Sarıgül öyle böyle uçmadı
Abone olObama ABD'de tarih yazsa ne yazar? Bir Mustafa Sarıgül eder mi? Vallahi Sarıgül'e göre bunun için 20 yıl lazım...
İNTERNETHABER
Röportaj: Yasemin Pulat
Bu seferki konuğumuz Belediye Başkan adaylarının en
popüleri Mustafa Sarıgül'dü... Kendisiyle çok kısa bir röportaj
yaptık. Başkan politikayla ilgili sorulara cevap verdi ama iş özel
hayatına gelince o kadar da açık sözlü değildi... Sarıgül'ün
politikaya dair iddiasını gösteren cümle ise "Obama'nın Sarıgül
olabilmesi için 20 yıl geçmesi lazım" oldu...
DENİZ BAYKAL BENDEN
KORKUYOR
OBAMA'NIN SARIGÜL OLABİLMESİ İÇİN 20
YIL GEÇMESİ LAZIM Yasemin Pulat: Evet. Buraya gelirken sizin bilbordlarınızla yan yana gördüm ve birbirine çok benzer.... Mustafa Sarıgül: Obama daha yeni Başkan oldu. Obama bakalım ne olacak ne bitecek, bunu önümüzdeki yıllarda, önümüzdeki günlerde göreceğiz. İnşallah Obama dünya barışı için önemli katkılar sağlar. Obama’nın daha bir Sarıgül olması için bir yirmi sene geçmesi lazım!.. Yazabilirsin ama, önemlidir ha! Yasemin Pulat: Zaten yazacağım! Mustafa Sarıgül: Obama’nın Sarıgül olması için daha bir yirmi, yirmi beş yıl geçmesi, emek harcaması lazım! Obama daha yeni, Obamayı göreceğiz... Obama bakalım hemen İsrail’deki savaşı durdurabilecek mi? Obama’dan şu anda büyük beklentiler var, umarım o beklentilere cevap verir. Umarım kampanyada söylediği lafların arkasında kalır. |
Yasemin Pulat: CHP içindeki siyasi yaşamınızdan bahsederek başlayalım dilerseniz.
Mustafa Sarıgül: Ben yıllardan beri CHP içinde görev yaptım. Fakat Sayın Baykal’a karşı büyük bir mücadele verdim. Dört defa beni partiden ihraç etti. 102 oyla ben genel başkanlık yarışını kaybettim fakat Baykal antidemokratik bir mücadele içerisinde. Demokrasi anlayışı ne yazık ki rakiplerini acımasızca partiden ihraç etmekten geçiyor. O nedenle Demokratik Sol Parti’den böyle bir davet aldım. Zaten eski partimdi. Demokratik Sol Parti’de çalışmalarıma devam ediyorum. Yerel seçim süreci yaklaşıyor. Ben bütün adaylara başarılar diliyorum, bu seçimlerin demokratik bir ortamda geçmesini arzu ediyorum. Benim tabi en büyük arzum yaptığım çalışmalar ve yurttaşlarımızın takdirleridir. İnanıyorum ki bizi çok önemli noktalara taşıyacaktır.
Yasemin Pulat: CHP’den ihraç edilmenizin sebebi Deniz Baykal’ın sizi kendisine rakip görmesi midir? Yani Deniz Baykal korktu mu sizden?
Mustafa Sarıgül: Korkuyor Deniz Baykal! Korkuyor... Korkunun ecele faydası yok. 102 oyla elimden kaçtı ama 2011 genel seçimlerinde halkın önünden kaçamayacak.
YILMAZ HOCA'YI SEVİYORUM
Yasemin Pulat: DSP’ye geçişiniz sırasında Yılmaz
Büyükerşen’in size karşı olduğu konuşuldu basında. Bunun sebebi
neydi?
Mustafa Sarıgül: Bilemiyorum tabi ben. Yılmaz hocanın kendi
takdiridir. Benim herkesi memnun etmek gibi bir niyetim
yok. Sevenler de olur sevmeyenler de olur. Bu demokrasinin
kuralıdır ama ben Yılmaz hocayı seviyorum.
Yasemin Pulat: Siz Şişli’de, Büyükerşen de Eskişehir’de rekor
oyla başkan seçildiniz, değil mi? Beğenir misiniz kendisini
politikacı olarak?
