Sanayiciler AB sürecinden endişeli
Abone olYapılan çalışmada sanayicilerin yüzde 68.9’unun yıl sonunda AB’den tarih alınacağına inanmadığını ortaya koydu.
NTV'nin haberine göre, sanayiciler, Türkiye’nin öncelikli
gündemlerinden biri olan Avrupa Birliği süreciyle ilgili olarak
endişelerini dile getirdiler. İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) 2003
Yılı 2. Yarı Ekonomik Durum Tespiti çalışması sanayicilerin yüzde
68.9’unun yıl sonunda AB’den müzakere tarihi alınacağına
inanmadığını ortaya koydu. Sanayiciler, 2004 yılındaki ekonomik
gelişmelere ilişkin olarak iyimserliklerini dile getirdiler. Ankete
katılan firmaların büyük çoğunluğunun AB’nin samimiyetine
inanmadığını belirten İSO Başkanı Tanıl Küçük, “Bundan sonra,
AB’nin Türkiye’ye karşı samimiyet sınavı başlıyor” dedi. Tanıl
Küçük, 2003 yılında bazı yapısal reformlarda geç kalındığına
dikkati çekerek, bu yıl mutlaka ve çok hızlı bir şekilde bu yapısal
reformların gerçekleştirilmesi gerektiğini kaydetti. Geçen yıl
yakalanan büyümenin ihracattan kaynaklandığına işaret eden Küçük,
2004’de de bu büyümenin yine ihracat odaklı olduğunun görüldüğünü
söyledi. İSO anketinde yıl sonu büyüme beklentisi yüzde 5.4, TEFE
yüzde 13, TÜFE yüzde 15, yıl sonu dolar kuru ise 1 milyon 674 bin
739 lira olarak gerçekleşti. Sanayicilerin yıl sonu Euro beklentisi
ise 1 milyon 999 bin 963 lira oldu. Anket ayrıca, iç satışlar ve
üretimdeki kısmi artışın da etkisiyle gıda, makine, inşaat ve metal
eşya sektörlerinde yatırım eğiliminin arttığını ortaya koydu.
EKONOMİNİN KIRILGANLIĞI AZALACAK Çalışma kapsamında ele alınan
üretim, istihdam, yeni siparişler, iç satış ve dış satış gibi 5
temel göstergede, 2004 için olumsuz gelişmeler bekleyen
işletmelerin oranı yüzde 10 olarak belirlendi. Bu oran son 3 yılda
elde edilen en düşük değer oldu. Söz konusu rakam, işletmelerin
büyük bir bölümünün ekonomideki kırılganlığın 2004 yılında daha da
küçüleceği ve olumsuzlukların giderileceği umudunu taşıdıklarını
ortaya koydu. Anket çalışmasında şu sonuçlar yer aldı: GSMH’de
2002’de sağlanan büyüme, geçen yılın ilk yarısında da devam etti.
Hızında küçük bir azalma olsa da büyüme yılın ikinci yarısında
sürdü. 2003’teki olumlu gelişmelerin devam etmesi halinde, bu yılın
ilk aylarında yıllık enflasyonun tek haneli rakamlarla ifade
edilebilir. Ekonomi genelindeki olumlu gelişmeler işletmeler
düzeyinde de hissedildi. Bulgular, 2003 yılı ikinci yarısında tüm
ölçeklerde işletmelerin iç satışlarında canlanma görüldüğünü ortaya
koydu. Yılın ilk yarısında yaşanan Irak savaşına rağmen 2003’te
işletmeler üretim açısından istikrarlı bir dönem geçirdi. 2003 yılı
ilk yarısında üretimlerinde azalma bildiren işletmelerin oranı
yüzde 18 iken, ikinci yarıda bu oran yüzde 20.1’e çıktı. İkinci
yarı üretim açısından daha fazla sayıda işletme için ilk yarıya
göre daha olumlu geçti. 2003’te işsiz ve eksik istihdam edilenlerin
sayısı 3.8 milyon kişi ile bugüne kadarki en yüksek düzeyine
ulaştı. Yüzde 5 civarındaki büyüme oranları, işgücüne ilave
katılımlara ve mevcut işsizlere iş alanları açabilmek için yetersiz
kaldı. İstihdamda daralma yaşadığını belirten işletmelerin oranı,
geçen yılın ilk yarısında yüzde 17.9 iken, ikinci yarıda 18.5’e
yükseldi. Ücret ve çalışanlar toplamında 2003’ün ilk yarısında
yüzde 2.3, ikinci yarıda yüzde 3, yıllık olarak da yüzde 5.3
oranında bir artış görüldü. 2004 yılı Türkiye için yeni bir dönemin
başlangıcı olmaya aday, dönüm noktası niteliğinde bir yıldır. Adeta
bir imtihan yılıdır. 2004 ve 2005’in iyi geçmesi, yeni kriz
beklentilerinin sona erdirilmesi ve güvenin tesis edilmesi
açısından kritik bir önem taşımaktadır.