar pek çok rahatsızlığa karşı
uygulandığını kaydeden uzmanlar, ilk kez 1952 yılında Fransa'da
uygulanan bu uluslararası yöntemin, halen İspanya, İtalya,
İngiltere, Fransa, Belçika, İsveç, Danimarka ve Japonya'da çok
yaygın olduğunu bildiriyor. Bu arada uzmanlar, iyi bir diyetin, hem
sağlık için gerekli hem de selülitle mücadelede bir başlangıç
noktası olduğunu vurgulayarak, şu önerilerde bulunuyor: "Yağ alım
miktarınızı sınırlayın, tereyağı, margarin gibi katı yağları,
kızarmış ve şekerli yiyecekleri ve rafine karbonhidratları kesin.
Ayrıca tuzlu ve baharatlı yiyecekleri de azaltın. Her gün bolca
taze sebze ve meyve yemeyi ve 7 - 8 bardak su içmeyi de ihmal
etmeyin. Sağlıklı bir diyete ilave olarak, kan dolaşımını
hızlandırmak da selülitli bir görünümü iyileştirmek için
gereklidir. Bunun için selülit kremleriyle veya vibromasaj
aletleriyle masaj yapabilirsiniz. Masaj vücudun tembel ve hareket
etmemekte inat eden dokularını harekete geçirerek kan dolaşımını
hızlandırır."