Şamil Tayyar zekten dört köşe
Abone olŞamil Tayyar'ın en mutlu günü.. Hergün küfür yediği kanaldaydı. Kanaltürk'ten içeri girerken yaşadığı duygularını anlattı.
Ergenekon iddanamesinin açıklandığı günün akşamı, Türkiye'deki
tüm televizyonlar Şamil Tayyar'ın kapısını çaldı görüş almak için.
Bunların başında çalıştığı Star Grubu'na ait 24'te vardı.
Ancak Şamil Tayyar, tercihini özellikle Kanaltürk'ten yana
kullandı...
Ana haber bülteni boyunca ekranda kalan ve Ergenekon'u yorumlayan
Tayyar, Kanaltürk'ün reytingine de katkıda bulundu. Ama Tayyar'ı
mutlu eden ne reyting artışı, ne de ekrandaki görüntüsüydü.
Telefonun öteki ucunda Şamil Tayyar var:
-Şamil Bey, Kanaltürk'te ekrana çıkmak nasıl bir duyguydu?
-Bana sürekli küfür edilen bir kanalın ana haber bülteninde
özel konuk olmak bana büyük zevk verdi. Çok keyifli bir
akşam yaşadım. Benim için 30 milyon dolardan daha kıymetli bir
geceydi.
-Peki siz ekrandayken, lütfen samimi bir şekilde bu
sorumuza cevap verin. Tuncay Özkan aklınıza geldi mi?
-Yayındayken değil ama kapıdan girişte aklıma geldi. Ben o
binayı ilk kez gördüm. O caddenin ortasında binayı gördüm ve
olanları düşündüm.
-Niye geldi aklınıza?
-Yapılanları, yaptıklarını düşündüm. Bana yaptığı
haksızlığı, küfür ve hakaret dolu yayınları hatırladım biran.
Parasını alsa da, kimseye kalmıyormuş. O şimdi ziyaretçi ben
gazeteciliğimi sürdürüyorum.
-Peki siz oraya gittiğinizde, esnafla karşılaştınız mı, sizi
tanıdılar mı?
-Evet, şaşkın şaşkın bakıyorlardı. Herhalde bana yapılan
haksızlığı onlar daha iyi biliyordu. Komşuydular Kanaltürk'e
çünkü.
-Peki Şamil Bey, siz bilerek mi Kanaltürk'e çıktınız o gece.
Biliyoruz ki, bir çok televizyon kuruluşu sizinle konuşmak
istiyordu. Bir de sizin grubunuzun televizyonu var, 24... Oraya
çıkmak yerine niçin Kanaltürk?
-Taleplerin hepsini karşılamak mümkün değildi. Tercih
yapmam gerekiyordu. Burada biraz duygusal davrandım. Perşembe günü
diğer televizyonların da ihtiyacına cevap vermek için ekrana
çıkacağım. 32. Gün'de olacağım.
Şamil Tayyar'ın bu sözünün ne anlama geldiğini de sorduk elbette...
Gülümsedi sadece... Duygusallıktan kastı, aldığı zevkten
anlaşılıyordu zaten... Teşekkür ettik, telefonu
kapattık.