Sayın Erdoğan’ın Cevabı

Sayın Erdoğan, Biden’ın 24 Nisan Bildirisinde vereceği mesajı tahmin etmiş olmalı ki kendisiyle 23 Nisan günü yaptığı telefon görüşmesinde sözde Ermeni soykırımı meselesini doğru yorumlayıp yanlış ifadeler kullanmamasını istemiştir.

Ali Kafkasyalı alikafkasyali@internethaber.com

Joe Biden, yıllardır tam anlamıyla ifade edemediği, fakat yer yer kısmen de olsa açığa vurduğu Türkiye hakkındaki şer düşüncelerini başkanlık makamına gelir gelmez uygulamaya koymuştur.

Aralık 2019’da başkanlık seçiminden yaklaşık bir yıl önce kendisiyle yapılan bir söyleşide şöyle diyordu:

 “Şu an ona (Erdoğan’a) farklı bir şekilde yaklaşmamız gerektiğini düşünüyorum. Muhalif Türk liderlerini desteklersek onları daha cesur davranmaya itersek Erdoğan’ı yenebilirler. Darbe ile değil. Seçim ile. Yapacağım son şey ona Kürtler konusunda boyun eğmek olurdu kesinlikle. Özellikle Doğu Akdeniz’deki petrol faaliyetlerinin görüşülmesi ve birçok farklı şeyde.”

Bu cümlelerden onun hedefini ve maksadını anlamak zor olmasa gerek. Nitekim başkan seçildikten sonra onlarca yıldır birlikte çalıştığı FETÖ, PKK ve Ermeni örgütlerinin Türkiye ve Türkiye dışındaki temsilciliklerini harekete geçirmekle işe başladı.

Açıktan Sayın Erdoğan’ı, örtülü olarak da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni hedefe koydu.

Onun “Muhalif Türk liderlerini desteklersek onları daha cesur davranmaya itersek Erdoğan’ı yenebilirler.” sözünden ilham alan bütün muhalifler ses sese vererek Sayın Cumhurbaşkanı’na ve onun liderliğindeki Cumhur İttifakına karşı saldırıya geçtiler.

Malum olduğu üzere 15 Temmuz Darbe planını hazırlayanların başında Biden’ın olduğu aşikârdır. Darbe girişimi, bozuk silah gibi geri tepmiş, bütün dengesini alt üst etmiştir. Çünkü kendisi bu darbenin başarısız olacağına asla ihtimal vermemiş, taşeronlarını kutlamaya gelmeyi planlamışken bu başarısızlık onu çok üzmüştür. Bir süre aklı başına gelmemiş ne yapacağını bilememiştir. Ardından büyük bir pişkinlikle Ankara ziyaretinde bulunmuş ve Sayın Erdoğan’a geçmiş olsun demiş, bu arada dostlarına da ümit vermeyi ihmal etmemiştir.

Onun başkan seçilmesiyle birlikte hem ülkesindeki ekibi hem de ülkesi dışındaki işbirlikçileri sevinç ve heyecanlarını saklayamamış daha resmi sonuçlar açıklanmadan kendisine tebriklerini sunmuşlardır. Ümitlerini ona bağlayan PKK, FETÖ, Ermeni örgütleri ve sözde bizimkiler moral bulup cana gelmişlerdir.

Sayın Erdoğan, Biden’ın 24 Nisan Bildirisinde vereceği mesajı tahmin etmiş olmalı ki kendisiyle 23 Nisan günü yaptığı telefon görüşmesinde sözde Ermeni soykırımı meselesini doğru yorumlayıp yanlış ifadeler kullanmamasını istemiştir. Ne var ki Biden olumlu cevap vermemiştir.

Sayın Cumhurbaşkanı, vaziyetten sonuç çıkarmış ve Biden’ın 24 Nisan Bildirisini açıklamasından önce cevabını vererek; İstanbul semalarına, Anadolu’yu vatan yapmamızın tarihi büyüklüğündeki Türk Bayrağını asmış ayrıca onun örgütlerinin üzerine de komandolarımızı ve özel harekâtçılarımızı göndermiştir!

Bununla Büyük Türk Milletinin mesajını hem içimizdeki şaşkınlara hem de 24 Nisan Bildirisini sunanlara benzeri görülmemiş bir şekilde vermiştir. Karabağ’da kahraman Türk askerlerinin karşısına çıkma cesareti gösteremeyenler, tarih boyunca görmeye alışık olduğumuz ayak oyunlarıyla intikam almaya çalışmışlardır.

Türkiye Cumhuriyetinin akademisyen bir vatandaşı olarak başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere devletimizi verdiği bu cevapta emeği geçen herkesi tebrik ediyor, canı gönülden desteklemeye devam ediyorum.