Savaş Ay'dan inciler
Abone olAy'ın, örnekleri arasında, fotokopi makinalarının bozulma nedenlerinden, dil izi alınmasına kadar birçok örnek var.
Hiç kimse kendi dirseğini yalayamaz!..
Profesyonel habercilere haber beğendirmek zordur. Meslekte 5-6 yıl geçiren bir haberci bile, eğer sıkı gözlemci, takipçi, çalışkan bir kardeşse, bu süre sonunda; şaşıracağı, ilk kez karşılaşacağı, 'vay anam!' çekeceği bir haberle zor karşılaşır. Bendeniz de epey eski kaşar sayılırım habercilikte. Şaşıracak bir haber çıkınca çok şaşıracakların listesinde önlerde sayılırım yani.
Habere bak!..
Lakin öyle değilmiş. Daha geçen gece İnternet okyanusuna atlayıp, sörf seyahati yaptığım sırada, tuhaf ötesi ve beter şaşırtıcı şeylere rastladım. Gerçi bunların hepsi haber değildi, bazıları bilgiydi ama olsun. Nasılsa benden size nakledildiğinde acuk haber niteliği kazanır ve en azından sizi de bir nebze şaşırtır sanırım. Okuyun hele..
Dil izi...
Örneğin yakında parmak izi yerine dil izi de alınacakmış. Çünkü nasıl ki parmak ucu papilleri asla bir başkasınınkine benzemiyorsa, herhangi bir insanın dili de asla bir başkasınınkine benzemezmiş. Gerçi pek pratik görünmüyor bu yöntem. Ne yani; pul yalarmış gibi yaptırıp uygun bir kağıdı filan yalatacaklar, sonra da o dil izimizi tasnif edip saklayacaklar öyle mi? Peeh!..
Yankıya bak!..
Abuk haberler ve bilgilere devam edersek şunlar çıkıyor karşımıza:
Mesela bir insanın kendi dirseğini yalaması imkansızmış. Bunun bir haber değeri yok gerçi. Ama muhtemelen, aklımıza bile gelmediği için hiç denememişizdir bunu di mi?.. Sonracığıma mesela; ördek vakvaklamasının yankısı asla olmazmış. Bugüne dek bunun sebebini açıklayabilen de çıkmamış. Siz de bir düşünün şimdi. Neden olabilir ki böyle bir durum? Allah Allaaah!..
Güvenlik var di mi?..
Sırada çok kıyak bir haber konusu olabilecekken ham bilgi olarak kalıp, ıskalanmış bi olay var. Şöyle ki; dünyadaki fotokopi makinelerinde meydana gelen arızaların yüzde 23'ünün sebebi, makinenin üstüne oturup kendi popolarının fotokopisini çekmek isteyen
insanlarmış, işe bak.
Bizim atv'nin teknik müdürü Semih Kaya ikide bir bozulan fotokopi makinelerinden şikayet eder ama bunda sebebin o eylem olduğunu hiç sanmam. Güvenlik bu kadar sıkıyken nerede bizde fotokopi makinesine koyacak... Töbe töbeee!..
Böcü börtü
Anam anam anam!.. Asıl şimdik sıkı durun. Ortalama 50 yaşına kadar yaşamış insanlar, yine ortalama olarak toplam 70 kadar böcek, 10 kadar da örümcek yermiş ömür boyunca. Yani açık ağzımızdan içeri kaçan bu böcükleri farkında olmadan çiğner yutarmışız uyku esnasında.. I-ıyyykk?..
Çat diye
Şu anlatacağıma ise dikkat kesilin: Eğer ki çok çok şiddetli hapşırırsak kaburga kemiklerimizden biri kırılabilirmiş çat diye. Ya da hapşırmayı engellemeye çalışırsak baş-boyun damarlarımızdan biri yırtılıverirmiş aniden. Eğer ki gözleri açık tutarak hapşırmaya çalışırsak, gözler yuvalarından fırlayıverirmiş, ay Allah korusun...
Telefona bak!..
Daha bunun gibi bir dolu şey; mesela idrarın zifiri karanlıkta parladığı, domuzların vücut yapılarından dolayı hiçbir zaman başlarını yukarı kaldırıp gökyüzüne bakamadıkları, dünya nüfusunun yüzde 50'sinin hiç telefonla konuşmadığı, 1 saat süreyle kulaklıkla bir şey dinleyince kulaktaki bakteri sayısının yüzde 700 arttığı, çakmağın kibritten önce bulunduğu filan da yazıyor da, ben o kadar çok detaya girmiyorum.
Kıyamam ki!..
Ahh ah!..Aslında bu yazıyı okuyanlar arasında bir araştırma yapsak, içimizden en az yüzde 70 oranında sevgili okurun (siz de dahil) dirseklerini yalamaya çalıştığı da ortaya çıkar. Ve bu aslında müthiş şaşırtıcı bir araştırmacı gazetecilik haberi olur da, kıyamam ben size canlarım...
Profesyonel habercilere haber beğendirmek zordur. Meslekte 5-6 yıl geçiren bir haberci bile, eğer sıkı gözlemci, takipçi, çalışkan bir kardeşse, bu süre sonunda; şaşıracağı, ilk kez karşılaşacağı, 'vay anam!' çekeceği bir haberle zor karşılaşır. Bendeniz de epey eski kaşar sayılırım habercilikte. Şaşıracak bir haber çıkınca çok şaşıracakların listesinde önlerde sayılırım yani.
Habere bak!..
Lakin öyle değilmiş. Daha geçen gece İnternet okyanusuna atlayıp, sörf seyahati yaptığım sırada, tuhaf ötesi ve beter şaşırtıcı şeylere rastladım. Gerçi bunların hepsi haber değildi, bazıları bilgiydi ama olsun. Nasılsa benden size nakledildiğinde acuk haber niteliği kazanır ve en azından sizi de bir nebze şaşırtır sanırım. Okuyun hele..
Dil izi...
Örneğin yakında parmak izi yerine dil izi de alınacakmış. Çünkü nasıl ki parmak ucu papilleri asla bir başkasınınkine benzemiyorsa, herhangi bir insanın dili de asla bir başkasınınkine benzemezmiş. Gerçi pek pratik görünmüyor bu yöntem. Ne yani; pul yalarmış gibi yaptırıp uygun bir kağıdı filan yalatacaklar, sonra da o dil izimizi tasnif edip saklayacaklar öyle mi? Peeh!..
Yankıya bak!..
Abuk haberler ve bilgilere devam edersek şunlar çıkıyor karşımıza:
Mesela bir insanın kendi dirseğini yalaması imkansızmış. Bunun bir haber değeri yok gerçi. Ama muhtemelen, aklımıza bile gelmediği için hiç denememişizdir bunu di mi?.. Sonracığıma mesela; ördek vakvaklamasının yankısı asla olmazmış. Bugüne dek bunun sebebini açıklayabilen de çıkmamış. Siz de bir düşünün şimdi. Neden olabilir ki böyle bir durum? Allah Allaaah!..
Güvenlik var di mi?..
Sırada çok kıyak bir haber konusu olabilecekken ham bilgi olarak kalıp, ıskalanmış bi olay var. Şöyle ki; dünyadaki fotokopi makinelerinde meydana gelen arızaların yüzde 23'ünün sebebi, makinenin üstüne oturup kendi popolarının fotokopisini çekmek isteyen
insanlarmış, işe bak.
Bizim atv'nin teknik müdürü Semih Kaya ikide bir bozulan fotokopi makinelerinden şikayet eder ama bunda sebebin o eylem olduğunu hiç sanmam. Güvenlik bu kadar sıkıyken nerede bizde fotokopi makinesine koyacak... Töbe töbeee!..
Böcü börtü
Anam anam anam!.. Asıl şimdik sıkı durun. Ortalama 50 yaşına kadar yaşamış insanlar, yine ortalama olarak toplam 70 kadar böcek, 10 kadar da örümcek yermiş ömür boyunca. Yani açık ağzımızdan içeri kaçan bu böcükleri farkında olmadan çiğner yutarmışız uyku esnasında.. I-ıyyykk?..
Çat diye
Şu anlatacağıma ise dikkat kesilin: Eğer ki çok çok şiddetli hapşırırsak kaburga kemiklerimizden biri kırılabilirmiş çat diye. Ya da hapşırmayı engellemeye çalışırsak baş-boyun damarlarımızdan biri yırtılıverirmiş aniden. Eğer ki gözleri açık tutarak hapşırmaya çalışırsak, gözler yuvalarından fırlayıverirmiş, ay Allah korusun...
Telefona bak!..
Daha bunun gibi bir dolu şey; mesela idrarın zifiri karanlıkta parladığı, domuzların vücut yapılarından dolayı hiçbir zaman başlarını yukarı kaldırıp gökyüzüne bakamadıkları, dünya nüfusunun yüzde 50'sinin hiç telefonla konuşmadığı, 1 saat süreyle kulaklıkla bir şey dinleyince kulaktaki bakteri sayısının yüzde 700 arttığı, çakmağın kibritten önce bulunduğu filan da yazıyor da, ben o kadar çok detaya girmiyorum.
Kıyamam ki!..
Ahh ah!..Aslında bu yazıyı okuyanlar arasında bir araştırma yapsak, içimizden en az yüzde 70 oranında sevgili okurun (siz de dahil) dirseklerini yalamaya çalıştığı da ortaya çıkar. Ve bu aslında müthiş şaşırtıcı bir araştırmacı gazetecilik haberi olur da, kıyamam ben size canlarım...