Sahurda ne yerseniz tok tutar?
Abone olRamazan ayında öğün sayısının ikiye düşmesi, sağlıklı ve dengeli beslenmeyi daha da önemli hale getiriyor.
Ramazan ayında öğün sayısının ikiye düşmesi, sağlıklı
ve dengeli beslenmeyi daha da önemli hale getiriyor. Çünkü bu ayda,
öğün zamanlarında, yemek miktarlarında ve tercih edilen besinlerin
çeşitlerinde önemli değişiklikler oluyor.
Öğün sayısının azalmasına bağlı olarak vücudun ihtiyacı olan enerji, protein, vitamin, mineraller ve en önemlisi kalsiyum ihtiyacı azalmıyor. Özellikle sahur ile iftar arasının önceki yıllara göre daha uzun olması, oruç tutan kişilerin açlık ve susuzluğu yoğun hissetmesine sebep oluyor. Bu nedenle kan şekerini hızla yükseltmeyen, glisemik indeksi düşük besinlerin tercih edilmesi büyük önem taşıyor.
Öğün sayısının azalmasına bağlı olarak vücudun ihtiyacı olan enerji, protein, vitamin, mineraller ve en önemlisi kalsiyum ihtiyacı azalmıyor. Özellikle sahur ile iftar arasının önceki yıllara göre daha uzun olması, oruç tutan kişilerin açlık ve susuzluğu yoğun hissetmesine sebep oluyor. Bu nedenle kan şekerini hızla yükseltmeyen, glisemik indeksi düşük besinlerin tercih edilmesi büyük önem taşıyor.
Pilavda esmer pirinç, makarnada kepekli olanı tercih edin
İftar ve sahur sofralarını, 11 ay boyunca tüketilen besinlerin yerine, hem gün boyu tok tutacak hem de sağlıklı beslenmeyi sağlayacak yiyeceklerle hazırlamak gerekiyor. Tokluğu uzun süre sürdürecek olan besin grupları; sindirimi ve emilimi uzun süren gıdalardır. “Kompleks karbonhidratlar” adı verilen sebze, meyve, kurubaklagiller, tahıllar, esmer (kepek, çavdar, tam buğday unundan yapılmış) ekmek, esmer pirinç, kepekli makarna gibi besinlerdir.
İftar ve sahur sofralarını, 11 ay boyunca tüketilen besinlerin yerine, hem gün boyu tok tutacak hem de sağlıklı beslenmeyi sağlayacak yiyeceklerle hazırlamak gerekiyor. Tokluğu uzun süre sürdürecek olan besin grupları; sindirimi ve emilimi uzun süren gıdalardır. “Kompleks karbonhidratlar” adı verilen sebze, meyve, kurubaklagiller, tahıllar, esmer (kepek, çavdar, tam buğday unundan yapılmış) ekmek, esmer pirinç, kepekli makarna gibi besinlerdir.
İftar ve sahurda bir bardak süt için
Açlığın kaynağı kan şekerinin düşmesi ise meyve suyu
yerine meyvenin kendisini tüketmek gibi beslenmemizde çeşitli
değişiklikler yapmalıyız. Bu besinler kan şekerimizin gün boyu
dengede kalmasını sağlayarak açlık hissinin oluşmasını
engelleyecektir. Ayrıca, iftar ve sahurda içilen bir bardak süt,
içerdiği karbonhidrat, protein, yağ, kalsiyum, fosfor, magnezyum,
potasyum ve B vitaminleri nedeniyle Ramazan’da sağlıklı beslenmenin
temelini oluşturuyor. Sıvı besinler mideyi çabuk terk ettiğinden
kişiler çok daha çabuk açlık hissediyor. Bu yüzden çorba, ayran
gibi besinler tek başlarına değil; protein içeriği yüksek ve posalı
gıdalarla beraber tercih edilmelidir.
İftarda yenen salata tatlı isteğini baskılıyor
Ramazanda gün boyunca aç kalınacağı için yavaş sindirilen,
mide bağırsak sisteminde uzun süre kalabilen lifli ve kana geçiş
hızı düşük olan esmer tahıl ürünleri, sebzeler, kurubaklagiller,
salata gibi gıdaları iftarda tercih etmek, iftar sonrası
yaşanabilecek rahatsızlıkları ve aşırı tatlı isteğini
engeller.
Çorba iftar mönünüzün vazgeçilmesi olmalı
İftar yemeğine başlarken doyurucu ve sindirimi kolay çorba ile
başlamak ve arada sadece salata tüketerek zaman geçirmeye çalışmak
faydalıdır. İftardan 30 dakika sonra tüketilen ana öğünde etli veya
etsiz, az yağlı sebze yemeği ile az miktarda pilav, makarna veya
börek yenebilir. Bunun yanında yoğurt, ayran veya süt tüketimi
ihmal edilmemeli; süt ürünleri tüketiminin günde 2 su bardağının
altına düşmemesine özen gösterilmelidir. Yani pide yenilecek ise
makarna ya da pilavı sınırlamak veya hiç yememek gerekir.
İftardan 2 saat sonra meyve yiyin
İftarda kan şekerini hızlı yükseltmeyecek besinleri önerilen
zaman aralıklarında tüketmek iftar sonrasındaki oluşabilecek tatlı
krizlerini ortadan kaldıracaktır. Bu şekilde fazladan alınabilecek
kalori miktarı sınırlamış olacaktır. İftar yemeğinden 1.5-2 saat
sonra meyve ara öğünü yapmak faydalı olacaktır. Yemeğin ardından
şerbetli hamur tatlıları, kızartılan tatlılar yerine muhallebi,
güllaç gibi sütlü tatlılar veya meyve tüketilmelidir. Ramazan
ayının tatlısı olan güllaç oldukça keyifli ve sağlıklı bir seçim
olacaktır. Meyve tatlıları, sütlaç gibi tatlılar da alternatifleri
olabilir. Ama tabi miktarına dikkat ederek! Yemekten 1-2 saat
sonra yarın saatlik bir yürüyüş de yapılabilir.