Savaş Ay 10 yıl geri gitti ve suçladı
Abone olGazeteci Savaş Ay, bugünkü yazısında tam 10 yıl geriye giderek kendisini suçlayan bir yazı kaleme aldı. Peki Savaş Ay'ın kendisini hangi sebeple suçladı. İşte cevabı;
Gazeteci Savaş Ay, bugünkü yazısında tam 10 yıl geriye giderek
kendisini suçlayan bir yazı kaleme aldı. Peki Savaş Ay'ın kendisini
hangi sebeple suçladı. İşte Savaş Ay'ın ayrıntıları:
Yazı: Savaş Ay
Kaynak:
Saynur'a dedim ki; "Bu olayda çocukların dışında masum olan kimse
yok. Suçlular listesinin başına kendimi yazıyorum. Bu olayı 10 yıl
önce takip etmişim. Malatya'da kız yurdunda konuşup söyleşmişim.
Yayınlamışım. O kızlardan çoğu bana şikayetlerini ilettikleri için
yurt yönetimince dayakla cezalandırılmış. Haberim olmamış. Fikri
takip yapmamışım. İşin peşini takip etmemişim. 10 yıl sonra bu
rezalet büyümüş de çıkmış karşıma. O zaman bu yaptığıma kötü
gazetecilik denir. Kusurluyum, hatalıyım.
Özeleştiri veriyorum
Açık açık özeleştiri veriyorum. Bu gün bakanlara, vekillere,
idarecilere tepki gösteren Malatyalılar kaç kez bu yurtlara
gitmiştir; buraları denetlemişlerdir? Her yerde dayak var. Bu
toplum şiddetle besleniyor. Bu şiddeti uygulayanlar sorumluluk
zincirinin en son parçasıdır. Şiddete karşı topyekun bir
seferberlik gerekir. Anneler kendi çocuklarını dövüyor. Bir kadına
40 çocuğu bırakırsan ve bu kadın eğitimsizse ne yapacak?
Milli seferberlik
Hangi hükümet gelirse gelsin Çocuk Esirgeme Kurumu bir rant
kapısıdır, arpalıktır. Bu bütün hükümetler için geçerlidir. Sistem
tamamen bunun üzerine kurulmuş. 1.5 yıl önce Küçükyalı Çocuk
Yuvası'nda da aynı şeyler yaşanmıştı. Dayak var, falaka var su
sıkarak işkence var taciz var, tecavüz var. Sonuç koskoca bir
sıfır. Bu şiddeti uygulayanlar da bir süre sonra çıkacaklardır. Bu
olayın çözümünü devletten beklememek gerek. Bu bir milletçe
seferberlik meselesidir.
Holdingler de el atsın
Üniversiteler, holdingler bu çocuklara sahip çıkacak. Diyelim ki
Sabancı'nın, Koç'un 200300 kayıtlı çocuğu olacak. Holding içinde
kurulacak birimler bu çocukları SHÇEK'le koordineli olarak
gözetecek, destekleyecek. Oraya dünyanın en şeker en yufka yürek
kadını Ayşe Özgün'ü getirsen, "Şu çocuklara 1 ay boyunca sen bak
Ayşe Abla" desen kadıncağız 1 ayda tımarhanelik olur. Oradakiler
zaten problemli çocuklar. Tüm sorunları tek başına devlet
çözemez.