Saldırganın KİMLİK ayrıntıları
Abone olDanıştay'a kanlı baskın düzenleyen Alparslan Aslan'ın üzerinden değişik kartvizitler çıktı.
Alparslan Arslan, çevresinde "ülkücü" kimliğiyle tanınıyordu.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olan Arslan, öğrencilik
yıllarında ülkücü hareketin içinde yer aldı. Asabiyetiyle tanınan
Arslan stajını da, Sedat Peker'in avukatlarından Hakkı Kurtulmuş'un
yanında yaptı.
Bingöl Kiğı'ya bağlı Nacaklı köyü nüfusuna kayıtlı ve 1977 doğumlu
olan Arslan'ın ailesi Elazığ'da yaşıyor. Babası ilköğretim
müfettişi olan Arslan, lise ve üniversite eğitimini İstanbul'da
tamamladı. Doğancılar ve Burhan Felek liselerini bitiren Arslan,
1994'te Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni kazandı.
Arkadaşları, ülkücü ve BBP'ye yakın olduğunu söyledikleri
Arslan'ın, öğrenci olaylarında ön saflarda yer aldığını
anlattı.
'Asosyal biridir'
Arslan, Kadıköy'de Avukat Ahmet Kılıç'ın bürosunda 6 ay çalıştı.
2001'de İstanbul Barosu'na kayıt yaptıran Arslan, 6 ay sonra
bürodan ayrıldı. Kılıç şunları anlattı: "Biraz başına buyruk bir
arkadaştı, asabiydi. Çok konuşkan değil, kendi halinde ve
asosyaldir. Herhangi bir tarikat üyeliği olduğunu sanmıyorum."
Yeditepe Hukuk Bürosu'nun da ortağı olan Arslan, 2 yıl öncesine
kadar Üsküdar'daki Arakiyeci Hacı Cafer Mahallesi'nde iki
arkadaşıyla aynı evi paylaşıyordu.
Apartman sakinlerinden emlakçı Emin Aksoy, 2003'te apartman
aidatını ödememesi nedeniyle tartıştığı Arslan'ın kendisine kafa
attığını anlattı. Arslan'ın Hizbullah bağlantısı iddiaları emniyet
kaynaklarınca doğrulanmadı. Akli dengesi yerinde olduğu anlaşılan
Arslan'ın silah ruhsatı almadığı ve bir partide kaydının
bulunmadığı ortaya çıktı.
Avukat Serhat Yıldırım (32), Arslan'ın türban konusunda çok hassas,
dindar bir insan olduğunu, beş vakit namazını kıldığını söyledi.
Yıldırım, Arslan'ı şöyle anlattı: "Türban konusunda çok hassastı.
Bu tür konularda hemen fevrileşir, kavgaya tutuşurdu."
Katilin üzerindekiler kafaları karıştırdı
Saldırının faili Alparslan Arslan'ın üzerinde ve aracında ele
geçirilenler ile verdiği ilk ifadeler, soru işaretlerine neden
oldu. Soruşturmanın ilk gününde ortaya çıkan ilginç bulgular
şöyle:
Arslan, yakalanacağının yüksek bir ihtimal olduğunu bilmesine
rağmen, saldırıdan sonra herkesin aklına gelebilecek Vakit
gazetesinin Danıştay üyelerinin resimlerini bastığı sayısını
üzerinde taşıdı. Böylece adeta "Ben bu haberlerin etkisinde kaldım"
mesajını verdi.
Arslan'ın üzerinde, ülkücü fikirler taşıyan, ancak MHP'ye muhalefet
eden, İçişleri Bakanlığı'nın izinsiz bağış topladığı gerekçesiyle
soruşturduğu Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi
Derneği'nin kimlik kartı da çıktı. Türk Solu
dergisiyle de paralel çalışan derneğin başkanı ise eski bir MHP'li
olan Taner Ünal.
Hem ulusalcı hem İslamcı kimlik
Arslan'ın üzerinden ayrıca Türk Solu Dergisi'nin yöneticilerini
"hain ve ajan" ilan eden İşçi Partisi'ne yakınlığıyla
bilinen Ulusal Kanal'ın kartviziti de çıktı. Arslan,
böylece hem ulusalcı hem de İslamcı bir kimlik taşıdığını adeta
göstermek istedi. Arslan, bulunabileceğini öngörmesine rağmen
aracını da Danıştay'ın hemen yakınına park ederek içinde iki farklı
silah daha bıraktı.
Kaynak: