Sarkozy militan imamlara geçit vermeyecek

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy aşırı ya da militan eğilimlere sahip Müslüman din adamlarının ülkeye girişini yasaklamak istediğini açıkladı.

Sarkozy, bu girişimi Toulouse kentinde bir Yahudi okulunu ve Fransız askerleri hedef alan silahlı saldırılar ardından gündeme getirdi.

Yedi kişinin öldüğü cinayetleri işlediğini ve El Kaide ile bağlantısı olduğunu iddia eden saldırgan, polisin iki gün süren operasyonu sonunda öldürülmüştü.

23 yaşındaki Muhammed Merah'nın adi suçlarla girdiği cezaevinde radikal görüşlerle tanıştığı, ardından Afganistan'daki kamplarda eğitim aldığı öne sürülüyor.

Sarkozy, yaşananlar ardından militan eğilimli din adamlarının Nisan ayında ülkede düzenlenecek bir konferansa katılmasına izin vermeyeceklerini söyledi.

Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimi dolayısıyla çeşitli medya kuruluşlarına bir dizi mülakat veren Sarkozy, açıklamalarında özellikle İslam Örgütleri Birliği'nin yaklaşan konferansına dikkat çekti.

"Bu konferansa davet edilen ancak Fransa topraklarında istenmeyen bazı kişiler var" dedi.

Sarkozy özellikle Katar'da yaşayan Mısırlı Sünni din adamı Yusuf Karadavi'yi hedef aldı.

Karadavi diplomatik pasaport sahibi olduğu için Fransa'ya giriş için vize başvurusu yapması gerekmiyor.

Ancak Sarkozy bu konuyu Katar Emiri ile görüştüğünü ve din adamının Fransa'ya gelmek için ülkeden ayrılmasına izin verilmeyeceğini söyledi.

Daha önce Filistinli intihar eylemcilerini ve Irak'taki Amerikan güçlerini hedef alan saldırıları destekleyen açıklamalar yapan Karadavi'nin 2008 yılında da İngiltere'ye girmesine izin verilmemişti.

Seçim dönemi

Fransa'da cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turu gelecek ay düzenlenecek. Sarkozy, halen anketlerde Sosyalist Parti adayı François Hollande ile başabaş durumda görünüyor.

Aslında Hollande geçtiğimiz haftalara dek Sarkozy ile arasındaki puan farkını açıyordu.

Ancak geçen hafta üç asker ile üçü çocuk dört Yahudinin öldürüldüğü saldırıların faili olan Muhammed Merah'nın izinin bulunup büyük bir operasyon sonunda öldürülmesi sürecinde, Sarkozy soğukkanlı yaklaşımı ile artı puan kazandı ve anketlerde yükseliş kaydetti.

Sarkozy, Merah'nın ölümünün hemen ardından da internette aşırı görüşler yayan İslami sitelere tekrar tekrar girilmesini suç kapsamına alma ve doktrin ya da terör eğitimi için yurtdışına seyahat edenlerin eyleme karışmasalar da cezalandırılmasına yönelik planlar üzerinde çalıştığını duyurdu.

Bu konuda hazırlanacak karar tasarıları ise cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında meclise gelecek.

Sarkozy medyaya açıklamalarında aşırı sağ görüşlü Ulusal Cephe'nin cumhurbaşkanı adayı Marine Le Pen'in tutumunu da eleştirdi.

Le Pen, Merah'nın eylemlerini göçmenliğin olumsuz yansımaları ile ilişkilendirmiş; Sarkozy ise işlenen cinayetleri ne göçle ne de İslam ile ilişkilendirmenin makul olacağını kaydetmiş; Merah'nın Fransa'da doğup büyüdüğünün altını çizmişti.

Merah ölümünden önce polisle yaptığı pazarlıklar sırasında saldırıları Filistinli çocukların intikamını almak ve Fransa'nın Afganistan'daki askeri varlığını protesto etmek için düzenlediğini söylemişti.

Saldırıda kullanılan ve Merah'nın ev ve aracında bulunan 20 bin euroluk silahların ise soygun ve gasp yoluyla elde edilen paralarla satın alındığı belirtiliyor.