Şeker kullananlar dikkat!
Abone olKanda yükselen şeker miktarının vücutta zehir etkisi yaptığı belirtildi.
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları
ve Endokrinoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Oşar
Siva, Türkiye’de şişmanlık sıklığının artışına paralel olarak şeker
hastalığının da artığını söyledi.
ŞEKER HASTALIĞINDA BEL ÇEVRESİ ÖNEMLİ GÖSTERGE
Şişmanlığın vücuttaki yağ dokunun artışı olduğunu anlatan Prof. Dr. Siva, şöyle konuştu: "Özellikle karın tipi şişmanlık, şeker hastalığı için risk oluşturuyor. Çünkü sayıca çoğalan ve hacmi büyüyen yağ hücreleri şeker oluşumunu kolaylaştıran birtakım maddeler salgılıyor. Bunun sonucunda da insülin direncine yol açıyorlar ve şeker hastalığına neden oluyorlar. Şeker hastalığında bel çevresi önemli bir gösterge. Kilolu, fazla şeker tüketen, ailesinde şeker hastası olan kişiler dikkatli olmalı. Unutulmasın ki, fazla şeker vücutta zehir etkisi yapar. Damarlarla tüm vücutta dolaşarak organlara hasar verir.”
ŞEKER HASTALARININ YÜZDE 80’İ KİLOLU
Şeker hastalığı uzun süre kontrolsüz bir şekilde giderse sinir
uçlarında tahribata yol açabiliyor. Hastalara tanı konulduğunda
yüzde 30’unun sinir uçlarında tahribat olduğunu belirten Prof.Dr.
Siva, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şeker hastalığı, belirti
vermeden sessizce ilerleyebilir. Türkiye’de ne kadar şeker hastası
varsa, bir o kadar sayıda da hasta olduğunu bilmeyen vardır. Şeker
hastalığında çok su içmek, gece iki defadan fazla idrara kalmak,
ayaklarda yanma, uyuşma, bulanık görme, halsizlik, yorgunluk,
konsantrasyon bozukluğu gibi belirtiler olabilir. Bu
belirtilerinden en az ikisi olan kişi iç hastalıkları uzmanına
gitmeli, şeker değerlerini ölçtürmeli. Fakat risk altında olan
kişilerin yani ailesinde şeker hastası olan kişilerin, belirtileri
olmasa bile şekerlerini ölçtürmeleri gerekiyor. Herkese haftada 150
dakika egzersiz ve kilolarının en az yüzde 10’unu vermesini
öneriyoruz. Çünkü şeker hastalarının yüzde 80’i fazla
kilolu.”
Vücutta belli bir miktarda şeker olmadığı zaman vücudun
faaliyetlerini sürdüremediğini söyleyen Prof.Dr. Zeynep Oşar Siva,
sözlerine şöyle devam etti: “Kas doku, yağ doku ve
karaciğer insülin varlığında şekeri kullanabiliyor. Mevcut
insülinin etkisinin zayıflaması veya miktarının yetersiz olması
nedeniyle vücut organ ve dokuları şekeri kullanamadığında, kanda
şeker yükseliyor. Dolaşımla her dokuya ulaşıyor ve organlarda
hasara neden oluyor. Bir kişinin açlıkta alınan şekeri 99’a kadar
normal değerdir. 126’ya kadar şeker hastalığına bir adım
yaklaşanlar, 126 ve üzerini şeker hastası diyoruz. Bir şeker
hastası 5 yıl boyunca şekerini kontrol altına almazsa tüm damarları
etkileniyor. Damarların yanında göz, sinir uçlarında tahribatlar
ona bağlı hissetme bozuklukları, ayak yaraları, nöropatik ağrılar
veya böbreklerde yetersizlik ve diyalize kadar giden böbrek
rahatsızlıklarına neden olabilir. Ama bu olumsuzluklar korkutmasın.
Kan şekeri iyi giderse bunların hiç biri olmaz.”