Şans oyunlarındaki denetimsizlik
Abone olVatandaşın kısa yoldan zengin olma umudu olan "Şans oyunları"yla ilgili denetimsizlik ortaya çıktı. Milli Piyango, şans oyunlarının yönetici şifresine sahip değil.
Şans oyunlarına ait yönetici şifrelerinin Milli Piyango
daresi’nde değil, sistemi kuran GTECH şirketinde olduğu ortaya
çıktı. Şirketin çekilişte çıkan numaralardan oluşan yeni bir bilet
tanzim ederek ikramiye alma imkanı var.
Vatandaşın, para kazanma beklentisiyle trilyonlarca lira yatırdığı
‘Sayısal Loto’ ve ‘On Numara’ gibi şans oyunlarına ait yönetici
şifrelerinin (admin) Milli Piyango İdaresi’nde değil, sistemi kuran
Amerikalı GTECH şirketinde bulunduğu ortaya çıktı. Bileti üretenle,
şifreyi elinde bulunduranların aynı olması, şans oyunlarını
suiistimale açık hale getiriyor. Çünkü, çekilişte çıkan
numaralardan oluşan yeni bilet tanzim edilerek ikramiye alabilme
imkanı var. İşin daha da vahimi, kurumda 10 yıldır bağımsız
kuruluşlarca hiçbir denetleme yapılmaması. Milli Piyango İdaresi
yetkilileri denetim yapılmadığını kabul ediyor; ancak sistemin son
derece güvenli olduğu- nu ve her müdahalenin anın-da kayda
geçtiğini belirtiyor.
Konuyu Meclis gündemine getiren AK Parti Milletvekili Hamza
Albayrak, dünyanın birçok ülkesinde piyango idarelerinin, Dünya
Piyangolar Birliği’nin (WLA) otorite kabul ettiği güvenlik
kuruluşlarının denetiminden geçirildiğine dikkat çekerek, “Bu
kuruluşa üye olmamıza rağmen 10 yıldır böyle bir talepte
bulunulmaması dikkat çekicidir.” diyor. Albayrak, büyük mağazaların
belli bir maddi karşılık halinde vaat ettiği ‘ev ve araba’ gibi
çekilişler için dağıttığı seri numarasız biletlerin de suiistimale
açık olduğu görüşünde. Seri numarası bulunmayan biletlerin mağaza
sahibinin inisiyatifine bırakıldığını belirten Albayrak, mağaza
sahibinin hediyesini istediği kişilere verebileceğini öne
sürüyor.
Hamza Albayrak, şans oyunlarıyla ilgili denetimsizliği ve
yaşanabilecek hadiseleri 2002-2003 yıllarına ait Meclis KİT
Komisyonu’nda gündeme taşıdı. Sistemi kuran GTECH firmasının
işletmeyi yürütmesinin doğru olmadığını vurgulayan Albayrak,
sözleşmeye göre, Milli Piyango İdaresi personeline teknik ve idari
eğitim vererek işletmeyi devretmesi gerektiğini belirtiyor.
Albayrak, “Ancak, aradan geçen 9 yılı aşkın süredir sözleşmenin
ilgili maddeleri hayata geçirilememiştir. Teknik destek vermesi
gereken şirket, 9 yıldır işletmeci pozisyonundadır.” tespitini
yapıyor.
Albayrak, diğer ülkelerdeki uygulamaların çok farklı olduğunu
kaydediyor. Albayrak’ın verdiği bilgiye göre, Türkiye’nin de üyesi
olduğu World Lottery Association’un (WLA) getirmiş olduğu ‘güvenlik
kontrol standartları’ bulunuyor. Milli Piyango İdaresi bu
standartları yerine getirmiyor. Daha önemlisi, bu kuruluşun otorite
kabul ettiği uluslararası güvenlik kuruluşları faaliyette
bulunuyor. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere, Çin’in de aralarında
bulunduğu pek çok ülkenin piyango işletmeleri bu kuruluşlarca
denetleniyor. Milli Piyango İdaresi’nin de bu kuruluşların
denetiminden geçerek şertifika alınması gerekiyor. Ancak idare
bugüne kadar bağımsız güvenlik kuruluşlarından faydalanmadı. Hamza
Albayrak, bu konudaki endişelerini, “Bizde öyle bir yapı var ki,
Milli Piyango İdaresi müfettişleri bile sistem üzerinde denetim
yapamıyor. Daha acısı, dış dünyaya kapalı olduğu iddia edilen
sayısal oyun sistemine GTECH’in kendi ofisinden erişebiliyor
olması. Dışarıya kapalı sistemin halini düşünebiliyor musunuz?”
sözleriyle dile getiriyor. Albayrak ayrıca, kumar makinelerinin
mühürlerinin kırılarak kazanma yüzdeleriyle oynandığına dikkat
çekerek, bu yüzden devletin kontrolünde ve sistemi kamu personeli
tarafından işletilen bir özelleştirme yapılmasından yana.
Milli Piyango İdaresi yetkilileri, Albayrak’ın sistem üzerinde 10
yıldır denetim yapılmadığı iddialarını kabul ediyor. Yetkililer,
“Sistem son derece güvenli. Binde 0,1 bile güvenlik zafiyeti yok.
