Sahte çürük raporu davasında gerekçeli karar
Abone olSahte çürük raporu” davasında 9 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırılan hakim Albay Ahmet Zeki Üçok’un da aralarında bulunduğu 17 sanık hakkında...
Sahte çürük raporu” davasında 9 yıl 7 ay hapis cezasına
çarptırılan hakim Albay Ahmet Zeki Üçok’un da aralarında bulunduğu
17 sanık hakkında gerekçeli karar açıklandı. 11. Ağır Ceza
Mahkemesi tarafından hazırlanan gerekçeli kararda askerlikle ilgili
yer alan ifadeler dikkat çekti.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, “sahte çürük raporu” davasına
ilişkin 580 sayfalık gerekçeli kararı açıkladı. Gerekçeli kararda
cezaya neden olan suç delillerinin değerlendirildiği bölümde,
Türkiye’deki zorunlu askerlik sürecinin Avrupa ile kıyaslandığında
daha katı ve toplumdan yalıtılmış bir uygulama olduğu belirtilerek,
“Köyünden ve kasabasından çıkarak toplamı 30 gün olan 2-3 izin
dönemi dışında ailesinden uzak kalan pek çok erbaş ve erin fiziksel
tecrit edilmişliği üst düzeydedir” ifadeleri yer aldı.
Gerekçeli kararda sanıkların, asker mağdurlarının bulundukları
sosyal çevre, eğitim durumları dikkate alındığında dolandırılmaları
için normalin üstünde çaba gerektirirken, günümüz toplumunun
askerlik algısının etkisiyle aldatıldığı belirtildi. Askerlikle
yasal mevzuat, askerlik konusunda yapılan araştırmalar ile yazılar,
ders kitaplarına yansıyan durum, kültürel geçmişten kaynaklanan
birikim birlikte değerlendirildiğinde Türk toplumunda askerlik
kavramının kutsal bir niteliğinin bulunduğunun aşikar olduğu
belirtilen gerekçeli kararda, “Toplumda askerlik çağına gelen
gencin bu ödevini yapmaya gönderilmesi törensel anlamda kurallara
bağlandığı gibi bu ödevi yapmayanın yeterli olgunluğa ulaşamadığı
varsayılmaktadır. Günümüzde ise 20 yaşı ve sonrasında askerlik
görevini yapmak için gitmek, sivil hayatta edinilen bir kısım
haklardan mahrum kalmayı, belirli kurallar dahilinde hareket
edilmesi nedeniyle bulunduğu makam ve sosyal statüden ayrılmayı
gerektirdiği için askerlik hizmetinin daha rahat yapılması, hiç
yapılmaması veyahut geciktirmek suretiyle bedelli olarak yapılma
arayışları içine girilmesine neden olmaktadır. Anayasal bir ödev
olan, toplumsal olarak yapılmasına önem atfedilen askerlik
hizmetini yapma çağındaki birçok kişi erteleme, bakaya kalma,
yoklama kaçağı kalma şeklinde bu görevden kaçınmaktadır. Sanıkların
yargılandığı birçok olayda da mağdurların bulundukları sosyal
çevre, gelir durumları, çalıştıkları sektör itibariyle askerlik
görevini sonra yapma ya da rahat yapma arayışı içinde oldukları,
sanıkların ise bu durumu kullanarak mahkememizce işlendiği kabul
edilen eylemlerini gerçekleştirdikleri sonucuna varılmıştır”
denildi.
"ÜÇOK’UN MAKAMINI KULLANMIŞTIR"
Kars Silifke’nin Kırtıl köyü, Seydişehir, Denizli Acıpayam, Kayseri
Tomarza’daki asker uğurlama törenlerinden örnekler verilen
gerekçeli kararda, “Sistem, evli olan ve ailesine bakacak kimsesi
olmayan insanları dahi yaşadığı yerden farklı ve uzak bir
garnizonda, ailesi için bir sosyal güvence sağlamadan askere alıp,
şahsı ve aileyi sosyal, psikolojik ve ekonomik açıdan mağdur
edebilmektedir. Erbaş ve erlerin askere davul zurnayla, bayram
havasında gönderilmesi veya bu göreve kutsallık atfedilmesinin bu
durumu değiştirmediği” ifadeleri yer aldı.
580 sayfalık gerekçeli kararın emekli Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok
ile ilgili değerlendirme kısmında savcıların görevleri sırasında
elde ettikleri bir bilgiyi özel amaçları doğrultusunda
kullanmamaları gerektiği belirtilerek, hakim-savcı olarak görev
yapan bir kişinin normal vatandaşlara göre daha dikkatli hareket
etmesi gerektiği vurgulandı. Sahte çürük raporu davası kapsamında
örgüt lideri olarak yargılanıp 142 yıl 11 ay hapis cezasına
çarptırılan Murat Tugay Tepe ile aralarındaki ilişkinin sanıklar
tarafından kabul edildiği ve bu yönde delillerin de bulunduğu
açıklandı.
Emekli Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok’un yürüttüğü soruşturmalar
nedeniyle kendisi ve ailesinin güvenliğini sağlamak için tepe
aracılığıyla kimliğini gizleyerek otel kayıtları yaptırdığını,
ödenen paraları tepeye sonradan ödediği belirtilen gerekçeli
kararda, “Türkiye’nin görevleri nedeniyle korunması gereken
memurlarını koruma konusunda yasal düzenlemeleri olan bir devlet
olduğu, yasa uygulayıcısı bir kişinin norm dışı hareket etmek
suretiyle sanık Murat Tugay Tepe aracılığıyla işlemleri
yaptırdığına ilişkin savunmasının suç ve suçlamadan kurtulmaya
yönelik yapıldığı değerlendirilmiştir. Sanık Tepe bazı mağdurları,
kamu görevlileri üzerindeki etkisi konusunda ikna etmek için Üçok
ile görüştürdüğü askerlikle ilgili işlemleri yaparken mağdurlar
üzerindeki etkisini artırmak için Üçok’un makamını kullanmıştır”
ifadeleri yer aldı.
Kararda, Ahmet Zeki Üçok’un örgütün imkanlarından faydalanarak
işlenen suçlardan haberdar olduğu ve bu suçlara iştirak ettiği,
örgüt üyesi olduğunun kanıtlandığı açıklandı.
(İHA)