Sakın çekilme Gül aday olmayacak
Abone ol2007'de cumhurbaşkanlığına adaylığını koyan AK Parti eski milletvekili Ersönmez Yarbay ilginç açıklamalarda bulundu.
AK Parti eski Milletvekili Ersönmez Yarbay, o dönemde
seçimlere nasıl müdahale edildiğini gösteren önemli bilgiler
verdi. Yarbay, sivil giyimli ancak resmî görevli
olduklarını belirten bazı kişilerin kendisine gelerek
"Adaylıktan çekilme. Gül, yüzde yüz cumhurbaşkanı adayı
olmayacak." diye telkinde bulunduğunu söyledi.
Ersönmez Yarbay'ı 'yetkili bir isim'le görüştürmek isteyen kişiler, inandırıcı olmak için de ceplerinden çıkardıkları üniformalı fotoğraflarını göstermiş. Yarbay'ın cevabı ise şöyle olmuş: "Ben kendi imzam ve irademle aday oldum. Ama Gül'e 350 milletvekili imza verdi. Birinci veya ikinci oylamada olmaz ama üçüncüsünde mutlaka seçilir."
2007'de yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili tartışmalar
sürüyor. Askerin Abdullah Gül'e karşı her yolu kullandığı
iddialarını destekleyen bir açıklama da Ersönmez Yarbay'dan
geldi. Zaman gazetesi Emine Dolmacı imzalı haberle o dönem
Çankaya'ya çıkmak isteyen Yarbay'ın açıklamalarını sayfasına
taşıdı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı bir televizyon programında
367 krizi ile ilgili olarak, "Elimde kesin bir delil yok,
duyumlar var. Bu olayların muhatapları konuşsun." dedi. O
muhataplardan biri de 2007 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçimine
adaylığını koyan AK Parti Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay. ANAP
ve DYP milletvekillerine yapılan asker baskısı Yarbay'a da
yapılmış.
SİVİL GİYİMLİ RESMİ GÖREVLİLER
Cumhurbaşkanlığına aday olduktan sonra Yarbay'ın tanımadığı bazı
konukları olmuş. Onlarla yemekte buluşan Yarbay'a, "Adaylıktan
çekilme; Abdullah Gül, yüzde yüz cumhurbaşkanı adayı olmayacak."
denmiş. Arkasından da bir yetkili ile görüştürmek istedikleri ifade
edilmiş. Kendisine gelen kişilerin sivil giyimli resmi görevli
olduklarını ancak üniformalı fotoğraflarını gösterdiklerini
belirten Yarbay, teklifi reddettiğini belirterek, "Ben bu
türlü bir olaya girmem, sistemi zorlayan bir hareketin de içinde
olmam." cevabını verdiğini aktarıyor. Yarbay sözlerine
şöyle devam etmiş: "Ben kendi imzam ve irademle aday oldum. Ama
Gül'e 350 milletvekili imza verdi. Birincide olmaz, ikincide olmaz,
üçüncüde seçilir." Bunun üzerine gelenlerden biri, "Biz her
türlü tedbiri aldık." ifadelerini kullanmış. "Karşımdaki kişileri
tanımıyordum. Bir daha da hiç görmedim." diyen Yarbay'ı aynı
isimler, 27 Nisan muhtırası sonrasında da aramış. "Biz gördüğünüz
gibi ciddiyiz." mesajı vermişler.
İÇ HİZMET KANUNU DEĞİŞMELİ
Aradan yıllar geçtikten sonra yaşananların ortaya çıkmasının önemli
bir gelişme olduğunu belirten Ersönmez Yarbay, "Halen Türkiye'de bu
tür olayların yaşanabilmesi için yasal zeminler var. Yapılan
anayasa değişikliği kısmi bir rahatlama getirdi ama tam değil. Bu
yüzden anayasal ve yasal değişiklikler bir an önce yapılmalıdır."
diyor. Yarbay, bu zeminlere örnek olarak, TSK İç Hizmet Kanunu'nun
35. maddesini gösteriyor. MGK'da ast ve üstün aynı masa etrafında
oturup birlikte karar almasının da sakıncalı olduğunu belirten
Yarbay, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Genelkurmay Başkanlığı
başbakana bağlıdır. Başbakanla Genelkurmay başkanı eşit oy
kullanıyor. Olur mu böyle bir şey? Buradan başlamak lazım
düzeltmeye. MGK'nın görüşünün bir heyette de tartışılması
gerekmiyor. Başbakan çağırır sorar görüşlerini. Ama MGK'da asker ve
sivil üyeler tartışıyor, en sonunda da parmak kaldır diyorsunuz.
Başbakana karşı bir asker, başkomutana karşı komutan nasıl parmak
kaldırabilir?"