Albayrak’ın iddia ettiği gibi de bilet üretme hadisesinin yaşanması
mümkün değil. Çünkü güvenlik duvarları var. Sisteme her müdahale
kayda geçiyor. Kimin yaptığı, denetimde hemen ortaya çıkar. Ayrıca,
idare olarak WLA’nın belirlemiş olduğu güvenlik kuruluşlarına
kurumumuzu denetlettirmek gibi bir zorunluluğumuz da yok.”
değerlendirmesini yapıyor. İdare yetkilileri, sistemi kuran GTECH
firmasından bu işlemi tamamladıktan sonra şifrelerin (işletmenin)
firmadan neden geri alınmadığı konusunda çelişkili bilgiler
veriyor. Bir taraftan sistemin yeterli uzman olmadığı için geri
alınmadığı belirtilirken, diğer yandan suiistimal olmaması için
kurumun uzmanlarının sürekli denetim yaptıkları kaydediliyor.
Kurumda görev yapmış bir uzman ise, tüm şifreleri elinde bulunduran
kişinin kötü niyetli olması durumunda her türlü işlemi
yapabileceğini belirterek, “Burada sorun sistemin güvenli olup
olmadığı değil, sistem üzerinde yapılabilecek işlemlerdir. Her
türlü işlem yapılıp daha sonra silinebilir. Denetim olmadığı için,
Albayrak’ın senaryosu muhtemeldir.” diyor.
Brezilya’da soruşturma
ABD’li GTECH firması dünya piyango pazarının yüzde 60’ını elinde
bulunduruyor. Bu alanda dünyanın lideri konumunda. The Wall Street
Journal yazarlarından William Bulkeley’in 13 Mayıs 2004 tarihli
yazısında Brezilya hükümetinin GTECH firması iki üst düzey
yetkilisi ve 7 çalışanı hakkında suç duyurusunda bulunduğunu
yazmıştı. Bunun üzerine, GTECH hakkında Brezilya’nın suçlamalarına
karşı soruşturma başlatılmıştı.
Piyangoya talip çok
Milli Piyango İdaresi’nin özelleştirilmesi çalışmaları sürüyor.
Yabancılarla yapılan görüşmelerin ardından şartname yazımına
başlandı. Gelir bölüşümü yoluyla özelleştirilecek kuruma çok sayıda
firma ilgi gösteriyor. Görüşme yapan yabancılar arasında İtalyan
Lottomiatica, ABD’li GTECH Corp,. Yunan Opap ve İntralat ile
İngiliz Camelot da bulunuyor. Türkiye’den Koç, Sabancı, Doğuş,
Doğan, Oyak ve Çukurova ihaleye katılma hazırlığında.
‘Mağaza sahipleri yaptıkları çekilişlerde eşine dostuna
kazandırıyor’
Milletvekili Hamza Albayrak, mağazalarda düzenlenen ‘ev ve araba’
çekilişlerinin suiistimale açık olduğunu belirtiyor. Milli Piyango
İdaresi’nin son yapılan yönetmelik değişikliğiyle, seri numaralı
bilet uygulamasından vazgeçtiğini, böylelikle vatandaşın çekilişle
ilgili hakkının mağaza sahibinin iyi niyetine bırakıldığını
belirten Albayrak, “Eskiden, sandıklar mühürlü, biletlerin üzerinde
seri numarası bulunurdu. Ayrıca, basılan biletin sayısı piyango
idaresine bildirilirdi.” diyor. Albayrak konuyla ilgili komisyonda
konuyu örnekleriyle anlattı: “Örneğin ben kötü niyetli mağaza
sahibiyim. Satışımı artırmak için çekiliş yapacağım ve çekiliş
sonunda bir ev vereceğimi duyuruyorum. 100 YTL’lik alışveriş yapana
3 bilet veriyorum. Bilette seri numarası yok. Sandıkta mühür yok.
İnsanlar ismini yazıp atıyor. Çekiliş günü sandıklardan çıkan
biletlerin bir kısmını mağazada imha ediyorum. Eşime dostuma bilet
dolduruyorum. Böylelikle çekiliş benim lehime sonuçlanıyor.”
Albayrak, çekiliş talebi olan firmaların seri numaralı ve Milli
Piyango İdaresi onaylı bilet vermesi ve çekiliş gününe kadar
sandıkların mühürlü olması gerektiğini belirtiyor. İşlemlerin noter
tarafından kayıt altında tutulmasının önemine işaret eden Albayrak,
Piyango İdaresi yetkililerine, “Herhangi bir itiraza karşılık
biletlerin 6 ay saklanması gerekiyor. Bir itiraz karşısında bilet
sandıktan çıkmazsa, firmaya yaptırım uygulanmalı. Vatandaşın hakkı
böyle korunur. Yönetmelik değişikliğine neden gittiğinizi, bu tür
çekilişleri nasıl denetlediğinizi evraka dayalı olarak izah
ediniz.” sorularını yöneltiyor. Milli Piyango yetkilileri
Albayrak’ın verdiği bilgilerin doğru olmadığını ileri sürüyor.
İdare üst yönetimi, büyük mağazaların bastırdıkları biletlerde seri
numarası olduğunu ve ne kadar bastırdıklarının kendilerine
bildirildiğini savunuyor. Ancak Zaman, bu iddia doğrultusunda
Ankara’nın en büyük mağazalarında yaptığı incelemede biletlerin
seri numarasının bulunmadığını ve kutuların mühürsüz olduğunu
belirledi.
Haber : Selim Kuvel
Kaynak :