Şehit madencinin eşyaları sahur sofrasında
Abone olSoma’da 301 işçinin hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan maden faciasını en yakından yaşayan yerlerden biri olan Manisa’nın Kırkağaç ilçesinde...
Soma’da 301 işçinin hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan maden
faciasını en yakından yaşayan yerlerden biri olan Manisa’nın
Kırkağaç ilçesinde Ramazan’ın ilk sahurunda boyunlar büküldü.
Kırkağaçlı maden şehidinin eşi Nurcan Şam ve kızları, sahur
sofralarına Osman Şam’ın baret ve çizmelerini koydu.
Ramazan’ın ilk sahurunda, Manisa’nın Soma ilçesindeki maden
kazasında hayatını kaybeden Kırkağaçlı maden şehidi Osman Şam’ın
evinde hüzün vardı. Eşinin vefat etmesinin ardından iki kızıyla
yapayalnız kalan Nurcan Şam, Müslümanların büyük mutlulukla
karşıladığı Ramazan’ı gözyaşları ile karşıladıklarını söylerken,
zaman zaman duygusal anlar yaşadı. 35 yaşında hayatını kaybeden 18
yıllık eşi Osman Şam’ın ardından ilk kez sahur sofrasını onsuz
hazırlayan Nurcan Şam, kızları 9 yaşındaki Esra Açelya ve 2
yaşındaki Suna Gizem ile birlikte eşinden geriye kalan baret ve
çizmeleriyle sahur yaptı.
"SAHURA ONSUZ KALKTIK"
Eşiyle birlikte her Ramazan’da birlikte oruç tutup birlikte sahura
kalktıklarını söyleyen Nurcan Şam, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu Ramazan’da ilk defa eşim yok ama sofraya onun yerine baretiyle
çizmesini koydum. Her zaman yanımızdaymış gibi hissedelim diye. İki
kızımla baş başa kaldık. Ama onun ruhu her zaman bizim yanımızda.
Ben onu hissediyorum. Her zaman onun için dua edeceğiz. Artık başka
yapacak hiçbir şeyimiz yok. Ramazan’ı kızlarımla yalnız
geçireceğiz. Kızlarımla birlikte onsuz kaldık. Sahura onsuz
kalktık. Çocuklarım daha çok küçük, babalarını unutmasınlar diye
baret ve çizmelerini sofraya koydum. Her zaman baretini ve
çizmesini evimde tutacağım. Ruhu her zaman bizim yanımızda olacak.
İnşallah o da oralarda iyidir."
"KIZIM KURAN ÖĞRENİYOR"
Eşiyle geçirdiği geçmiş Ramazanları hatırlayan Şam şöyle
konuştu:
"Her Ramazan’da ben onu kaldırırdım. Sahurda kahvaltı yapardık.
Bazen bizim sesimizi duyar kızlar da uyanırdı. Hep birlikte
gülüşürdük. Hem sohbet ederdik, hem de sahurumuzu yapardık.
Gülerdik, eğlenirdik. Sonra orucumuza niyetlenirdik. Namazımızı
kılardık. Kızım da bizle birlikte namaza dururdu. Eşim ondan sonra
madene işe giderdi. Kızım bu sene de Kuran-ı Kerim öğreniyor,
babasının arkasından okusun diye. Ev yaptırmıştık, devletimiz
borçlarımızı sildi sağ olsun. Ama bizim esnafa borçlarımız çok
fazla. İnşallah Allah’ım yardım eder."
KIZINDAN BABASI İÇİN İLAHİ
Babasına en sevdiği ilahiyi okuyan 9 yaşındaki Esra Açelya ise,
“Babamı çok özledim. Geçen sene sahura beraber kalkardık. Oynardık,
eğlenirdik. Tek hatıra kalan baretiyle, çizmeleri oldu. Onu hiç
unutmayacağım” derken, okuduğu ilahi içinse, "Babam bu ilahiyi çok
severdi. Onun için okudum. İnşallah beğenmiştir” dedi.
(İHA)