Saldırı örgüt işi çıktı

Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner, Danıştaydaki silahlı saldırı ve Cumhuriyet Gazetesine yönelik bombalı  eylemlerle ilgili örgütsel bir oluşumun var olduğunun saptandığını ve mensuplarının yakalandığını söyledi.

Danıştaydaki silahlı saldırının ardından saldırgan Alparslan Arslan'ı bina çıkışında yakalayarak etkisiz hale getiren polis memurları Şenol Altan ve Ercan Kızılhan, Emniyet Genel Müdürü Aydıner tarafından takdirname ile ödüllendirildi.

Aydıner, Emniyet Genel Müdürlüğü Konferans Salonu'ndaki törende yaptığı konuşmada, kısa sürede Cumhuriyet Gazetesi ve Danıştaya yönelik saldırıları ortaya çıkaran ve faillerin yakalanmasında emeği geçen tüm birimlere teşekkür etti.

Altan ve Kızılhan'ın ''olayın müsebbibini tanımadıklarını, polis olarak görevlerini yaparak, şüpheli gördükleri kişiyi silah çekmesine rağmen 'hayatları pahasına' etkisiz hale getirip, gözaltına aldıklarını'' anlatan Aydıner, iki polis memurunun gösterdikleri başarının polis okullarında ders olarak okutulması gerektiğini söyledi.

''OLAYLA İLGİLİ İKİ KİŞİ ARANIYOR''

Aydıner, 5, 10 ve 11 Mayıs tarihlerinde Cumhuriyet Gazetesine yapılan bombalı saldırı olaylarının ardından İstanbul polisinin gerekli çalışmayı yaptığını, olay yerindeki görüntü ve delillerden süratle harekete geçerek, operasyonu genişlettiklerini kaydetti. Aydıner, 17 Mayıs tarihinde ise Danıştaya menfur saldırı olayının meydana geldiğini ifade ederek, olayın faillerinin yakalanmasıyla birlikte ekiplerin ''yumağın ucunu tutarak'' olayı hızla aydınlattıklarını vurguladı. Aydıner, olayın faili Arslan'ın aracındaki silahlar ile parmak izi gibi delillerin kriminal polis laboratuvarlarında incelenerek değerlendirildiğini ve bunun akabinde 5 ayrı yerde şüpheliler ile bilgisi olabilecek ya da bilgisine başvurulabilecek kişilerin toparlandığını anlattı. Ayın 17'sinde biri saldırı olayını gerçekleştiren Alparslan Arslan olmak üzere 2 kişinin, ertesi gün de 8 kişi olmak üzere olaylarla ilgili toplam 17 kişinin gözaltına alındığını belirten Aydıner, 4 günlük sorgulama süresi bitenlerin adliyeye sevk edildiğini ve tutuklandığını dile getirdi.

Aydıner, olayla ilgili iki kişinin de arandığını söyledi. Altan ve Kızılhan'ın başarılarıyla birlikte geliştirilen çalışma sonucu ''Danıştay ve Cumhuriyet Gazetesine yapılan saldırıların aynı grupça yapıldığının ortaya çıkarıldığını'' belirten Aydıner, ''Bütün yapılanma deşifre edildi. Failleri de yakalandı'' dedi.

İki saldırının da bütün terör saldırıları gibi menfur olduğunu ifade eden Aydıner, saldırıların herkes tarafından lanetlenmesi gerektiğine işaret etti. Saldırılarla ilgili, ''Bir oluşum var. Bir kişinin kendi fevri  tavrı olarak görünmüyor'' diye konuşan Aydıner, olayı kişi ve delillerle birlikte ortaya çıkaran emniyet teşkilatının büyük başarı gösterdiğini vurguladı. Aydıner, ''Olaylarla ilgili örgütsel bir oluşumun var olduğu saptanmış, mensupları yakalanmıştır. Örgütü isimlendirmek söz konusu değildir'' dedi.

Aydıner, konuşmasının ardından polis memurları Altan ve Kızılhan'a takdirnamelerini verdi.

''UZANTISI VAR MI, BU İNCELENMEKTEDİR''

Emniyet Genel Müdürü Aydıner, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Saldırı olaylarına karışanların Susurluk olayıyla bir bağlantısı olup olmadığının sorulması üzerine Aydıner, ''Örgüt, suç grubu, tamamen ele geçirilmiştir. Uzantısı var mı, bu incelenmektedir. Olaylarla ilgili polemikler meydana gelebilir'' dedi.

Danıştayın, saldırı öncesinde çevre güvenliğiyle ilgili bir talebinin olup olmadığı sorusuna ise Aydıner, Danıştayın yakınındaki taksi durağı ve parkta birtakım olayların meydana geldiğini, zaman zaman unutulan şüpheli paketlerin olay yerine çağrılan emniyet güçlerinde ''korteks'' kullanılarak değerlendirildiğini anlattı.

Aydıner, Danıştayın dış güvenliğinin artırılması konusunda bir talebinin olduğunu belirterek, bu talebin değerlendirildiğini ve devriye sayısının artırıldığını söyledi.

''POLİS MÜFETTİŞLERİ İNCELİYOR''

Danıştay 2. Daire Başkanının koruma talebine ilişkin bir soruyu yanıtlarken de Aydıner, yönetmelik uyarınca illerde talepleri incelemek üzere vali başkanlığında bir komisyon oluşturulduğunu ve bu komisyonun kararı doğrultusunda kişilere ''özel'', ''çağrı üzerine'', ''yakın koruma'' verildiğini anlattı. Talebin o günün şartlarına göre değerlendirildiğini ve karar verildiğini ifade eden Aydıner, komisyon kararının beğenilmemesi halinde, İçişleri Bakanlığında oluşturulan bir başka komisyonda kararın tekrar değerlendirildiğini kaydetti.

Olayın ardından Danıştayda inceleme yapmak üzere polis müfettişleri görevlendirdiğini de söyleyen Aydıner, müfettişlerin incelemelerini sürdürdüğünü söyledi.

Danıştaydaki güvenlik ve kamera sistemleriyle ilgili de açıklama yapan Aydıner, ''Her kurum gelişen teknolojiyi adapte etmelidir diye düşünüyorum'' dedi.

Aydıner, bir terör örgütüne yönelik gerçekleştirilen operasyonla saldırı olayları arasında bağlantı olup olmadığının sorulması üzerine, Malatya, Ordu, Rize, Amasya, Tokat ve İstanbul gibi illerde birçok eylem gerçekleştiren 7 kişinin yakalanarak tutuklandığını söyledi.

Gökhan Aydıner, Arslan'ın hastanede tedavi gören emekli Yüzbaşı Muzaffer T. ile bir irtibatının olup olmadığının sorulması üzerine de konunun adli makamlarca incelendiği kaydetti.