Sebahat Tuncel'i kınamıyorum, hatta onu tebrik ediyorum!

Vicdan devreye girince, yapılanın haksız, insaftan yoksun olduğunu twitter'daki sanal mitinge katılan herkes rahatlıksa söyleyebildi.

Hadi ÖZIŞIK hadi.ozisik@internethaber.com

Kime sorduysam aynı şeyi söyledi:

-Bütün partilerin içinde en iyi liste BDP'nin.

Vallahi de öyle, billahi de öyle...

Öyle de...

Bu işin bir de YSK tarafı var!

Bırakır mı "en iyi liste"yi BDP'nin yanına?

                    ***

Herkes bu konuda bir şeyler söylüyor.

Twitter da, kendiliğinden bir kalabalık oluştu dün.

Sanal miting yapıldı bir başka deyişle.

Yahu bir kişi, bir kişi "YSK haklı kardeşim" demez mi?

Hayır!

Çünkü...

Sağcısı, solcusu, dincisi, laiki...

Herkes ama herkes, elini vicdanına koydu dün.

Vicdan devreye girince, yapılanın haksız, insaftan yoksun olduğunu twitter'daki sanal mitinge katılan herkes rahatlıksa söyleyebildi.

                      ***

YSK bu kararla, en büyük darbeyi Türkiye'ye vurdu.

BDP'ye bir şey olmaz.

Leyla Zana başta olmak üzere yasaklanan 12 kişiye de bir şey olmaz.

Olan Türkiye'ye olur.

Dünya bizi ayıplar...

Rezil oluruz!

Zaten olmuşuz!

                       ***

Peki ne yapmalı?

"Bu iş yargının işidir" deyip kestirip atmalı mıyız?

Yoksa...

"Hayır!" çığlıkları mı atmalıyız?

Bu iş yargının margının işi değil kardeşim.

Bu iş, düpedüz Türkiye'nin işidir.

Başbakan en başta...

CHP'liler...

MHP'liler...

Bi cümle siyasiler...

Herkes "yeter" demeli...

Numan Kurtulmuş Twitter da yazdı.

Yapılması gereken tek şey var...

Meclis'i acil toplarsın.

Türkiye'nin alnındaki bu kara lekeyi iki dakikada kaldırırsın.

                          ***

Bu yapılmazsa eğer...

Veto yiyenler seçimlere katılmazsa eğer...

Yukarıda da ifade ettiğim gibi kazançlı çıkan BDP olur.

CHP, bölgede kayıp olduğu için pek kaybı olmaz.

MHP yine öyle...

En büyük darbeyi AK Parti alır.

Ve tabii ki Türkiye...

O halde...

Tez elden bu yanlış düzeltilmeli.

Veto yiyen 12 kişinin seçilme hakkı elinden alınmamalı.


Sebahat Tuncel ve TRT'deki Abdullah Öcalan yayını

İstanbul'da polise tokat atan BDP'li Sebahat Tuncel, önceki gün TRT'de boy gösterdi.

Nuriye Akman soruyor:

-Attığınız tokatla ilgili Abdullah Öcalan ne düşünüyordur?

Sebahat Tuncele, bu sorudan sonra, ayağına gelen topu kaleye göndermek kalıyor:

-Siz bu soruyu birgün Sayın Abdullah Öcalan'a sorarsınız.

TRT'nin telefonları kilitlenmiş bu sözden sonra:

-Vay siz APO'ya "Sayın" diyen birini nasıl ekrana çıkarırsınız?

Ve Tuncel'e ateş püskürenlerin attığı mesajlar.

İşte ben bunu anlamıyorum.

Tepki niye Sebahat Tuncel'e?

O işini yapıyor.

Kızacağınız kişi o değil ki...

Kim pas veriyor Tuncel'e...

Kim APO'yu gündeme getiriyor?

Kim TRT'de APO'yu ilahlaştırıyor?

Nuriye Akman!

Öcalan'dan Başbakan'dan söz eder gibi söz ederse, Sebahat Tuncel'in vereceği en güzel cevap o olur:

-Bu soruyu birgün fırsatınız olursa sayın Öcalan'a sorarsınız.

Ben burada Sebahat Tuncel'i kınamak yerine tebrik ediyorum.

Ayağına gelen topu, devletin televizyonunda gole çevirmesini bildiği için.

Tuncel'e yüzde yüz gollük pası veren Nuriye Akman'ı da, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin'e havale ediyorum.