Şaron iddialarını bakanlık doğruladı

Adalet Bakanlığı'ndan bir kaynak ise Başsavcı Mazuz'un Şaron hakkında dava açıp açmama kararını vermesinin 2 ay alabileceğini belirtti. Haberin verilmesinin ardından, Şaron'un kabinesinden bir bakan da Başbakan'ın istifa etmesi gerektiğini söyledi. Şaron'un asıl koalisyon ortağı Şinui partisinden Altyapı Bakanı Yosef Paritzky, ''Bu koşullarda Başbakan istifa etmeli'' dedi. Paritzky, bugün İsrail Radyosu'na yaptığı açıklamada, Başbakan'ın bu koşullar altında istifa etmesi gerektiğini belirterek, ''Ondan, bugün, istifaya hazır olduğunu açıklayarak evine dönmesini ve suçsuzluğunu kanıtlamak için oradan mücadele etmesini beklerim'' demişti. Paritzky'nin üyesi olduğu Şinui partisinin, çoğunluğunu Şaron'un Likud partisinin oluşturduğu 23 sandalyeli kabinede 5 temsilcisi bulunuyor. Şaron'un Likud partisinden kabinede sandalyesiz bakan olan Uzi Landau da Başbakan'ın en azından dava açılması durumunda başbakanlık görevinden geçici olarak ayrılması gerektiğini söyledi. Başsavcının ne karar vereceği konusundaki tahmini sorulan eski Polis Bakanı Moşe Şahal ise İsrail Radyosu'na yaptığı açıklamada, dava açılması önerisinin, ''reddedilmesi zor bir öneri olduğunu'' söyledi. Bir hükümet kaynağı ise mevcut yasalara göre Şaron'un, dava açılsa bile temyiz mahkemesinden son karar çıkana kadar istifa etmek zorunda olmadığını söyledi. İsrail'de yapılan son kamuoyu yoklamaları, dava açılması durumunda Şaron'un büyük kamuoyu baskısı altında kalacağını ortaya koymuştu. Şaron, daha önce Savunma Bakanı iken, 1982'de Lübnan'ın işgalinden sonra açılan bir soruşturmada Sabra ve Şatila Filistin mülteci kamplarında Lübnanlı Falanjist milislerin yüzlerce Filistinliyi katletmesinden dolaylı olarak sorumlu bulunması üzerine görevinden ayrılmak zorunda bırakılmıştı. FİLİSTİN TEPKİSİ Filistin Devlet Bakanı Saib Erakat ise konunun İsrail'in iç meselesi olduğunu söylemekle beraber, Şaron'un siyasi olarak zayıf düşmesi durumunda, dikkatleri başka yöne çekmek için daha da sertleşmesinden korktuğunu söyledi. Erakat, Reuters'a yaptığı açıklamada, ''İsrail hükümetinin muhtemel davayı Filistin halkına karşı saldırganlığı artırmak için kullanmamasını umuyoruz'' dedi. Şaron'un siyasi olarak zayıflaması durumunda Gazze Şeridi'nden çekilme ve Gazze Şeridi'ndeki Yahudi yerleşim birimlerini kapatma kararından da vazgeçebileceği belirtiliyor. DAVA KONUSU Şaron, 1999 yılında Dışişleri Bakanı olduğu dönemde Yunanistan'daki bir emlak projesini destekleme karşılığında işadamı David Appel'den rüşvet almakla suçlanıyor. Şaron iddiaları reddetmişti. Şaron'a rüşvet verdiği ileri sürülen emlakçı ve Likud partisi içinde etkili bir kişi olan David Appel hakkında ise Şaron'a başbakanlığı öncesi ve sonrasında rüşvet vermek suçundan 21 Ocak'ta dava açılmıştı. Bu davanın iddianamesinde, 1998-1999 yıllarında Appel'in ''kamusal görevlerinin yerine getirilmesiyle bağlantılı etkinliklere karşılık Ariel Şaron'a rüşvet verdiği'' ileri sürülmüştü. İddianamede, Appel'in, Şaron'un Necef çölündeki çiftliğine 100 bin dolar ve 2,6 milyon şekel (590 bin dolar) ödediği, ayrıca Appel'in iki seçim kampanyası sırasında Şaron'u destekleme sözü verdiği belirtilmişti.