Selahattin Demirtaş'ın olay savunması! Kafamın tası atıyor 100 yıl da verseniz...
Abone olEDİRNE Cezaevinde yatan ve 142 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, davanın ikinci gününde savunmasını yaptı. Fezlekeyi eleştiren Demirtaş, 'tepemin tası atıyor' deyip "Ben Kürt'üm. Bin yıl da cezaevinde kalsam Kürt'üm" şeklinde konuştu.
Selahattin Demirtaş’ın tutuklu olarak yargılandığı ana davanın
duruşması, ikinci gününde Ankara Sincan Hapishane Kampüsü'nde devam
ediyor. Demirtaş, duruşmaya dün olduğu gibi bugün de Edirne
Cezaevinden SEGBİS yoluyla bağlandı.
Hakkında hazırlanan fezlekelerin siyasi saiklerle hazırlandığını öne süren Demirtaş, savunma yaparken "Milliyetçi değilim, milliyetçi çizgiyi doğru bulmam. Ama benim Kürtlüğümle alay edildiğinde, kusura bakmayın tepemin tası atıyor" dedi.
İşte Selahattin Demirtaş'ın duruşmada söyledikleri:
100 yıl ceza verilse umurumda değil
-Ben bu ülkede halen Kürt ve Kürdistan demenin terör
propagandası sayılmasını hakaret olarak görüyorum. Kabul etmiyorum.
Mahkeme bunu düzeltmek zorundadır. Mahkeme bana 100 yıl ceza
versin, umurumda değil. Ama Kürdistan ve Kürt kelimelerini
kullanarak tek bir cümle [hüküm] kurarsanız mahkemeniz hakkında suç
duyurusunda bulunurum. Ben sizin etnik kimliğinize, inancınıza
hakaret ediyor muyum? Edemem. Saygısızlık olur.
Kürdistan vardır, benim anavatanımdır
Evet, Kürdistan vardır. Daha önce de söyledim; Binali Yıldırım
söylediği için değil, Erdoğan söylediği için değil, Sultan Sencer
yazdığı için değil, Abdülmecid Kürdistan madalyonu bastığı için
değil, Mir Bedirhan Kürdistan beyi olduğu için değil. Tarihi
olarak, coğrafi olarak, bir realite olduğu için vardır. Siz de
savcılarınız da, yüz milyon tane hüküm kursanız da Kürdistan
vardır. Bir coğrafyadır. Benim de anavatanımdır. Önemli bir kısmı
da Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sınırları dahilindedir.
Kürdistan ayrı devlet değil sınırları yok
-Rumeli diyebileceksin, Kürdistan diyemeyeceksin. Var mı böyle bir
şey? Konuşmamda da belirtmişim, biz Kürdistan'ı ayrı bir devlet
olarak ifade etmek istesek bundan korkmayız. Çıkar
söyleriz. Kürdistan bir coğrafyadır. Siyasi sınırları yoktur,
sosyolojik sınırları vardır. Kürdistan, kadim bir coğrafyanın
ismidir. Elazığ savcısı istedi diye ben bundan vaz mı geçeceğim?
Kusura bakmasınlar.
Tepemin tası atıyor
-Ben Kürt'üm. Bin yıl da cezaevinde kalsam Kürt'üm. Kürt milliyetçisi değilim. Milliyetçi değilim, milliyetçi çizgiyi doğru bulmam. Ama benim Kürtlüğümle alay edildiğinde, kusura bakmayın tepemin tası atıyor. Kürdistan kelimesini kullandım diye beni terör propagandasıyla suçlayanları gördükçe benim de tepemin tası atıyor. Empati yapın. Etnik kimliğiniz, inancınız, mezhebinizle alay edildiğinde, yok sayıldığında ne hissedersiniz? İnsanın onuruyla ilgili bir mevzudur bu.
Demokratik özerklik, biricik çözüm
yoludur.
Tek adamlık, diktatörlük Türkiye'ye anayasaya referandumla zorla
kabul ettiriliyor da Selahattin Demirtaş bir mitingde demokratik
özerkliği mi savunamayacak? Bu mu suç olacak? Şu anda
Türkiye'yi yönetenler zaten en büyük suçu işliyorlar. Anayasa
askıya alınmış durumda. Anayasa sızlık şu anda fiili durumdur. 138.
madde her gün katlediliyor. Yargıya bangır bangır talimat
veriliyor. Daha binlerce örnek sayabilirim. "Bunların yaptığı
suç değil, Selahattin Demirtaş 2013 yılında Karakoçan'da Kürt
demiş, Kürdistan demiş, bu suçtur. Bunu yakalayacağız, hücreye
atacağız." Bu mudur? Bu mudur adalet anlayışı?