Sebdikalar 2014 asgari ücretten umutsuz!
Abone olKayseri'deki bazı sendikaların şube başkanları, asgari ücretin en az 1500 TL olması gerektiğini bildirdiler.
2014 yılında asgari ücretin ne olacağını belirlemek için
oluşturulan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 24 Aralık'ta Ankara'da
yapacağı toplantıya hazırlanırken, Kayseri'deki bazı sendikaların
şube başkanları, asgari ücretin en az 1500 TL olması gerektiğini
bildirdiler.
Hizmet-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı Halil Özdemir, Türkiye'nin önünde duran en önemli meselelerden birisinin asgari ücret olduğunu ifade ederek, "Aslında ben bu toplanan Asgari Ücret Tespit Komisyonu'ndan işçi kardeşlerimizi rahatlatacak bir karar çıkacağını sanmıyorum. Çünkü Komisyon'da hükumet ve işveren temsilcilerinin dışında ayrıca bir konfederasyonun temsilcileri var. Hükumet ve işveren temsilcileri bir karara varıyorlar, işçi konfederasyonunun temsilcileri de bu kararı kabul ediyor. Türkiye'de 11 milyon 600 bin sendikalı çalışan, 2,5 milyon da taşeron işçi var. Bu Komisyon'da, Hak-İş'e bağlı işçilerin ve taşeron işçilerin haklarını kim savunacak? O nedenle bu komisyondan da bir şey çakacağını zannetmiyorum" diye konuştu.
Aslında, 800 TL'lik bir asgari ücretin, gelişen, büyüyen Türkiye'ye yakışmadığını vurgulayan Özdemir, şunları söyledi:
"Türkiye'nin büyümesinde, gelişmesinde asgari ücretli isimsiz kahramanların çok büyük payı var. Ancak bu büyümeden, kendileri gerektiği payı alamıyorlar. 30-40 liralık zamla ev mi geçinir? Üniversitede okuyan bir gencin maliyeti, kendi memleketinde okusa bile 500-600 lira. Bence asgari ücret en azından net 1500 lira olmalı. Bunun için de adaletli bir komisyon oluşturulmalı. Asgari ücretliler, Türkiye'nin en büyük ekonomistlerinden biri. Çünkü 800 lira ile 4 kişilik bir aileyi geçindiriyorlar. Allah yardımcıları olsun."
Kıdem tazminatları konusunun da isçiler için önemli olduğunu
ifade eden Hizmet-İş Sendikası Başkanı ve Hak-İş İl Temsilcisi
Halil Özdemir, kamuda çalışan işçilerin yıllık kıdem
tazminatlarının sosyal haklarıyla birlikte 4-5 bin lira tuttuğunu
ancak şu an 3 bin 218 lira kıdem tazminatı ödendiğini bildirdi.
Özdemir, "Biz istiyoruz ki, kıdem tazminatı 30 günden aşağı
olmasın, tavan ücret kaldırılsın, kim ne kadar kıdem tazminatı hak
ediyorsa onu alsın ve kazanılmış haklardan da bir adım geri
atılmasın. Hak-İş olarak bizim kırmızı çizgilerimiz bunlar"
şeklinde konuştu.
Hizmet-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı Halil Özdemir, taşeron işçiler konusunun da çalışma hayatında önemli bir sorun olarak ortada durduğunu belirtti. Özdemir, "Türkiye'de 2,5 milyon taşeron işçi var. Bunların büyük bir bölümü asgari ücretle çalışıyor. Kayseri'de işverenler biraz merhametli ve kamuda çalışan taşeron işçilere asgari ücretin 300-400 lira üzerinde bir ücret ödüyorlar ama bu da yeterli değil. Biz diyoruz ki, asgari ücretlinin de, taşeron işçinin de bu sıkıntıdan kurtulmasının tek yolu, sendikalı olması. Sendikalı oldukları zaman en azından 15-20 gün yıllık izinleri, hafta sonu tatilleri, bayramlarda ikramiyeleri, kıdem tazminatları olacak" dedi.
Bu arada, Kayseri'de işverenlerin sendikaya sıcak bakmaları sonucu, 2 bin 200 taşeron işçinin sendikaya üye olduğunu bildiren Özdemir, sendika olarak şu anda tespit çalışmalarının sürdüğünü bu çalışmanın tamamlanmasının ardından yetki belgesini de aldıktan sonra taşeron işçileri temsilen işverenle masaya oturacaklarını da kaydetti.
Çelik-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı Celalettin Korkmazyürek de asgari ücretin Türkiye'nin ciddi sorunlarından birisi olduğunu söyledi. Korkmazyürek, "Sendikalı çalışan işçileri, asgari ücret pek ilgilendirmiyor ama sendikalı olmayan pek çok çalışanımız, işçi kardeşimiz, asgari ücretle geçimini sağlıyor. Sendika olarak biz onların da sesi olmalıyız. Asgari ücret en azından net 1300 lira olmalı. Bu da gerçekten iyi bir ücret değil ama 800 liradan 1300 liraya çıkması, işçiyi bir nebze olsun rahatlatır, diye düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
Asgari ücretin yüksek olmasının, uzun vadede işverene de olumlu yansıyacağını vurgulayan Korkmazyürek, "Çünkü işçi, üretici olduğu kadar tüketicidir de. İşveren, fabrikasında ürettirdiği ürünü kime satacak? İşçiye, memura, çalışana satacak. Çarkların dönmesi açısından da çalışanların ücretlerinin artması, aslında işverenlerin kendi kasalarına döneceği anlamına gelir. Dolayısıyla işçisini maddi anlamda rahatlatan işveren ağabeylerimizin uzun vadede kendileri de rahatlayacaktır, diye düşünüyoruz" dedi.
Türkiye'de ve özellikle Kayseri'de son 2 yıldır istihdamla ilgili bir sıkıntı bulunduğunu da ifade eden Korkmazyürek, şunları kaydetti:
"İşverenler, çalıştıracak kalifiye eleman bulamıyorlar. Bu nedenle, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'ndaki büyüklerimiz, bunu da dikkate alarak asgari ücreti belli bir noktaya getirmeliler. İnsanlar, ücreti beğenmedikleri için işyerine gidiyorlar ve 1 gün bile çalışmadan işi bırakıyorlar. İnsanlar, özellikle sendikalı işyerlerini tercih ediyorlar. Bir işyerinde 1 ayda 200 kişi işten ayrılıyor. Bunun önüne geçmek için de asgari ücretin iyi ayarlanması lazım.
Kıdem Tazminatı Fonu da bir an önce uygulamaya girmeli. Çünkü 5-10 yıl bir işyerinde çalışan bir işçi, daha iyi ücretle daha iyi haklarla başka bir yerde iş bulduğu zaman, tazminatını yakmamak için eski işini bırakıp yeni işine gidemiyor. Dolayısıyla, Kıdem Tazminatı Fonu uygulamaya girerse, bir işçi, istediği zaman işini bırakıp daha iyi şartlardaki bir başka işe gidebilir ve tazminatı da yanmaz. Bir an önce işçilerin ayağındaki bu prangayı açmamız gerekiyor."