Mustafa Sarıgül: Beğeniyorum tabi. Son derece başarılı. Çok değerli
bir akademisyen her şeyden önce. Çok da kaliteli işler yapıyor.
DSP'DE DE BAŞKANLIK YARIŞINA GİRECEK
Mİ?
Yasemin Pulat: Bunun dışında aktif
politikada beğendiğiniz ve takdir ettiğiniz isimler var mı?
Mustafa Sarıgül: Var tabi yani. Rahmetli Turan Güneş’i
beğenirdim, Orhan Eyüboğlu’nu beğenirdim.
Yasemin Pulat: Aktif politika yapan isimlerin içinden diye
sormuştum.
Mustafa Sarıgül: Aktif siyaset yapan politikacılardan şu anda bir
isim vermek doğru olmaz ama... Aktif siyaset yapıyorlar. Bir isim
verdiğim zaman diğer isimler ne olur o zaman? Mesela
Kayseri belediye başkanı başarılı bir isim.
Yasemin Pulat: DSP’de de genel başkanlık mücadelesi verecek
misiniz?
Mustafa Sarıgül: Ben Zeki Sezer’le yoluma devam edeceğim. Böyle bir
mücadele düşünmüyorum. Artık Türkiye’de genel başkanlık
mücadelesi vermek değil, başbakanlık mücadelesi vermek
önemli! Ve bütün yurttaşlarımızın takdirini toplamak
önemli. Biz Zeki Sezer Başkanımızla, el ele, kol kola ve omuz omuza
yürüyeceğiz!
BU SEÇİMLERDE KENDİ REKORUMU KIRACAĞIM
Yasemin Pulat: Şişli’deki her evi gezmeniz,
herkesi tanımanız gibi efsanevi şeyler anlatılıyor hakkınızda. Siz
gerçekten her evde kimin oturduğunu biliyor musunuz?
Mustafa Sarıgül: Benim çalmadığım kapı, sıkmadığım el
yok. 28 mahallenin, 1065 cadde ve sokağının büyük bir
bölümünü hakikaten tanırım. Bir de hiç bir fark gözetmedim, yani
din farkı, dil farkı, ırk farkı, kültür farkı, mezhep farkı...
Şişli ile bütünleştik ve Şişli ile çok güzel bir bağımız oldu.
Geçen seçimlerde %70 e yakın oy aldım.
Yasemin Pulat: Bu seçimden ne bekliyorsunuz?
Mustafa Sarıgül: Bu seçimde inanıyorum ki, kendi rekorumuzla
yarışacağız. Ve kendi rekorumuzu inşallah kıracağız.
İNANDIĞIM İÇİN
ÇALIŞIYORUM
HER CUMA EYÜP SULTAN'A
GİDİYOR
Yasemin Pulat: Her Cuma Eyüp Sultan’a gittiğiniz doğru
mu? |
Yasemin Pulat: Bu arada “hizmet alanı Şişli değil tüm Türkiye” derken geleceğinize yatırım mı yapıyorsunuz? Uluslararası platformdaki başarılarınızı da biliyoruz. Tüm bunlar daha büyük bir hazırlığın,mesela başbakanlığın yani iktidar olmanın alt yapı çalışmaları mı?
Mustafa Sarıgül: Sarıgül de otuz yıllık bir emek var. Otuz yıllık bir çalışma var. Çalışmaların sonuçları var. Ben yaptığım işleri başbakan olmak için ya da bir yere gelmek için yapmıyorum. İnandığım için yapıyorum. Yaptığım çalışmalar, vatandaşın takdir duygusu her şeye değer.
Yasemin Pulat: Şişli’de yaptığınız pek çok yeni proje var. Mesela bu sokak hayvanlarını koruma projesi bitti mi?
Mustafa Sarıgül: Bitti, bitti.
10 KİŞİLİK EKİBİM VAR
Yasemin Pulat: Peki bu projelerin fikri size mi ait yoksa
bir proje ekibiniz mi var? Yani onlar mı size öneri getiriyor,
yoksa siz mi “şöyle bir proje yapalım” diyorsunuz?
Mustafa Sarıgül: Ekibimiz var. Çalışma arkadaşlarımız var.
Yasemin Pulat: Kaç kişilik bir proje ekibiniz var?
