Sarkozy ve Merkel bizi kıskanıyor!
Abone olEkonomi Bakanı Zafer Çağlayan, katıldığı yemekte, kıskançlık yüzünden Türkiye'ye problem yaratıldığını iddia etti...
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, küresel kriz ortamında
Türkiye'nin sıkıntı yaşamamasının en önemli nedenlerinden birinin
güçlü bir lidere sahip olması olduğunu söyleyerek "Siz sanmayın ki
Sarkozy ya da Merkel başka konulardan dolayı zaman zaman Türkiye'ye
problemler yaşatıyorlar. İnanın ki bunun birinci sebebi
kıskançlıktır" dedi.
PROBLEMLERİN SEBEBİ KISKANÇLIK
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Faruk Çelik, TÜGİAD'ın Bursa Almira Otel'de düzenlenen yemeğine
katıldı. Yemekte konuşan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, küresel
kriz ortamında Türkiye'nin bir sıkıntı yaşamamasının en önemli
nedenlerinden birinin güçlü bir lidere sahip olması olduğunu
söyledi. Çağlayan, "Avrupa'nın en büyük problemi lider
problemi olmuştur. Siz sanmayın ki Sarkozy ya da Merkel başka
konulardan dolayı zaman zaman Türkiye'ye problemler yaşatıyorlar.
İnanın ki bunun birinci sebebi kıskançlıktır. Çünkü artık borç
almadığı için emir almayan bir Türkiye var. Bunun arkasında da
güçlü bir lider olması yatıyor. Siyasi istikrarımızın son derece
güçlü olması" diye konuştu.
"İSTERİZ Kİ KOMŞUMUZ EKONOMİK SIKINTINDAN BİR AN ÖNCE
KURTULSUN"
Türkiye'de artık siyasi ve ekonomik istikrarın sağlandığını
söyleyen Çağlayan, "Bu küresel kriz ortamında Türkiye'nin
başına bir iş gelmemişse sebebi budur. Yunanistan'ın iflas edip
etmemesi an meselesi şu anda. İsteriz ki komşumuz ekonomik
sıkıntından bir an önce kurtulsun. Sizdeki bu sıkıntı bizi mutlu
etmez. Aynı şekilde Yunanistan'ın kağıtlarının tahvillerinin
takasında bir sorun çıkarsa, hemen arkasından Portekiz, İspanya ve
İtalya'ya sirayet edecektir" ifadelerini kullandı.
"TEŞVİK KULLANMAYARAK ENAYİLİK YAPTIM"
AK Parti hükümeti öncesi ve sonrasıyla ilgili değerlendirmelerde
bulunduğu konuşmasında kendisinin yıllarca teşvik sistemini
eleştiren bir insan olduğunu belirten Bakan Çağlayan, 27 yıllık
sanayicilik yaşamında tek kuruş teşvik kullanmadığını dile getirdi.
Çağlayan, "Kullanmadım derken iyi yapmadım, enayilik
yaptım. Ama o tarihlerde Türkiye'de teşvik kullanmak, 3-5 densizin
yüzünden hırsızlık yapmak gibi değerlendiriliyordu. Çünkü o
teşvikleri çarçur eden, yatırım yapmayan, devletin parasını çalmak
zanneden zihniyetin olduğu günlerdi. Ama şimdi hazırladığımız bu
teşvik sisteminde her tülü alt yapımız var. Her türlü bilgi
birikimine sahibiz" dedi.
"BİZ ESKİDEN BIYIĞI KESİLMİŞ KEDİ GİBİYDİK"
Geçmiş yıllardaki girişmici ile yeni girişimci arasında büyük
farklar olduğunu anlatan Çağlayan, "Biz karanlıkta yön
bulmaya çalışan insanlar gibiydik. Adeta bıyığı kesilmiş kedi
gibiydik. Kedilerin en büyük antenleri bıyığıdır. Nereye
gideceğimizi bilmezdik. Elimizde veri yoktu. Şimdi elimizde
girişimci bilgi sistemi dediğimiz 2 milyon 10 bin 477 işletmenin
MR'ı var. Kapasitelerini görüyoruz" diye konuştu.
BAKAN ÇELİK: "EKONOMİ BAKANI OLARAK KONUŞMASI ÇOK
KOLAY"
Çağlayan'ın ardından söz alan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Faruk Çelik ise şunları söyledi: "Ekonomi Bakanı olarak
konuşması çok kolay. Ben kendisinin Çalışma Bakanı olmasını
isterdim. Bakalım bu kürsülerde konuşmak kolay mı, değil mi?
Sağınıza bakıyorsunuz işvereni görüyorsunuz, solunuza bakıyorsunuz
sendikaları görüyorsunuz. Arkanıza bakıyorsunuz emeklileri
görüyorsunuz. Önünüze bakıyorsunuz sosyal güvenlik açıklarını
görüyorsunuz. Yan tarafa bakıyorsunuz eczacıları görüyorsunuz,
sağlığı görüyorsunuz. En önemlisi işsizleri görüyorsunuz. Toplumun
gerçekten sorun alanlarıyla karşı karşıyasınız. Dolayısıyla biz
konuşurken zorlanarak konuşuyoruz. Acaba bu kesimlerden hangisine
söyleyeceğimiz cümle olumsuz bir yansıma yapar ve karşımıza sorun
çıkar diye. Ama Ekonomi Bakanı olunca ne güzel. Ağırlıklı olarak
karnı tok olan, işi nispeten yerinde olan ve Türkiye'yi büyütme
konusunda hedefini az çok belirlemiş olan insanlarla bunu tartışmak
o kadar zevkli bir iş ki Sayın Bakanımız bunu son derece güzel
gerçekleştiriyor."