Sandıklar korunabilseydi...

Eski Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, İstanbul’daki seçimle ilgili, "Sandıklar korunabilseydi İstanbul’da sonuçlar daha farklı olurdu. Bunu parti olarak gözden geçirmemiz gerekiyor" dedi.
Eski Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, ilk olarak CHP Sarıyer İlçe Başkanlığını ziyaret etti. CHP Sarıyer İlçe Başkanı Mehmet Deniz ve partililer tarafından bina girişinde karşılanan Sarıgül, partililerle tokalaştıktan sonra binaya girdi. Burada bir süre partililerle sohbet eden Sarıgül, bazı partililerle hatıra fotoğrafı çektirdi.
Burada bir konuşma yapan Mustafa Sarıgül, “Özellikle Sarıyer’de, Şişli’de olduğu gibi sandıklar full time korunabilseydi, bugün İstanbul’da çok farklı bir sonuç olurdu. Bağcılar’da, Esenler’de, özellikle Sultanbeyli’de ve Ümraniye bölgesinde sandıkların korunması gerekiyordu. Sandıkları koruyamadığımız süre içerisinde 500 tane seçim de yapsanız hiçbir şey fark etmiyor. Onun çok basit iki nedeni var. İstanbul’da ve Ankara’da çok açık bir çağrıda bulunduk. ’Seçimler tekrar yapılsın’ dedik. İktidar kazandığı yerleri bir kez daha saydırmak istemedi. Oysa demokrasiye inanların, ‘Evet biz bir daha sayım yaptırmak istiyoruz’ demesi gerekir. Muhalefetin böyle bir talebi varsa iktidarın buna, ’Evet’ demesi gerekir. İktidar buna, ’Evet’ demiyorsa anlayın ki orada bir sorun vardır” ifadelerini kullandı.

“BİRİNCİ GÖREVİM BAYRAĞIMIZI ALMANYA, FRANSA VE İNGİLTERE’NİN ÖNÜNE TAŞIMAKTIR”
Sarıyer ilçesinde en büyük arzusunun Sarıyer’de partiye kayıtlı 45 bin aktif üye görmek olduğunu kaydeden Mustafa Sarıgül, “Benim bundan sonra iki tane görevim var. Birinci görevim ulusumuzun bayrağını Almanya’nın, Fransa’nın ve İngiltere’nin önüne taşımak. İkinci görevim de düşüncelerimin bayrağını Ankara’nın en yüksek tepesine çıkarmaktır” diye konuştu.
Sarıgül, daha sonra yürüyerek Sarıyer Belediye Başkanlığına geldi. Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sarıgül, İstanbul’da yapılan seçimler hakkında bir soruya, “İstanbul aslında kendi gösterdi. İstanbul’da 1 milyon 100 bin oy artışı var. Burada bir itirafta bulunayım. Biz sandıklara yeteri kadar sahip çıksaydık bugün sonuç çok farklı bir noktada olabilirdi. Bunu parti olarak gözden geçirmemiz gerekiyor. AK Parti’nin geçmişe göre İstanbul’da yükselttiği sadece 100 bindir. Onun nedenlerini kendi içerimizde konuşacağız. Hiçbir mazeretin altına sığınmak istemiyorum ancak bilirsiniz ki aldığımız bir seçimi gerçekten kağıt üzerinde verdiğimiz konusunda İstanbul halkı adına son derece üzgünüm. Bizim projelerimiz son derece iyiydi. Büyükşehir’deki görevli ve meclis üyesi arkadaşlarımız da 5 yılda 437 kilometre metro yapacaklarını ifade ettiler. Biz 5 yıllık süre içerisinde bunun da takipçisi olacağız” yanıtını verdi.
Kuzey Ormanları konusuna üzüldüğünü ifade eden Sarıgül, “Kuzey Ormanlarının yok olmaması, viyadüklerin açılmaması gerekir. Kuzey Ormanları gerçekten İstanbul’un akciğerleridir. O tarihi ormanların o şekilde yok edilmesi beni olabildiğince üzmektedir. Oysa bizim orayı rahatlıkla bir tünelle geçme planımız var. 5 milyar dolarlık projede, 150 ya da 250 milyon dolara düşürüp de o ağaçların kesilmesi beni çok üzmektedir. İnşallah çok fazla viyadük açılmaz ve orada daha fazla ağaç katliamı olmaz. 2 milyona yakın ağaç orada ne yazık ki yok edildi” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE’DE SEÇİM SİSTEMİ KANUNUNUN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR”
Türkiye seçim sistemi kanununun mutlaka değişmesi gerektiğini kaydeden Mustafa Sarıgül, “Bir belediye başkanının en az 6 ay önceden belli olması gerekiyor. Belediye meclis üyelerinin 6 ay önceden belli olması gerekiyor. Bu tercihler seçime 25 gün kala yapıldığı zaman ister istemez gönül kırgınlığı oluyor” şeklinde konuştu.

“BİR YERİN BAŞKA BİR YERE BAĞLANMASI İÇİN REFERANDUM GEREKLİDİR”
Bir yerin bir yere bağlanması için mutlaka referandum olması gerektiğini vurgulayan Sarıgül, “Bunun olması şarttır. Ben İstanbul kadar Sarıyer’in kazanılmasından son derece mutluyum. Gerçekten benim için baş tacı olmuştur çünkü bir ilçenin bir mahallesi bir yere, ’Ben seni buraya bağlıyorum’ denilerek bağlanmaz. O zaman da yarın çıkarlar Emirgan’ı Beşiktaş’a bağlarlar. Bu mantık kesinlikle doğru bir mantık değildir” diye konuştu.
(İHA)