Şamil Tayyar'dan Ümit Özdağ Kemal Kılıçdaroğlu anlaşmasıyla ilgili açıklama
Abone olAK Parti MKYK Üyesi Şamil Tayyar, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın, ikinci turda Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararıyla ilgili olarak "Başta HDP seçmeni olmak üzere Millet İttifakı tabanındaki çözülme, Özdağ artısından fazla olur." dedi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, cumhurbaşkanlığı
seçiminin ikinci turunda Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararı
aldıklarını açıkladı.
CHP-Zafer Parti arasında imzalanan protokoldeki "kayyım" hükmünde "devlet görevlilerinin atanması" ifadesi HDP'de rahatsızlığa yol açtığı ileri sürüldü. Protokolde yer alan “terörle bağlantısı hukuki kanıtlarla sabit olan” ifadesi yer aldı.
İkinci tura sayılı günler kala Özdağ ile Kılıçdaroğlu arasındaki siyaseti hareketlendiren mutabakata ilişkin iktidar partisinden değerlendirmeler gelmeye başladı.
AK Parti MKYK Üyesi Şamil Tayyar, anlaşma için "Götürüsü getirisinden fazlaysa faydadan söz edemeyiz." dedi.
"Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak gibi"
İşte Tayyar'ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım:
Protokol metninde 7 temel ilke belirlendi
İki genel başkanın imzasını taşıyan "Cumhuriyet Halk Partisi ile Zafer Partisi Arasında Protokol" başlıklı metinde, protokolün, "Zafer Partisi ile Millet İttifakı bileşenleri arasında Cumhurbaşkanı ikinci tur seçiminde ve sonraki süreçte yapılacak iş birliği esaslarını kapsadığı" belirtildi.
Ekonomik sorunların çözümü, milli birlik ve beraberliğin sağlanması, sığınmacı ve kaçakların gönderilmesi için ortak çalışma ve işbirliği detaylarının tespit edilmesinin amaçlandığı protokolde temel ilkeler 7 maddede sıralandı.
Anayasanın ilk 4 maddesi ve 66. maddede yer alan Türk vatandaşlığı konusundaki tanım ve içeriğin korunacağı, 1924'te kurulan milli-üniter-laik devletten asla taviz verilmeyeceği ve bu değerlere bağlı kalınacağı bildirilen protokolde yer alan diğer maddeler şöyle:
"Başta Suriyeliler olmak üzere tüm sığınmacılar ve kaçaklar en geç 1 yıl içinde ülkelerine geri gönderilecektir. Devletin varlığı ve bütünlüğünü hedef alan başta FETÖ, PKK, IŞİD olmak üzere bütün terör örgütleri ile etkin ve kararlı mücadele edilecektir. Terörle mücadele çerçevesinde, terörle bağlantısı hukuki kanıtlarla sabit olan mahalli idare yöneticileri yerine devlet görevlileri ataması uygulamasına yargı kararı çerçevesinde devam edilecektir. Terörle müzakere değil, mücadele edilecektir.
Türkiye'nin milli ve üniter devlet yapısını hedef alan hiçbir siyasi ve hukuki düzenlemeye izin verilmeyecektir. Devletin bütün birimlerinde yapılacak görevlendirmelerde sadakat değil, liyakatin esas alınması sağlanacaktır. Bütün yolsuzluklarla hukuk çerçevesinde çok etkin bir şekilde mücadele edilecektir. Devletin vatandaşına karşı şeffaf olunması ve açık davranması konularında tam mutabakata varılmıştır."