Mustafa Sarıgül: Ben tek başıma hiç bir şey yapamam. On
kişilik bir kadromuz var. O kadro her şeyi yapıyor ama o on kişinin
altında da onar kişi var. Çok geniş kapsamlı... ve her
fikre önem veriyoruz. Yararlı olan her fikri hayata geçiririz.
YAZARLIĞA ARTIK VAKTİM
YOK
Yasemin Pulat: Sizin için “onu
Hilton’da bir toplantı da görmek de çok mümkün, burada yemekte
görmek de çok mümkün ama çamurlu sokaklarda halkın arasında görmek
de mümkün” diyorlar. Halka yakın imajınızın dışında,
entellektüel bir duruşunuz da var. Mesela birde yazdığınız iki tane
kitap var. Yazarlığınızın devamı gelecek mi?
Mustafa Sarıgül: Onun devamını ben artık yapamam çünkü
benim artık vaktim yok kitap yazmaya. Devamını artık
yazarlar, çizerler akademisyenler... Onlar ne zaman uygun
görürlerse.
11'DE YATIYOR ALTIDA
KALKIYOR
Yasemin Pulat: Sizin neye vaktiniz var peki? Özel
zamanlarınızı nasıl geçiriyorsunuz?
Mustafa Sarıgül: Ben çok çalışıyorum. Çok koşturuyorum.
Şişli’yi çok seviyorum, Türkiye’yi çok seviyorum. Ben
bütün emeğimi Şişli için harcıyorum.
Yasemin Pulat: Sabah altıda uyandığınız doğru mu?
Mustafa Sarıgül: Gece on birde yatarım ben. Duş alır yatarım her
gece. On birde mutlaka yatarım çok olağanüstü bir şey
yoksa. Sabahları da saat altı buçukta kalkarım ve
yurttaşlarımla beraber olurum.
Yasemin Pulat: Peki özel hayatınızda, kendinize ait
zamanlarınızda...
Mustafa Sarıgül: Spor yaparım gündüzleri saat iki ile üç arası.
Haftada üç gün dört gün. Spor yaparım. Aletlerle çalışırım. Bol bol
yüzerim.
BU KONULARA LÜTFEN GİRMEYELİM Yasemin Pulat: Çok alışık olmadığımız bir şey
siyasetçilerin duygularını göstermeleri. Sizin bir dönem duygusal
tarafınıza da şahit olduk. Bu sizi rahatsız etti mi? Bir siyasetçi
ve politikacı olarak duygularınızı televizyonda dile getidiğiniz
dönemde.... |
SALI GÜNLERİ TATİL YAPIYOR
Yasemin Pulat: Gayet sağlıklı görünüyorsunuz... Etrafınızın
kalabalık olduğu kesin. Başkan olmanızın getirdiği bir kalabalık
doğal olarak ve ayrıca artık bekarsınız. Evinize döndüğünüzde
yalnızsınız. O kalabalığa rağmen kendinizi yalnız hissettiğiniz
oluyor mu?
Mustafa Sarıgül: Ben mümkün mertebe yurttaşlarımızla beraberim...
Allah kimseyi yalnız bırakmasın. Yalnızlık çok zor bir
şeydir.
Yasemin Pulat: Hissediyor musunuz bunu
yani?
Mustafa Sarıgül: Hissedersiniz tabi.
Yasemin Pulat: Bir Pazar gününü nasıl geçirir başkan?
Mustafa Sarıgül: Ben Pazar günü çok yoğunum. Benim düğünlerim olur
pazarları. Gecekondularım olur. Benim en yoğun günüm
Cumartesi, Pazar. Bir tek Salı günleri tatil yapmaya özen
gösteririm.
Yasemin Pulat: Allah, Allah. Hafta
içi!..
Mustafa Sarıgül: Evet. Ben Cumartesi Pazar çok yoğun olurum. Sünnet
düğünlerim olur, cenazelerim olur.
Yasemin pulat: Yani siz bütün Şişli’lilerle tanışıyor musunuz
bu durumda?
ŞİŞLİ'DEN ALACAĞIM OYU
BİLİYORUM
Mustafa Sarıgül: Bir çoğuyla. Yüzde sekseniyle. Tabi ben doğma
büyüme Şişli’liyim zaten... Doğma değil de, yani
Erzincan’da doğdum. İlkokul birinci sınıfı köyde okudum. Sonra o
gün bugündür Şişli’liyim ben. Yani şu anda kaç oy
alacağımı biliyorum üç aşağı beş yukarı.
Yasemin Pulat: Kaç oy alacaksınız?
Mustafa Sarıgül: Yüzyirmi bin oy alırız. Yüz yirmi bin alt limit
olur. Yüz yirmi, yüz otuz bin arası oy alırız.
Yasemin Pulat: Bu seçimi kazanamama kaygısı taşımıyor musunuz
hiç?
Mustafa Sarıgül: Seçim bittikten sonra seçim olacakmış gibi
çalışmaya başlarız biz.
HALK BENİ BIRAKIRSA BEN DE SİYASETİ
BIRAKIRIM
Yasemin Pulat: Biz de umuyoruz, herkes umuyor!
Yasemin Pulat: Depremden sonra Milli Eğitim Bakanlığı’ndan
destek almadan okulları onarttınız. Bunu belediyenin bütçesi ile mi
yaptınız?
Mustafa Sarıgül: Hayırsever vatandaşlarımdan da destek
alıyoruz.
Yasemin Pulat: Siyasi hayatınızda sizi son derece küstüren ve
yıldıran, hala kırgın olduğunuz –CHP kongresi dışında- bir şey oldu
mu? Siyasetten vazgeçme noktasına geldiniz mi, hiç
bırakmayı düşündünüz mü?
Mustafa Sarıgül: Yok olmadı ama siyasetten
tabii vazgeçebilirim. Halkım beni bıraktığı zaman
bırakırım.
ŞİŞLİ İÇİN YAPACAKLARI
Yasemin Pulat: Şu anda 'devam' diyorsunuz
ama...
Mustafa Sarıgül: Halkın sevgisi, halkın sevgisi... O bende olan bir
şey değil. O halkın sevgisi... Siyasette bir insanın nereye gelip
gelmeyeceğine halkın sevgisi karar verir. Ben koltuğuma bağlı
değilim... Halka bağlıyım.
Yasemin Pulat: Çok güzel. Çok güzel..! Peki bundan sonra Şişli
için düşündüğünüz ama bizim bilmediğimiz....
Mustafa Sarıgül: Tabi tabi hay hay!.. Feriköy Stadı’nı
yıkıp yeniden yapmak istiyorum. Ayazağa Stadı’nı yıkıp yeniden
yapmak istiyorum. Şişli’ye on dört tane daha kapalı
otopark kazandırmak istiyorum. Kurtuluş Meydanı’nı yıkarak yeni
baştan yapmak istiyorum. Şan Sineması’nın, Şan
Tiyatrosu’nun bulunduğu yeri yıkarak yeniden yapmak
istiyorum. Hedeflerim, hayallerim var. Zaten biliyorsunuz
Aslantepe benim projemdi. Ali Sami Yen’i de oraya taşıyoruz.
24 AYDA HEPSİNİ
YAPACAĞIM
Yasemin Pulat: Büyükdere Caddesi Manhattan’a benzedi
sayenizde.
Mustafa Sarıgül: Doğru.
Yasemin Pulat: Bir de Abdi İpekçi tabi. Bütün Şişli’yi bu hale
getirecek misiniz?
Mustafa Sarıgül: Evet. Hepsini getireceğim. Çok arzu
ediyorum.
Yasemin Pulat: Ne kadar sürede?
Mustafa Sarıgül: Yirmi dört ayda.
HER SABAH VİTAMİN
ALIYORUM
Yasemin Pulat: Sizi Şişli’de zirveye taşıyan şey
nedir?
Mustafa Sarıgül: Okullar, okullar,
okullar...
Yasemin Pulat: Başka belediyelerin de sizin projelerinizi
uyguladıkları konuşuluyor ve...
Mustafa Sarıgül: Aynen öyle. Bir çok belediye başkanı
geliyor. Parti ayrımı yapmadan onlara destek veriyorum. Mesela
geçen gittim Mersin’de bir belediye, MHP’li belediye.
İsmini bilemiyorum. Benim sloganımı kullanmış; “sevgi
kazanacak, sevgi emek ister”diye... Mutlu oldum yani.
Önemli olan Şişli bir modeldir, bu modeli uygulamaya devam
ediyoruz.
Yasemin Pulat: Vitamin alıyormusunuz?
Mustafa Sarıgül: Alıyorum. Her sabah vitamin alıyorum.
Osman Müftüoğlu ile çalışıyorum.