Seçim raporunda Erdoğan'a sert eleştiri
Abone olAGİT, 7 Haziran genel seçimleriyle ilgili nihai raporunu yayınladı. Raporda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçimlerde yasal kuralları ihlal ettiği ve ilgili Avrupa belgelerine uymadığı belirtildi.
ANKARA ’nın daveti üzerine gözlemci
heyeti gönderen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), 7
Haziran’daki genel seçimlere ilişkin nihai raporunu
tamamladı.
AGİT, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimlerdeki rolünün kampanyaya ilişkin yasal kuralları ihlal ettiği ve ilgili Avrupa belgelerine uymadığı tespitinde bulundu. Medya özgürlüğüne ilişkin olumsuzlukların da önemli yer tuttuğu 18 Ağustos tarihli raporda çok sayıda tespit ve tavsiyeye yer verildi.
1 Kasım’daki seçimler için de bir tür “yol haritası” niteliğine sahip AGİT raporunda öne çıkan tespitler şunlar:
- Cumhurbaşkanı’nın kampanyaya katılması kuralları çiğnedi ve
AGİT ile Avrupa Konseyi’nin ilgili belgelerine uymadı.
- Cumhurbaşkanı, Anayasa’ya göre parti tutmamak ve görevlerini
yansız yerine getirmek zorunda olmasına rağmen seçim kampanyasında
aktif rol üstlendi. Cumhurbaşkanı, olağanüstü sayıda kamu
etkinliğine devletin başı olarak yerel yetkililerle katıldı ve
bunları hükümetin çalışmalarını övmek, iktidar partisi lehine
kampanya yapmak ve muhalefet temsilcilerini eleştirmek için fırsat
olarak kullandı.
MEDYAYA GEREKSİZ SINIRLAMALAR VAR
- Medya özgürlüğü ciddi endişe alanı. İktidar partisine karşı
eleştirel olan medya ve gazeteciler kampanya süresince aralarında
siyasilerin doğrudan müdahalesi, kurumsal nitelikli ve iktidar
partisinin düzenlediği etkinliklere katılımın engellenmesi, kapatma
tehditleri gibi uygulamaların yer aldığı baskı ve gözdağına maruz
kaldı.
- Hükümete yakın özel şirketlerin reklam vermekten vazgeçeceğine
yönelik korku ve gazetecilere yönelik davalar yaygın otosansüre
neden oldu. Canlı bir medya ortamı var, bununla birlikte yasal
çerçevede yersiz sınırlamalar sürüyor.
- Cumhurbaşkanı, iktidar partisinin faydasına olan geniş çaplı
televizyon yayınından yararlandı.
- Aktif ve yüksek vatandaş katılımı demokratik seçim düzenlenmesine
geniş bağlılığın göstergesi.
- Kampanya süresince temel özgürlüklere genel olarak saygı
gösterildi.
- Yüzde 10’luk seçim barajı siyasi çoğulculuğu sınırlıyor.
- İktidar partisiyle diğer adaylar arasındaki kutuplaşma dikkate
değerdi ve çatışmacı retorik sıklıkla kullanıldı.
- Karalama ve Cumhurbaşkanı’na hakaretin cezalandırılması konuşma
ve kampanya özgürlüğünü gereğinden çok sınırlıyor.
- Yüksek Seçim Kurulu (YSK) genel olarak seçimleri profesyonel
şekilde idare etti. YSK’nın daha şeffaf olması seçim sürecine
güveni artırmaya hizmet edecektir. Bazı YSK kararları yasal
mevzuatla uyumlu değildi.
AGİT'TEN TAVSİYELER
AGİT’in öne çıkan bazı tavsiyeleri ise şunlar:
- Seçime güveni artırmak için aralarında Cumhurbaşkanı ve adayların
da bulunduğu kamu yetkililerinin makamlarının avantajlarını seçim
amaçlı kullanmasını önlemek amacıyla devletle partiler arasında
ayrımı güvence edecek önlemler uygulanmalı.
- İdari kaynakların yanlış kullanımı ve resmi makamların seçim
amaçlı kullanılmasının da aralarında bulunduğu tüm kampanya
yasaklarının seçim sürecinde uygulanmasını sağlamak amacıyla yasal
çerçevenin değiştirilmesi göz önüne alınmalı.
- Kamu yönetiminin tarafsızlığının sağlanması için çaba
gösterilmeli.
- Yasal çerçeve, ifade özgürlüğüyle ilgili uluslararası
yükümlülüklere uygun olarak ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin
(AİHS) 10’ncu maddesi uyarınca değiştirilmeli. Yetkililer ifade
özgürlüğüne yönelik gereksiz müdahaleden kaçınmalı.
- Çoğulculuğu ve parlamentodaki temsili artırmak için seçim
barajının düşürülmesi göz önüne alınabilir.
- Oyun eşitliğini sağlamak için koltuk dağıtımı gözden geçirilmeli.
Seçim yasal çerçevesi gözden geçirilmeli ve değiştirilmeli.