Şaka gibi! Şehitlik unvanını geri aldılar
Abone olTunceli’de operasyon dönüşü ölen askerin şehitlik unvanı geri alındı. Askerin aiesi duruma tepki gösterdi.
16 yıl önce Tunceli’de operasyon dönüşü
Serik suyuna düşerek hayatını kaybeden Piyade Er Muhammed Yordam,
şehitlik kapsamına alınmadı.
9 Ekim 2000 tarihinde Tunceli’de askeri görevini yapan Piyade Er
Muhammed Yordam, operasyon dönüşü Serik düşerek hayatını kaybetti.
Yaşanan talihsiz olay sonrasında Piyade Er Muhammed Yordam için
Adıyaman’da tören düzenlendi. Düzenlenen törene Adıyaman’ın il
protokolü ile askeri erkan ve onlarca vatandaş katıldı.
ŞEHİTLİĞE
DEFNEDİLDİ
Evli ve 2 çocuk babası olan Piyade Er Muhammed Yordam’ın cenazesi
Adıyaman Ulu Camide kılınan cenaze namazının ardından gözyaşları
içerisinde Adıyaman Belediyesi Şehitlik Mezarlığına defnedildi.
Piyade Er Muhammed Yordam’ın ailesine 13 Ekim 2000 tarihinde
zamanın Kara Kuvvetler Komutanı Orgeneral Hilmi Özkök tarafından
Şehit Taziyet Belgesi gönderildi. Gönderilen belgede,
"Değerli oğlunuz P. Er. Muhammed Yordam’ın onurlu görev
uğrunda Allah’ın taktiri ve mevkilerin en yüksekliği olan şehitlik
mertebesine ulaşmasından büyük acınızı paylaşırız"
denildi.
"ŞEHİT DEĞİL" YAZAN EVRAK GÖNDERİLDİ
Ancak şehitlik kapsamına alınan Piyade Er Muhammed Yordam’ın
ailesine bir süre sonra evraklar gönderilerek, şehit olmadığı
belirtildi. Eşinin şehitlik kapsamına alınmamasına tepki gösteren
Piyade Er Muhammed Yordam’ın eşi Sunay Yordam, şehit kocasına önce
şehitlik verildiğini ama daha sonra nedense şehitlik unvanının
verilmediğini ve kocasının Adıyaman Şehitlik mezarlığında
gömüldüğünü belirtti. Sunay Yordam, daha önceden yüzlerce yere
başvurduğunu, eşinin şehitlik unvanını alıp resmi evraklarda da
belirtilmesi için yoğun çaba sarf ettiğini ama maddi imkansızlıklar
nedeniyle dava açamadığını belirtti.
ŞEHİTLİK YASALARININ HAKKINDAN
FAYDALANAMIYORUZ
2 çocuğuyla yaşam mücadelesi veren Piyade Er Yordam’ın eşi Sunay
Yordam, ülkenin şehidine sahip çıkmasını istediklerini belirtti.
Yordam, “Türkiye’de birçok acı yaşanıyor, şehitlerimiz gün ve gün
artıyor. Gönül ister ki bizlerin çektiği sıkıntıları ve acıları
kimse çekmesin. Ama maalesef ki bu acılar yaşanıyor ve yaşanmaya da
devam ediyor.
Eşimin şehit olması bizler için gurur verici bir duygu şehit eşi olmam da benim için büyük bir onurdur. Bizlerin üzüldüğü nokta eşimin 14 aylık vatani görevini yaparken bir şekilde şehit oluyor. Şehidimiz için burada törenler düzenleniyor ve şehidimiz burada öyle bir sahipleniliyor ki ’şehittir bizimdir diye’ bize dahi gösterilmiyor. Ondan sonra şehit kapsamına alınmadığını çok acı bir şekilde öğreniyoruz. Benim eşim vatani görevini severek yapan bir insandı. Vatanı uğruna ölümü göze alan bir insandı. Eşimden bana geriye kalan 2 çocuğum oldu.
Eşim şehit kapsamına alınmadı maalesef. Eşim o üniforma altında
şehit oldu. Sonuçta eşim büyük bir törenle uğurlandı. Ve şehit
kapsamına alındı daha önceden. Biz eşimin şehit olmasından gurur
duyuyoruz. Bize gelen evraklar ve belgelerde şehittir denilen eşim
mahkeme sonucunda şehitlik unvanını alamıyor. Ve eşimden kalan 2
çocuğum şehitlik yasalarının hiçbir hakkından da yararlanamıyor.
Biz bu mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz. Eşim orada özel
işi için bulunmuyordu. Orada çobanlıkta yapmıyordu bizlerin sürüsü
de yoktu. Eşini çocuğunu bırakıp vatani görevi uğruna şehit düştü.
Ve her ne şekilde olursa olsun eşimin şehit kapsamına alınmasını
istiyorum” şeklinde açıklamalarda bulundu.
"EŞİM ŞEHİTLİĞİN İLK
ŞEHİDİ"
Önce şehit olan ve daha sonra şehitlik kapsamına alınmadığını
belirten Piyade Er Muhammed Yordam’ın eşi Sunay Yordam,
"Eşim şu an şehitlikte ve Adıyaman şehitlik mezarlığının
ilk şehidi. O bana Rabbimin bir lütfü diyorum. Çünkü şehitlik
kapsamında dünya gözüyle değerlendirilmeyen eşim, şehitlik
mezarlığında bulunan şehitlere adeta bir komutan gibi ilk başta o
şehitliğin o mezarlığın ilk şehidi" dedi.
"TÜRKİYE ŞEHİDİNE SAHİP
ÇIKMALI"
Piyade Er Yordam’ın 16 yaşındaki doğlu Mustafa Yordam ise sürekli
baba yokluğuyla yaşadığını belirterek, "Babamın en başta
gururunu yaşıyorum. Babamın şehitlik belgesinin gerçekten
verilmesini istiyorum. Küçüktüm o zamanlar bilmiyorum, sima olarak
da tanımıyorum ama her zaman boşluğu hissediliyor. İnsanın babasız
yaşaması çok zor bir durumdur. Sonuçta anneniz sizin için çabalıyor
ve bu çabası sırasında hiçbir kimsenin yanında olmadığını siz
görüyor ve biliyorsunuz. Bilemiyorum yani Türkiye şehidine sahip
çıkmalı” diye konuştu.