Schuster dilini kılıç gibi kullandı
Abone olŞubat ayı boyunca bir kabustan diğerine uyan Beşiktaş'ta Bernd Schuster, dün akşam öğrencileri ile yüzleşti.
Dinamo Kiev faciası sonrası Antalyaspor maçı hazırlıkları
kapsamında Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri'nde bir araya gelen
futbolculara, idmanın iptal edildiğini söyleyen Schuster, takımla
1.5 saat süren tarihi bir toplantı yaptı.
Sabah gazetesinden Fatih Doğan'ın toplantıdan sızanları yazdı. İşte
Schuster'in dilini kılıç misali kullandığı toplantının
ayrıntıları:
BURAYA KADAR SABRETTİM
* Konuşacaklarım idmandan daha önemli. Beklentileri
karşılayamıyoruz, iyi oynayamıyoruz. İnsanlar kızmakta haklı. Bazı
şeyleri konuşmanın vakti, böyle gitmez. Buraya kadar sabrettim.
Yeni bir başlangıç yapacağız.
* Nerelerde hata yaptığımın özeleştirisini yapıyorum. Kabul, soğuk
biriyim. Ama ne yapabilirim, yapım böyle.
* İlk 11'e kimi yazsam fark etmiyor. Hiç biriniz fark yaratmıyor.
Herkese şans verdim. Kimse bana şans vermedin diyemez.
GEREKİRSE CANINIZI YAKARIM
* Çoğunuz milli takım oyuncusu. Böyle iyi bir kadrodan bu futbol
çıkmaz. Bu kadar konsantrasyon eksikliği, bu kadar duran toptan,
ölü toptan gol olmaz. Sizi tanıyamıyorum.
* Başarılı olmayacağıma inansam giderdim. Gitmem sorunları çözer mi
bilmiyorum. Ki kaldığıma göre başarılı olacağım. Bu takımda
potansiyel var ve size güveniyorum. Herkesten fedakarlık
bekliyorum. Bir an önce kendinize çeki düzen verin. Başarı için
gerekirse canınızı yakarım. Ağır bedeller ödemek zorunda
kalırsınız.
TEK TEK İSİM ÇAKTI
Guti'ye: Takım kaptanı oldun ama hala sahada
sorumluluk almıyorsun.
Quaresma'ya: Kiev'de sana çok ihtiyacım vardı.
Neredeydin? O kartla bizi yalnız bırakmaya hakkın yok.
Sivok'a: Devre arasında çok iyiydin. Şimdi
ortalıkta yoksun.
Ernst'e: Eski tempon yok. Bu halinle formayı
alamazsın.
Aurelio'ya: Hala İstanbul BŞB maçındasın. Aklın o
kartta kaldı. Tanınmayacak haldesin. BOBO'YA:
Sahada olduğunun farkında bile değilsin.
Fernandes'e: Artık kendini işine vermelisin.
Almeida ve Simao'ya: Takıma katkı için alındınız.
Ama hiç bir şey yapamadınız.
İ.Toraman'a: Tecrübeli futbolcusun. Sorumluluk al
ve daha az hata yap.
Rüştü'ye: Oynasan da oynamasan da elini taşın
altına sokup, takımı sahiplenmelisin.
Ekrem ve Hilbert'e: Hanginiz oynasa bir şey
değişmiyor. Rekabeti, seviyeyi bir adım ileriye götüremiyorsunuz.
Toplantının sonunda oyuncular da söz alırken, en çarpıcı tespitler
Simao'dan geldi: Sahada birbirimizden kopuk oynuyoruz, takım
savunmasını yapamıyoruz ve saha içerisinde iletişimimiz yok.