Sarıgül iddialı konuştu
Abone ol13. Olağanüstü Kurultay'daki tavırları nedeniyle kesin ihraç istemiyle YDK'ya sevkedilen Sarıgül savunmasını yaptı. Sarıgün iddialı açıklamalarda bulundu...
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) tarafından 13. Olağanüstü
Kurultay'daki tavırları nedeniyle tüzüğün parti suçunu düzenleyen
68. ve 70. maddelerini ihlal ettiği gerekçesiyle tedbirli olarak
kesin ihraç istemiyle YDK'ya sevkedilen Sarıgül savunmasını yaptı.
Mustafa Sarıgül, CHP Genel Merkezi'ne gelişinde aralarında bazı
belediye meclisi üyelerinin de bulunduğu grup tarafından
karşılandı. YDK'nın bir süre önce ''kınama'' cezası verdiği
İstanbul Milletvekili Hasan Aydın da Sarıgül'e eşlik etti. SAVUNMA
Sarıgül'ün YDK'ya sunduğu yazılı savunma, basın mensuplarına da
dağıtıldı. Yazılı savunmasında kurultaya giriş düzenini aksatmak,
kavga çıkmasına öncülük etmek, terör estirmek, delegeleri korkutmak
ve sindirmekle suçlandığına dikkati çeken Sarıgül, parti
yönetiminin ''Kurultayın özel önemini dikkate almaksızın yetersiz
bir salonu seçerek adeta olaylara davetiye çıkardığını'' ileri
sürdü. Mustafa Sarıgül, Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal
Erzen'in, ''Eşini iterek ezilme tehlikesi geçirmesine yol açtığını
ve eşini korumak amacıyla Erzen'e müdahale ettiğini'' savundu.
Genel başkan adayı olduğu halde salona girişi konusunda kendisine
eşit koşular sağlanmadığını, uzun süre kapıda beklemek durumunda
kaldığını ifade eden Sarıgül,''Beklememiz sürdükçe, dışarıda
kalanların tepkileri de yoğunlaşmış ve bunun sonucunda yüzlerce
insanın kapı önünde yığılmasıyla birlikte oluşan izdiham kitlenin
kontrolsüz yüklenmesiyle birlikte hoş olmayan bir takım sonuçlara
yol açmıştır'' dedi. Savunmasında, kendisiyle ilgili daha önceki
disiplin sürecine de değinen Mustafa Sarıgül, İçişleri
Bakanlığı'nın imar uygulamalarındaki usulsüzlük iddialarıyla ilgili
olarak verdiği soruşturma izninin, Danıştay tarafından bozulduğuna
dikkati çekti. Sarıgül, ''Danıştay'ın itirazı kabil olmayan bu
kesinleşmiş kararı aylarca hakkımda olmadık iddiaları yolsuzluk,
usulsüzlük, rüşvet ithamlarını dile getiren, 30 yıllık siyasi
geçmişime kara çalmaya kalkanların suratlarına çarpan bir
tokattır'' görüşünü savundu. ''YARGI KARARIYLA DÖNECEĞİM'' Genel
Başkan Deniz Baykal'ın kurultay konuşmasında ''tahrik edici bir
üslup kullandığını'' savunan Sarıgül, ''Kürsüyü işgal etmediğini,
sataşmalara karşı söz talebinde bulunmak ve sonucu almak için bir
süre kürsü önünde beklediğini'' ileri sürdü. Kurultayda yaşanan
kavga ve şiddet görüntüleriyle ilgili bazı fotoğrafları da Kurul'a
sunan Mustafa Sarıgül, savunmasının son bölümünde Genel Başkan ve
parti yönetiminin kendisinin disipline sevkinden çok önce
geçtiğimiz yıl ''muhalefetten kurtulma'' kararı verdiklerini öne
sürdü. Sarıgül, şunları kaydetti: ''Bugün genel başkan ve
arkadaşlarının sorunu, uygun senaryo ve aktörlerin temini ile
ilgilidir. Gerek CHP, gerekse kurullarına duyduğum saygının
karşılığı olarak bugün karşınızdayım. Ancak son derece iyi
bilmekteyim ki bu kurulan sayın üyeleri her ne hal ve şart altında
olursa olsun partiden ihraç edilmem hususunda Genel Başkan
tarafından memur edilmişlerdir.'' Sarıgül, partiden ihraç edilse
dahi yargı kararıyla geri döneceğini ve mücadelesine kaldığı yerden
devam edeceğini savundu. ''ASIL İHRAÇ EDİLMESİ GEREKENLER'' Mustafa
Sarıgül yaklaşık iki buçuk saat süren savunmasının ardından CHP
Genel Merkezi'nden ayrılırken bir açıklama yaptı. Sarıgül, CHP'den
ihraç edilmesi gerekenlerin CHP'yi başarısızlığa uğratanlar
olduğunu savunarak, ''Biz partiye ihanet etmedik. Demokratik, laik
Türkiye'ye CHP'ye ihanet edenler vardır. Onlar da CHP'yi
başarısızlığa uğratanlardır. Mevcut genel başkan kendi kulaklarına
göre ağız istemektedir. Mustafa Sarıgül onun kulaklarına göre ağız
olmayacaktır'' diye konuştu. Toplantıda, Sarıgül'ün tanık olarak
gösterdiği Hasan Aydın ile eski milletvekilerinden Turhan
İrfanoğlu'nun ifade verdiği de öğrenildi. Sarıgül'ün savunmasının
ardından YDK toplantısına devam edildi.